Bencillik arıyorsan ben sana söyleyeyim bak, asıl bencilce olan depresyondur. Çünkü sahibini ve  yaşadıklarını evrenin merkezine koyar. Açlar, hastalar, savaşlar, depremler, tufanlar bile önemini kaybediverir. Sevgilinin gidişini düşünürken korkunç facialardan sağ çıkmış ve yaşamak zorunda kalmış insanları mesela görmezden gelirsin. Onlar inatla ayakta kalmaya uğraşırken, sen yıkılmaktan medet umucak kadar körleşirsin. Ama şükretmeyi öğrenirsen sadece yaşama karşı nankörlükten değil bencillikten  de kurtulursun. Sahip olduklarına minnet duymak seni şımarıklıktan, yıkıcı hırstan, tatminsizlikten, dinmeyen aç gözlülükten korur.
İnsanın haklı gerekçelere dayandırdığı ve kendini sakladığı sürece belli ölçülerde bencillik yapmaya hakkı vardır bence.
Sayfa 33 - TiBKitabı okuyor
Reklam
... ruhlarının derinliklerinde büyük bir bencillik
İnsanın ruhsal, yani kendini özgü olan içsel kültürü ihmal edilirse, bencillik ve açgözlülük en yaygın güçler olarak belirler. Bu türlü bir davranış biçimini en uygun sistem ise, bencillik üzerine kurulmuş olan kapitalizmdir.
Sayfa 206 - SayKitabı okudu
"Bu dünyada kötüler, benciller, yalancılar, sahtekârlar da varmış. Ben bunlara hiç ihtimal vermemiştim ama gerçek öyle değilmiş. Dünyaya bakış açım bile öyle değişti ki... Artık duyduğum her şeyi iki kere düşünür oldum. Ne kadarı yalan, ne kadar doğru diye..."
Narsisizm, Makyavelizm ve Psikopati 2002 yılından beri "karanlık üçlü" şemsiyesi altında anılır. Bu üçlünün ortak özellikleri bencillik, duygusuzluk ve kötü niyetli olma eğilimidir. Sıklıkla yalan söyleyen, aldatan ve maniple eden güvenilmez kişilerdir.
Sayfa 20 - Destek YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Bu durumda boyun eğen insan soyunun mu, yoksa başkaldıran martıların mı daha akıllı olduğu sorusu sorulmalı, değil mi? Şimdi buradayız işte. İşlediğimiz günahın kefaretini ödüyoruz. Bir adam tarafından kandırılmaya izin vermiş, onun peşine körü körüne takılmış olmamızın kefaretini; başkaldıran insan tanımını unutma, bencillik, öngörüsüzlük, vurdumduymazlık, diktatöre boyun eğme, küçük hırslarımıza kapılma günahlarının kefaretini. Gündelik yaşamımız içinde küçük boyun eğişlerimizden oluşan küçük günahların hikayesi bu."
Sayfa 167 - İnkılâp Kitabevi Yayınları, 11.Baskı
Kendine bir bencillik sığınağı yaratan...
Sayfa 25
Sevgi ve aşk yan yana olunca sıkıntı çeker, birisi ilâhi fedakârlık ve ihlâsın doruğunda, diğeri ise bencillik ve insani âcizliğin dibinde.
Bir topluluktan ortak ülküyü kaldırın, insanların hayvanlaştığını görürsünüz. Ortak düşünce olmayan toplulukta, herkes, yalnız kendi çıkar ve zevkini düşünür. Böyle bir toplulukta fedakarlık, saygı, nezaket kalmaz. Bencillik, kabalık, rüşvet, İltimas ve namussuzluğun türlüsü alır yürür. Maddileşmiş bir insan vatan İçin ölür mü? Bencil bir insan muhtaçlara yardım eder mi? Milletine inanmayan bir adam yabancı ile işbirliği yapmaz mı? Erdemi gülünç bulan birisi çalıp çırpmaz mı?
Reklam
İnkâr, çok yakın olduğunuz birini kaybettiğinizde şoktan sonra gelen ilk duygudur.Ardından pişmanlık gelir. Sonra kabulleniş. En sonda da bencillik. Artık acısını içinden atmak istersin, ona dair anılarını, düşlerini kısıtlarsın, unutup kendi hayatını yaşamak istersin. Hep oradadır bilirsin ama görmezden gelirsin.
Derinlerine yuvarlandığımız karanlık uçurumun, bu ahlaksız ve bozukluk, vefasızlık ve bencillik, adilik ve miskinlik cehenneminin dibinde karamsar ve yabancılaşmış kıvranırken saf ve nurdan mazi, kaybolmuş bir cennetin hakikatten uzak bir serabı halinde karşımda açılır...
"...pek çok zat vardır ki kıskançlık uğruna, öfkelendikleri için, kin yüzünden, bencillik sebebiyle, gururlarını bahane ederek cinayet işlemişlerdir; fakat hayırseverlik uğruna cinayet işleyenine ben bugüne dek hiç rastlamadım."
Mağaralarda yaşayan vahşi atalarımızla aramızda o kadar az asır var ki, onlardan bize kalan öfke, bencillik, şehvet, tembellik mirasından tamamen kurtulamayız.
Sayfa 25 - İş Bankası Yayınları
Kendimizi Anlatmak
.. aşırı benciller, kendilerini pek üstünkörü bilenler, kendilerinden önce işlerine bakanlardır.