Eserde kimlik olgularının son derece karmaşık ve çok yüzlü olduğunu; büyük bir çeşitlilik ve değişkenlik gösterdiğini görebiliriz. Sosyal kimlik teorisi de dahil, tüm teorik modeller, bu çeşitlilik ve değişkenlik karşısında eksik kalmakta; sosyal olguların karmaşıklığı, teorik çerçevelerden taşmaktadır. Kimlik literatürü gözden geçirildiğinde, iki ana damar gözleniyor. Bunlardan biri bireysel kimlik olgularıyla ilgilidir. Bireyleşme, modernlik, modern insanın sıkıntıları, birey-toplum ilişkileri, benlik imajı ve sunumu, homoseksüeller, AIDS'liler, özürlüler, aile içi şiddet ve taciz kurbanları, yabancı ve
göçmenlerin uyumu, işsizler, evsizler ve çeşitli marjinal grupların kimlik sorunlarıdır. İkinci damar azınlık çoğunluk ilişkileri, etnisite, etnik kimlik, azınlık hakları, cemaat hakları, kültürel çoğulculuktur. İlginç olan o ki, kimlik literatürü hemen hemen tümüyle, Batı ülkeleri tarafından üretilmekle birlikte, iki ana yayın grubundan birinciler, Batı toplumlarına, ikincisi Batı-dışı dünyanın toplumlarına odaklaşıyor.
