.................... BÜYÜLÜ AMA GERÇEK ....................
Birbirine bu kadar uzak aynı zamanda içiçe geçmiş iki olguyu roman gibi insan hayatına ışık tutan bir eser yapısıyla aktarması ve bunu belki de olabilecek en iyi şekilde yapması bu kitabın "Büyülü Gerçekçilik" akımının en iyilerinden olmasına hatta New York Times tarafından
Bazı günler,
bazı insanlar,
bir sebeple,
sahiden karşılaşır...
Bazen bir tebessümde,
bazen bir yazıda,
bazen bir şiirde,
bazen ortak bir düşüncede...
Esasen hiç bir karşılaşma tesadüf değildir..
Çünkü benzer ruhlar bir şekilde karşılaşırlar...
Nereden başlayacağımı bilememenin çaresizliğiyle başlıyorum.
“Söylenecek sözün çokluğu bazen insanı dilsiz bırakır. Tıkanır kalırsınız.” sözünün hakikatine inanarak ama yine de yazmaya çalışarak başlıyorum.
“Hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz. Yazı hariç. Yazı hariç. Evet tabii, tek teselli yazı hariç.” cümleleriyle biten Kara Kitap’ı
Mısırlı yazar Necip Mahfuz'un başyapıtı. Eser Dinler tarihinin allegorik bir şekilde romanlaştırılmış hali. Çok sade bir üslüp ve zekice bir kurgulamayla örülü bu romanda yazar çöl kıyısında kurulu bir sokağın tarihi üzerinden insanlığın inanç gelişimini yansıtıyor. Eserdeki karakterlerin karşılıkları şöyle:
Cebelavi: Allah
Edhem: Hz.Adem
Umayma:
~~~~~~~~~~KİTÂB-I AŞK~~~~~~~~~~
Türk ve Dünyâ Edebiyatı’ndan aşka, sevdâya, muhabbete dâir alıntılar... Katkıda bulunmak arzu eden sevgili okurlar davetlidir; lütfen buyrunuz!..
1
Sevgiliye sadakatin özü ve özeti, aşkını sır gibi saklamak, iyilik gördüğünde de, kötülük gördüğünde de bu tavrı değiştirmemektir...
Kitab-ı Aşk, İskender Pala
“Bazı günler,
Bazı insanlar
Bir sebeple, sahiden karşılaşır...
Bazen bir tebessümde,
bazen bir yazıda, bazen bir şiirde, bazen ortak bir düşüncede..
Esasen hiçbir karşılaşma tesadüf değildir.
Çünkü benzer ruhlar bir şekilde karşılaşırlar.”
Alacakaranlık Sadık Hidayet'in dördüncü kitabı, 1933 yılında Fransa'da yazılmış öykülerinden oluşuyor. "Kör Baykuş"tan hemen önce yayınlanmış bu kitap. İlk hikaye kitapları olan "Diri Gömülen" ile "Üç Damla Kan"ı okumadım. Belki yazım tarzı gelişimi, karşılaştırma yapma vb. gibi sebepleri göz önüne alarak sırayla
•••
Atinalılar! Beni suçlayanların üzerinizdeki tesirini bilemiyorum; fakat sözleri o kadar kandırıcı idi ki ben kendi hesabıma onları dinlerken az daha kim olduğumu unutuyordum. Böyle olmakla beraber, inanın ki doğru tek söz bile söylememişlerdir. Ancak, uydurdukları birçok yalanlar arasında, beni usta bir hatip diye göstererek sözlerimin
“Sevmek ve sevmiş olmak.” Bu kadarı yeter. Gerisi? Başka bir şey istemeyin. Hayatın karanlık kıvrımları içinde bulunacak başka inci yoktur. Sevmek bir tür tamamlanmaktır.
Kadın bakışları sakin ve müthiş bir makineye benzer. Her gün sessizce ve zarara uğramadan, bir şey fark etmeden onun yanından geçilir…
Bir zaman gelir ki böyle bir