1894 yılında yazılmasına rağmen günümüze hâlâ ışık tutabilen jules payot'un muhteşem eseri. altını çizdiğim bazı kısımları derledim:
Hakikat/Var Olmak
İstek ve iştihalariyle ferdi duygularından ve her türlü menfaatler sisteminden kendini kurtararak sonsuzluğun ilhâmı ile düşünen insan, mutlak hakikatlere ulaşmıştır. Zira hakikat sonsuzluğun emridir. Bu emri alabilmek için, önce zevklerimizle iştihalarımızdan sıyrılmamız lazımdır. Sonra da şahsî menfaatlerimizden uzaklaşmalıyız. Daha sonra zümre menfaatlerini reddedebilmeli, zümrelerin ve partilerin dışın-da yaşamasını bilmeliyiz. En sonra, ulvi olsalar bile, benliğimize tahakküm eden bütün hislerden, zafer duygularından, muvaffakiyet gururlarından, nefsimize itimatlardan kurtulup havalanarak bir uçuşta sonsuzluğun bölgesine sığınabilmeliyiz. Genç neslin fikir terbiyesini yapanlar, onları bu merhalelerden geçirici nefis terbiyesi yapmalıdırlar. Nesli benlik gururlarıyla hoyratlaştırmak, boş bir gayrettir. Bilelim ki bizimle hakikatin arasında pek çok perdeler gerilidir. Bizden çıkıp hakikate varmak için, bu perdelerin birer birer delinmesi lazımdır. Hakikati bizden saklayan ve birbirimize yabancı hattâ düşman yapan bu perdelerin bir kısmı nefsimize ait iştihalardır, bir kısmı alışkanlıklarla telkinlerin eseridir, bir kısmı da ancak ibadetin dağıtabileceği gafletlerdir. Sonu olan bu âlemde sonsuzluğun yolcusu olan insan, arzımızın bu yalnız yolcusu, burada bir muamma olan hayatına bir hikmet, kendine dost, düşüncesine destek bulabilmek için sonsuzluğa sığınmak mecburiyetindedir. Sonu olan varlıklar, sonsuzluğa dayanarak düşünmekle anlaşılıyorlar.
Sayfa 31
Reklam
Birtakım davranışları baskı ve zorlamalar altın­da yapmak zorunda kalan çocukta "sahte ben" olu­şacaktır. Sahte ben çocuğun davranışlarının kendi duy­gularına ait hislerden değil, çevresinin kendinden istedi­ği davranışlardan oluşma­sıdır. Kişinin hissettiği gibi değil, ondan istendiği gibi davranmasıdır. Mizacına ve fıtratına göre yaşaması de­ğil, zarara uğramamak için çevreye "uyum" sağlamak zorunda kalmasıdır. Sahte benlik sahibi kişilerin ortaya koyacağı olumlu davranış­lar, o kişinin gerçek hislerini taşımadığı için güven verici değildir. Böylesi kişiler, ger­çek hislerini görünmez hale getirdikçe, bastırdıkça çevrelerinde olumlu düşünceler uyandırsalar da, göründükleri gibi olmadıkları anlaşıldı­ğında büyük hayal kırıklığı yaşatırlar.
Sayfa 145 - TİMAŞ YAYINLARI
320 syf.
8/10 puan verdi
·
28 günde okudu
Zihninden Çık Hayatına Gir, psikolojik bir müdahale yaklaşımı olan Kabul ve Kararlılık Terapisi (A.C.T.) ilkeleri doğrultusunda yazılmış bir rehber kitap işlevi görmekte. Yalın ve metaforlara dayanan
Zihninden Çık Hayatına Gir
Zihninden Çık Hayatına GirSteven C. Hayes · Litera Yayıncılık · 2024104 okunma
144 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Merhaba Duygulardan ve hislerden arındırarak mı yazmalıyım bilemedim. Lafın neresinden başlayayım desem elimde kaldı. İyisi mi en başından başlayayım. Eyüp Sabri Tuncer. Kimisi için takıntım,
Yüz Yıllık Bir Koku Hikâyesi
Yüz Yıllık Bir Koku HikâyesiMeltem Çıplak Nayır · Mundi Yayınları · 202311 okunma
Negatif duygulardan oluşan benlik, derinlerde duyduğu olumsuz hislerden kurtulmak için sürekli çevresiyle etkileşim içinde olmaya çalışır... Oldukça verici ve "fedakâr"dır. Fedakârlığı veya vericiliği, minnet duygusu oluşturup değer görme arayışındandır. Böylesi kisilerin evlerine gelen misafirleri en mükemmel şekilde ağırlama gayreti, misafirlere verdikleri değerden çok, onlara değer vererek kendilerini de değerli hissetme çabasının sonucudur... Aşağıda ben analizlerinde de görüleceği üzere negatif duygulardan gelen hislerle yaşayan kişiler genellikle "edilgen" bir benliğe sahiptirler.
Sayfa 142·Kitabı okudu
Reklam
18 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.