"Kuyular var, derin ve fakat ben Yusuf değilim. Yusuf olmayınca her kuyu derin insan için."
"Bizim orada böyle söylüyorlar. Yarım adam, yarım insan. Her şeyleri yarım aslında. Eksik kalmış ve bir türlü tamamlanamamıșlar. Sadece ev eşyaları, yemeklik malzemeleri eksik olsa neyse ama bedenleri, ruhları, gelecekleri, hayaller, sözleri, hevesleri de yarım. Yarım yamalak bir hikâyeyi taşıyorlar omuzlarında."
Reklam
"Aklımdan çıkmıyorsun dedim başka türlüsünü yorgunum anlatmaya."
Zaman geçiyor ve yaşlanmak,her geçen gün daha çok kelimenin canını acıtması demek. Sana ne anlatmaya kalksam gözlerimde yaşlar birikiyor bu yüzden. Eski fotoğraflarıma bak;eski fotoğraflara,daha cesur zamanlara,canımın daha az yandığı zamanlara. " Bu sen misin?" diye soruyorlar bazıları. Değilim. Anlatması uzun mesele. O ben değilim. Yaşlılık deyip geçiyorum soranlara.
Bir kadını gerçekten sevmişsen kalbinden başka hiçbir şe­yin kalmamıştır; aşk, evvela aklından başlayıp ne var ne yok her şeyini birer birer terk ettiğin uzunca bir yoldur.
Bir kadına duyduğun sevgi arttıkça yüzüne doğrudan bakabilme gücün azalır; gerçek aşıklar ölmemek için uzaktan bakarlar.
Reklam
Hayatımı her yanından kuşatan gerçekliğin kalın ve aşıl­maz duvarlarını güçsüz ellerimle yıkamayacağımı zamanla öğrenmiştim.
"Çaresizlikten ölünce insan, hiçbir kan tahlilinde, hiçbir röntgende bir şey çıkmaz."
"Kalp ağrısı, kimi bulacağını en iyi kendisi bilir."
"Kırgınım. Dünya kırgınlığımın da farkında değil."
Reklam
Çok uzun zamandan bu yana hikayeler anlatıyorum. Anlattıkça ruhum sükunet bulur sandım. Olmadı
Huzursuz bir ruhum var benim. Bu dünyada yersiz yurtsuz kalmaktan belki.
Leyla, aşıkların kimi için vesile, kimi için perdedir.
Yaşları ne olursa olsun, babasız büyümüş kadınlar, babala­rının yerine koyacak birini bulana kadar küçük kız çocukları­dır.
Kuyular var derin ve fakat ben Yusuf değilim. Yusuf olmayınca her kuyu derin insan için.
Resim