“İnsan söyledikleri değil, yaptıklarıdır Osman.”
Aylin Balboa’nın Osman’a yazdıklarına dergi yazılarından aşinayım. Çok da sevmiştim, oldukça özgün, samimi, doğal ve bizden gelmişti. Ona dair kitabı çıktığını duyunca da hemen aldım. Bir pazartesi okul nöbetimde bana harika bir arkadaşlık etti. Nasıl okudum, bitirdim bilmiyorum. Aktı gitti elimde.
Herkesin kendisinden bir şeyler bulacağı, her sayfasında Osman karakterine bir sesleniş. Ayrılmak istediği sevdiği adam Osman’a, yeri geliyor belli bir mantık çevresinde bitmesi gerektiğini, yeri geliyor köpek gibi özlediğini, yeri geliyor onsuz iyi idare ettiğini, yeri geliyor onu hafızasının unuttuğunu ama kalbinin hala hatırladığını anlatıyor Aylin. Ben baya baya sevdim.
Yazarın, Belki Birgün Uçarız isminde bir kitabı daha mevcut. O da çok içten, ilk onu okumuştum ben hatta. Üzerinden yıllar geçse de kullandığı samimi ve mizahi dili unutmadım. Çok severim mizahla karışık basit ve içten anlatımları. Okurken sıkılmayacağınız, nasıl bittiğini anlamayacağınız bir kitap. Ben okumanızı çok isterim, bir zamanlar gönülden yaralandıysanız, ya da hala yaranız varsa, ya da hayatın açması pek muhtemel gönül yaralarına müsaitseniz alın bir çay ya da bir kahve elinize ve vakit kaybetmeden bu kitabı okuyun. Sevgiler
#alıntı
“Yani elbette iyi ve mutlu olmanı istiyorum ama aynı zamanda sürünmeni ve bensiz perişan olmanı da istiyorum. Bu ayrılıklar insanın kafasını çok karıştırıyor Osman, hiç bilmiyorum.”
“Ben seni kalbimin hafızasıyla hatırlıyorum Osman.”
Bu Hikaye Senden Uzun Osman, Aylin Balboa