Neyi duymak istiyorsun ? Vicdanını rahatlatacak neyi duymak istiyorsun ? Unuttum seni desem yeter mi? Hatta hiç sevmedim, yerinde yeller esiyor desem. Başkası var desem inanacak mısın?
Sayfa 24 - Köknar kitapKitabı okudu
Bir çemberdir aşk...
“Gittiğine göre bir derdin olmalı...” dedi utandırmak istemiyor gibi yüzüme bakmadan. “Dünya istediğin yönde gitmiyorsa, sen gittiğin yönü değiştir” derler... “Bu kitaplar tam sana göre... Aradığın cevapları verirler mi bilmiyorum ama yoldaşlık ederler merak etme. Güzel sakla kitapları... Kıymeti bilinmeyen insan nasıl üzülürse kitaplar da kıymeti
Leyla' ya sormuşlardı hani bir gün, "Sen mi Kays'ı daha çok sevdin, yoksa o mu seni sevdi?" diye. "Elbette ben onu daha çok sevdim!" "Nedir delilin, nasıl ispat edersin onu daha çok sevdiğini,üstelik o senin için çılgınlığa varmış, aklını yitirmiş Mecnun olmuşken? O vakit Leyla ağlayarak:" Dostlar!. " demişti."Sırdır ki gizli gerektir, sevgilinin adını dile düşürmek hakikatte ayıptır. Kays bir dağ delisi gibi davrandı, gitti sahralarda aşkımızı ona buna anlattı, bense kimseciklerle paylaşmadım onun sevgisini, içimde büyüttüm, büyüttüm, büyüttüm... Budur ki benim onu daha ziyade sevdiğime delildir. "
Kapı yayınlarıKitabı okudu
“Seni öyle çok sevdim ki hayatımın anlamı olduğunu düşündüm," dedi ağlayarak. "İnsanların dünyaya başka insanları bulmak için gönderildiğine inanırım. Ben de seni bulmak için doğmuştum. Seni bulmak, tenine dokunmak, nefesini içime çekmek, bütün düşüncelerini dinlemek için. Ama artık bunun doğru olduğuna inanmıyorum." Gözlerini sildi. "Çünkü senin gibi biri için yaratılmış olmak istemiyorum."
Sayfa 213 - YabancıKitabı okudu
Ben Seni Neden Mi Sevdim - Atilla İlhan
Ben Seni Neden Mi Sevdim?
Ben seni bir okyanusun derinliğinde buldum da sevdim
Parlak bir inciydin benim için
Paha biçilmez bir inci
Ben seni soğuk ve yağmurlu bir günde
Seni düşünürken gülüşündeki sıcaklığın içime dolup ta
Beni sardığı bir anda sevdim
Seni sadece selvi boyun, siyah saçların ya da kara gözlerin
Güzel bir yüzün var diye
Tam olarak bu
Aramızdaki zaman ve mesafe gittikçe açılıyor. Ve ben artık bunu bile umursamayacak bir noktadayım. Mecburi bir tevekkül ve iyi niyetli bir beklentiyle, belkiler diyarında bekliyorum artık. Keşkeler diyarı ... İnşallahlar diyarı ... Başka türlü nasıl gelebilirim üstesinden? Eğer okursan bunları bir gün, ne olur içinden güzel şeyler geçir. Üzülme demiyorum, nasıl üzülmez insan? Ama üzüntüne içimden geçirdiğim bütün güzellikler eşlik etsin. Bil ki sana bunları yazarken üzgün değilim ben. Üzüntüyü çoktan aştım. Başka türlü bir kavuşma ihtimalimizin olduğuna, hatta o kavuşmadan başka kavuşma ihtimalimiz olmadığına ikna oldum. Böyle olsun istemezdim elbette. Olmadı ... Bil ama! Sana hiç yalan söylemedim. En çok seni sevdim. Gücüm yetseydi eğer her şeyin başka türlü olması için ne gerekiyorsa yapardım. Olmadı ...
Sayfa 139
