Doğu bilgeliğinin en başta gelen kaynaklarından biri... Hintlilerin kutsal kitabı... Bir yaşam felsefesi... Bir şiir... Mahabharata destanının bir parçası... Savaş başlamak üzere... Savaş alanının ortasındaki bir atlı arabanın içinde, savaşmak istemeyen bir yiğit diz çökmüş, okunu yayını elinden bırakmış... Arabacısından Bhagavat-Gita'yı dinliyor... Uyanıyor, bilinçleniyor... Arabacı bilinç, atlar kamçılanan istekler, savaş yaşam, tekerlek zaman, araba beden, arabanın sahibiyse "ben"... Ya kendisini her şeyden ayrı gören bu "ben" kim? Bhagavad-Gita'nın adı bilinmeyen yazarı, Hint felsefelerini, inançlarını, uygulamalarını gözden geçiriyor, tartıyor ve bir senteze ulaştırıyor. Zaman ve sınır tanımayan görüşlerini açıklıyor ve yaşam savaşı içinde kendi kendini tanımanın öğretisi olan Karma Yoga'yı geliştiriyor. Eski çağlardan beri filozofları, bilgeleri, gizemcileri, gönül ve yol erlerini etkilemiş olan bir kitap Bhagavat-Gita.
Muhteşem bir eser ama maalesef çeviri berbat. Kitabın büyük bir çoğunluğunda felsefeyi açıklamaya çalışılmış. Bu yüzden bir süre sonra sıkmaya başlıyor.
Okumak isteyenlere bu kitabı öneririm ama başka bir yayın tercih etmenizi tavsiye ederim.