Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Dostoyevski'nin Anna Karenina incelemesi!
Başlangıçta çok beğendim; başımı kaldıramıyordum; ayrıntılarına kadar bayağı hoşlanmıştım; ancak bütününde ilgim azaldı. Bunu bir yerlerde okumuşum gibi gelmişti bana, evet, hâlâ belleklerde tazeliğini koruyan, Kont Tolstoy'un Çocukluk ve Delikanlılık, Savaş ve Barış adlı yapıtlarında da aynı hava vardı. Konusu farklı olmakla birlikte Rus
Sayfa 701 - 702, 703, 704, 705, 706, 707, 708, 709, 710, 711, 712 Yapı Kredi Yayınları
144 syf.
·
Puan vermedi
ilk defa diğer okuduğum kitaplarına göre farklı bir hayat hikayesini ele almış . Babası tarafından dini eğitimden uzak , her istediği yapılan bir kız olarak yetişen Buse, Enes adındaki dinine bağlı genç bir hocaya aşık olur . Bu olaylar başörtü yasağının olduğu , dini faaliyetlerin yasaklandığı bir dönemde gerçekleştiği için Enes hocanın yaşadığı
Kapına Geldim
Kapına GeldimHalit Ertuğrul · Nesil Yayınları · 2020266 okunma
Reklam
Mustafa İnan'ı onlar da efsaneleştirmişler. 864 Tahsin, "Mustafa, İsviçre'ye doktora için gidince, onun hemen doktora almasını profesör mahzurlu bulmuş, diye başlıyor bir efsaneye: "Önce matematikten, fizikten filân imtihan etmek istemiş. Mustafa yanaşmamış buna: 'Benim mektebim, en az sizinkiler kadar kıymetli,' diyerek diretmiş. Onu çok 'milliyetçi' bulmuşlar ve bir süre doktora vermemişler. Bir gün Mustafa'nın bulunduğu bir toplulukta, o sıralarda Belçika'da çöken bir köprüden söz ediliyormuş. Profesör birden Mustafa'ya dönmüş, 'İşte senin doktora tezinin konusu,' demiş, 'bu köprüde malzemenin yorulmasını incele bakalım.' Mustafa da bu sözü çok ciddiye almış, hemen çalışmaya başlamış. Bir süre sonra, bulduğu ilk neticeleri göstermek ve çalışmalarının ilerlemesi bakımından fikrini almak için profesörün yanına gitmiş. Onun yaptıklarını inceleyen hoca, 'Sen doktor olmuşsun bile,' diyerek hayretini ve hayranlığını belirtmiş. 'Olmaz,' demiş Mustafa, 'Önce matematikten imtihan edin beni, ondan sonra karar verin.' Sonra ona bir laboratuvar kurmuşlar, köprünün maketini yaptırmışlar camdan. Doktorayı bitirince de İsviçre'de kalması için çok ısrar etmişler. Elçilik kanalıyla baskı bile yapmışlar. Kabul etmemiş. 'Ben memleketime döneceğim,' demiş. İşte böyle 'milliyetçi' bir çocuktu Mustafa.
BEYAZ LÂLE Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
6 )Sözel judo: eleştiri ateşi altında olduğunuzda karşılık vermeyi öğrenin değersizlik hissinizin nedeninin süregiden de öz eleştirileriniz olduğunu öğreniyorsunuz Bu durum sürekli kendinize nutuk çektiğiniz ve sertt gerçekçi olmayan bir şekilde zulmettiğiniz üzücü bir iç konuşma şeklini alır Genellikle öz eleştiriniz başka birinin sert bir
Sayfa 143
Bizi Bu Şekilde Olmaya Zorlayan Güç Nedir?
Sıradan günlerin birinde sıradan insanların yaşadığı bir şehirde birbirini hiç tanımayan iki insanın kaderi bir anda kesişiverir. Ya da birkaç insanın kaderi. Peki bu insanları milyonlarca hatta milyarlarca insan arasinda bir araya getiren güç nedir? Uzun zamandır zihnimi kurcalayan bir soru bu. Cevabını biliyorsanız söyleyin ya hu. Bizim sosyal
Reklam
Yaklaşımın Temelinde Ne var?
