Silmeye ne mecal ne derman..
Bana sen gerek, şu küslüğü bırak Gel konuşalım ordan burdan Bahçemin deli, ey yaman gülü Feda uğruna yansın bu orman Sana ben ezelden geldim lan Bi’ çağır hele bak bu yerde durmam O kara göze kaşa ben ki kurban Taşıyor umudum aşkımdan Söylemiyorum Çok özledim ama Hasretin ağır, gel de kurtar Ben inanırım Bu aşk bize umar Kimse edemez onu tahtından Geçmişin yükü şimdi toz duman Bembeyaz defterim her sayfam Sen benim alın yazımsın tamam Silmeye ne mecal, ne derman 🫡🌹❤️‍🔥 #mabelmatiz’e selam dur. youtu.be/-O22D3EV6G0?si=...
“Yeşeren bir ağacım dünyada, kuruyup gittiğimde kim bilecek?”
İnsanlar görmezler. Kendi kendine yeten şeyler hep görmezden gelinirler. Bir ağacın sesi çıkmaz, sen sulamazsan yağmur sular, sen sevmesen kuşlar konar dalına, sen ısıtmasan güneş ısıtır içini. Ama kendi için yaşasa da hep fedakardır ağaçlar. Önce köklerini güçlendirir, bir kaynak arar kendine. Sonra yeşillenir. Oksijen salgılar insanlar için,
Reklam
İLK AŞKIM SENDİN...
Nerede gördüm seni. Hatırlamıyorum. Nasıl gördüm bilmiyorum. Ne giymiştin o gün , saçların uçuşuyormuydu rüzgarda? Sabunmu kokuyordu, Beyaz zambakmı yoksa? Nasıl gördüm ilk defa? Camdamı, sokaktamı? İlk nasıl gördüm seni Yakındanmı uzaktanmı? hiç, ama hiç bilmiyorum. Yüzün yine ay gibi parlıyordu sanırım, yada,güneş gibi
Karalama defterim
Benim için her sabah doğan güneşin gözleri kara.
Şimdi içimden bir ses seni yazmamı söylüyor sevdiğim. Ama nasıl yazabilirim nasıl anlatabilirim ki o gülüşünü o bakışını o çelişkili hallerini ve o içimi yakıp kavuran davranış ve sözlerini... Bir yaz ayıydı ilk gördüğümde seni, ilk defa etkilemişti bir çift göz ve gülüş böylesine beni, 6 ay platonikken çektiğim ızdırabı kaldıramadığım için her
Sınıfta kaldığım o sene - Nihat Genç
Sınıfta kaldığım o sene (hikaye).......... (dikkat yazı çok uzundur) BİR
Reklam
Hayalle Karışık
Balkonları, salon camları büyük, fıstık çamlarının arasında kalmış üç katlı, bahçesi paslanmış demir parmaklıklarla çevrili, yaşayanı olmayan bir ev. Bahçe kapısından iki merdivenle sokağa iniliyor, karşısı deniz, boğaz. Kim bilir hangi zenginin diye geçiriyorum içimden, bir taraftan son katın balkonundan akşamüstü manzarası düşlüyorum. Mutlu
BELKİ HAÇÇE NENEYE KAHVE ÇARPINTI YAPIYORDUR
Hadi biraz özeleştiri yapalım. Inkar edecek değilim insanlardan biraz güzel yorum alınca bu çok hoşuma gitti. En çok da kendi gönlümden kopanların bir tane bile olsa başka gönüllere de dokunmuş olması beni çok mutlu etti.  . Benim kalemim çok mevsimlidir. Bazen gördüğüm kadarıyla çoğunluğun duymak istediği görmek istediği gibi neşelidir. Çoğu
34 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.