Gogol'un mistik Slav anlatısını Gogol tarzı eklemeden anlattığı zevkli hikayesi. Din okulu öğrencisi tarafından öldürülen cadı, genç adamdan intikam almak için ölümünden önce derebeyi babasından kendine o din adamının dua etmesini ister ve ölür. Talihsiz kahramanımız kıpraşık bir ceset ve yeryüzünün en karanlık gücü olan Viy ile ucuza alınmış Ukrayna gezisi akşamı gibi üç berbat gece geçirir. Eser Slav paganizmine ve yaşamına dair birçok ipucu barındırıyor. Gorki'nin Sovyet öncesi dönemi anlattığı Çocukluğum eserinde insanların hristiyanlığı ne denli yanlış ve paganizmle iç içe yaşadığını görmüştük. O kitaptaki anlatımlar bazen insana "Yok artık, Gorki Sovyet kralcılığı yapmak için uyduruyor" dedirtiyordu. (Bknz. Gorki'nin Stalin'e tapması)
Bu eserde görüyoruz ki Gorki o anlatılarında haklıymış çünkü Gogol, bu öyküde Slavlar için önemli bir sözlü geleneği yazıya aktarıyor. Bu da toplumun inanç eksenini gözler önüne seriyor ama konuya bu açıdan bakmayalım. Zaten Gogol de bu açıdan bakmıyor, alıştığımız okurla konuşan tatlı geveze karakterlerin ya da kılıçtan geçirmeyi hobi edinen bebek yazar dış sesinin hiçbiri yok. Bu sadece tatlı ve hafif korkunç bir Slav hikayesi. O yüzden eseri okurken içinde Gogol'ü aramayın. Öyle bir saklanmış ki isimsiz okusanız Gogol yazmış diyemezsiniz. Yine de çok tatlı, keyifli, kesinlikle okumaya değer bir eser. Üstüne (sanırım) 1967 yapımı Viy filmini izlerseniz tadından yenmez.