_Her şey algıdır. Herhangi bir şeyi itici ya da çekici kılan tamamen senin zihnindir. Karar veren faktör sensin.
_Zihin, aldatıcıdır. Gerçekte ikilem yoktur. Gerçekte sorun yoktur. Hiç olmamıştır, hiç olmayacaktır. Zihinde sorunlar vardır ve sen gerçekliğe zihnin aracılığıyla bakarsın. Böylece gerçeklik sorunlu olur.
_Sağlıksız bir zihinle ne
Kapımı çalıp durma ölüm,
Açmam;
Ben ölecek adam değilim.
Alıştım bir kere gökyüzüne;
Bunca yıllık yoldaşımdır bulutlar.
Sıkılırım,
Kuşlar cıvıldamasa dallarında,
Kapımı çalıp durma ölüm,
Açmam;
Ben ölecek adam değilim.
Alıştım bir kere gökyüzüne;
Bunca yıllık yoldaşımdır bulutlar.
Sıkılırım,
Kuşlar cıvıldamasa dallarında,
Yemişlerine doymadığım ağaçların,
Bu kitap uzun zamandır okumak istediğim bir kitaplardan biriydi. Hem Kore edebiyatını biraz deneyimlemek için güzel ve modern bir seçim olduğunu düşünüyorum. Kitabın konusundan bahsedecek olursak ana karakterimiz bir seri katil. Dum dum dururummm
Lakin katilimiz 70 li yaşlarda ve son 25 yıldır cinayet işlememektedir. Inhi adında bir kızı zorunlu
Cahit Sıtkı Tarancı, kırklı yaşlarında ölmesi hasebiyle bizlere sadece bu kadar şiir bırakmış, bizi güzel ve sade şiirlerinden mahrum bırakmıştır. Şiirlerinde belli kelimeleri dönüp dolaşıp tekrardan kullanan şair, sanatçı kimliğini bu doğrultuda geliştirmiş ve günümüze böyle gelmiştir. Ün sahibi olmasının en büyük vesilelerinden olan Otuz Beş Yaş şiiri de bu sanatçı kimliğinin zirve bulmuş halidir. Şair, şiirlerinde fazlasıyla ölümden bahsetmesi ve erken yaşta ölmesi trajikomik bir durumken, aynı şekilde "Ben Ölecek Adam Değilim" demesi gerçekten ilginç bir durum. Şiire yeni başlayanlara tavsiye edilebilecek bir şairdir kendisi. Ama fazla sade ve yalın yazılmış olması belli kesimleri sıkabilecek düzeyde.
Bütün ŞiirleriCahit Sıtkı Tarancı · Can Yayınları · 198711,3bin okunma
Kapımı çalıp durma ölüm
Açmam;
Ben ölecek adam değilim.
Gökyüzü olmazsa edemem;
Ağaçlar da şart,
Kuşlar da türküleriyle;
Yoksa içim sıkılır.
Yağmur mu yağıyor,
Güneş mi var,
Fark etmeliyim
Baktığım pencereden.
Deniz görünmeli
Çıksam balkona;
Tamamlamalı manzarayı
Karlı dağlarla altın başaklı tarlalar.
Atatürk'üm eğilmiş vatan haritasına
Görmedim tunç yüzünde böylesine geceler
Atatürk n'eylesin memleketin yarasına
Uçup gitmiş elinden eski makbul çareler
Nerde İstiklal Harbi'nin o mutlu günleri
Türlü düşmana karşı kazanılan zaferi
Hiç sanmam öyle ağarsın bir daha tanyeri
Atatürk'üm ben ölecek adam değilim der
Git hemşerim git kardeşim toprağına yüz sür
O'dur karşı kıyıdan cümlemizi düşünür
Resimlerinde bile melûl mahzun görünür
Atatürk'üm kabrinde rahat uyumak ister
Kapımı çalıp durma ölüm,
Açmam;
Ben ölecek adam değilim.
Alıştım bir kere gökyüzüne;
Bunca yıllık yoldaşımdır bulutlar.
Sıkılırım,
Kuşlar cıvıldamasa dallarında,
"Gitmen lazım Yosun."
"Nereye?"
"Bilmem. Ben nerede yoksam, oraya."
"Gitmek istemiyorum."
"İnat etme. Benimle yaşaman imkânsız. Hem sadece bugünkü iş için-"
"Umurumda değil. Az kalsın ölecek olmam da, beni kullanmış olman da... Ölmeye fazla anlam yüklemiyorum ben, anlamışsındır. O yüzden, beni düşünmene gerek yok."
"Seni düşünmüyorum. Sadece kimsenin bana ayak bağı olmasına izin veremem. Hem... Düşündüğün kadar iyi biri değilim ben."
"Sorun da o ya. İyilerin kasvetinden kötülerin samimiyetine kapıldım ben."
....
İslami Terör Tartışmalarının Psikolojisi..
Başkalarını yargılayarak, iyi biri olduğumuzu kendimize tekrarlamak zorundayız. "Onlardan" daha çok üzülüyorsak daha iyiyiz. Halbuki insanın duygusal kapasitesi sınırlı ve duyarsızlaşma aklın kendini koruma mekanizmasıdır. Her ölüme ayrım yapmadan üzülmek, ahlaki meziyetten ziyade, kısa