Son olarak, başka bir öğrenci şöyle yazmış, "Daha zor olduğuna inandığım yolu seçmekle gururlanır, böyle yaparak çektiğim acının beni yücelttiğini düşünürdüm.
Kutsiyet ruhu mesken tutar, .. .. benim sizden istediğim bedene ait bir günahtır. Uçsuz bucaksız güzelliğiniz öylesine baş döndürücü ki, aşkım beni böyle davranmaya mecbur etti. Üstelik mübarek kimselerin beğenisini kazanan güzelliğinizle ne kadar iftihar etseniz azdır, çünkü böylesi kimselerin gözleri ulvi güzelliklere aşikârdır. Dahası, başrahip olsam bile neticede ben de insanım ve gördüğünüz gibi henüz kocamadım. İnsanların gözündeki yerim, evvelce hakkımda varmış olduğunuz kanıdan bile daha sağlamdır; dolayısıyla kimsecikler farkına varmaz bu işin. Nice kadın bu hasretle yanıp tutuşurken tavsiyeme kulak verin ve Tanrı'nın size bahşettiği bu lütfu geri çevirmeyip kabul edin. :)
Sayfa 267 - Alfa 5. BaskıKitabı okudu
Nasûh Tevbe
İnsan hem iyilik hem de kötülük yapmaya uygun yaratılmıştır. Onun için zaman zaman isteyerek veya istemeyerek günahlara girebiliyor. Bu konuda Kur’an-ı Kerim'de, “Allah, kendisine şirk koşulmasının dışındaki, istediği kimselerin bütün günahlarını bağışlar." (Nisa, 4/48, 116) Buyurarak, hangi günah olursa olsun affedebileceğini
Tam olarak kalbimi bıraktım alıntıya.
"Beceriksizlik etmeyin. O kadar seviyorum ki sizi. Ama dikkat edin; çok gururluyum... Böyle birkaç olaydan sonra ne kadar seversem seveyim, bırakıp gidebilirim sizi... Belki doğru bir şey olmaz yaptığım, ama nasılsam öyle kabul etmeli beni."
Sayfa 36 - HelikopterKitabı okudu
Reklam
"Kadı Efendi. Yokluktur burası böyle varlıkla gelinmez. Terk diyarıdır, kabulle girilmez." dedi Üftade. "Efendim her şeyimi terk ederim, her şeyden vazgeçerim. Ne olur kabul edin beni..." Kaldırdı başını Üftade. Gözlerinin içine baktı. Baktı ve kaldı. Sonra; "Ya nefsin" dedi "Nefsini de terk eder misin?"
Bu ülkeyi, bu ülkenin insanlarını ve tüm insanları en fazla devrimciler sevdi. KIZILDERE Ancak davası uğruna yaşamını feda eden devrimcilerimiz, Türkiye’nin bütün sorunlarının kaynağının İslam olduğunu bilmiyorlardı. Yani sorunun kaynağını tam tespit edemediler. Bizim sorunumuz Amerika değildi. Bizim sorunumuz İslam’dı. Bu toprağın insanını
26 MART 2024
Olm siz adam akıllı insanlar olsaydınız hiç kadınları bu sohbete dahil etmez konuyu uzatmadan Burhan ve babamla konuşurdunuz ama siz naptınız yine her zamanki gibi kendinizi büyük gördünüz. Neyse Allah büyüktür elbet bir gün hakkımız sorulacaktır. Tamam belki bu hırsızlık olayı tam gün yüzüne çıkmamış olabilir ama biz sizin ne olduğunuzu çok çok
Ana-Babanın Evladı Üzerindeki 80 Hakkı
İmam-ı Nesefi hazretleri bildiriyor ki: Ana-babanın evladı üzerinde seksen kadar hakkı vardır. Kırkı sağlığında, kırkı vefatından sonradır. Sağlığında olan kırk haktan onu bedenle, onu dil ile, onu kalble, onu da para iledir. Bedenle olan hakları: 01- Hizmet ederek rızalarını almak. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: “Ana-babasına hizmet edenin
1.128 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.