Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Neyse ki dişiliz :D
Genelde, erkelerin işaret parmakları, yüzük parmaklarından hafif kısa­dır. Kadınlarda ise iki parmak aşağı yukarı aynı uzunluktadır. Berkeley'deki California Üniversitesi bilim insanları, lezbiyen kadınların parmaklarının da erkeklerle aynı biçimde olduğunu bulgulamıştır; onlarda da işaret parmağı daha kısadır. Bilim insanları, bunun nedeninin, fetüs gelişimi sırasında, normal­den daha yüksek miktarda androjene (erkek cinsiyet hormon­ları) maruz kalınması olduğunu düşünüyor.
Tu Wei-Ming..
Tu Wei-ming (doğum 1940) Çinli bir tarihçi ve filozoftur, yeni-Konfüçyüsçülüğün uzmanıdır. Ocak 1996'da Harvard'daki Yenching Enstitüsü'ne yönetici olarak atandı. Harvard mezunu olan Wei-Ming Princeton ve Berkeley üniversitelerinde Çin tarihi ve felsefesi dersleri verdi. 1981'den beri Harvard'da ders vermektedir. Konfüçyüsçülükten yaratıcı bir dönüşüm süreci olarak söz ediyorsunuz. Bununla kast ettiğiniz nedir? Konfüçyüsçü geleneğin temel kaygısı insan olmayı öğrenmektir, bütünüyle, eksiksiz insan, derinlikli insan. Elbette hepimiz buyuz, insan varlıklarız, ama diğer hayvanların tersine, kendi insanlığımız karşısında sahici olmayı öğrenmeye bilinçle çabalıyoruz.
Sayfa 720 - pdfKitabı okudu
Reklam
Kaybedilen bahçe
İrlandalı immateryalist filozof George Berkeley maddelerin birer gerçekliği olmadığını iddia ediyordu. Ona göre ancak ruh vardır ve maddenin varlığı ise ancak algılanmak ve idrak edilmekten ibarettir. Berkeley’in iddiasına dair verilen meşhur bir örnek vardır. Bu örneği Berkeley, Hylas ve Philonous Arasında Üç Konuşma isimli eserinde bizzat
En erken Hıristiyan yapılanlardan biri olan Ntsikana, takipçilerini 'deniz aşırı ülkeden gelen ulus'un getirdiği Kutsal Kitap'ı kucaklamaya ama diğer hediyeyi, 'onu kabul ettiğiniz an, koyun sürüsü gibi dağılacağınız ve ulusunuzu kaybedeceğiniz, deliği olmayan yuvarlak düğme (para'yi reddetmeye zorlamasıyla tanınır.22 22. William Beinart ve Colin Bundy, 'the Union, the Nation and the Talking Crow: the Ideology and Tactics of the Independent ICU in East london', Hidden Struggles in Rural South Africa: Politics and Popular Movements in the Transkei and Eastern Cape, 1980-1930, der. William Bernart ve Colin Bundy (Londra: J. Currey; Berkeley: University of California Press, 1987), 294.
Jennifer WenzelKitabı okudu
Berkeley, bu tuhaf görüşünü, Latince Esse est percipi -"Var olmak algılanmaktır"- ifadesiyle özetliyordu.
Berkeley için bir dış dünya kavramı bütünüyle anlamsızdır. Bütün bu ifadeler sağduyuya aykırı görünür.
Reklam
Var olmak algılanmaktır diyor Berkeley. Seni algılayan, adını bilen, seni tanıyan insanlar yok olduğunda uğrunda savaştığın, mücadele ettiğin ne varsa yok olacak. Hayat sandığınız kadar ciddiye alınacak bir mecra değil. Her şey bir anlık, ölüm yaşam kadar yakın. Yarın, çok geç.
Var olmak algılanmaktır diyor Berkeley. Seni algılayan, adını bilen, seni tanıyan insanlar yok olduğunda uğrunda savaştığın, mücadele ettiğin ne varsa yok olacak. Hayat sandığınız kadar ciddiye alınacak bir mecra değil. Her şey bir anlık, ölüm yaşam kadar yakın. Yarın, çok geç.
Doğrusu, Marksizm ve pozitivizm dahil olmak üzere, toplumsal değişim ve gerçekliğin toptancı kuramlarının ölümü ile entelektüellerin 'insanlık durumunu iyileştirici' büyük planlara olan inancının sönümlenmesi arasında dolaysız bir bağ var.8 Kuşkusuz, dik başlı 'Yeni Dünya Düzeni' söyleminin, Sovyet komünizminin yıkılması ve
LENİN'İN NEREDEYSE BİR YILI, BERKELEY İLE HUME VE HEGEL, AVENARIUS, OSTWALDO, MACH VB GİBİ MARX'I ÖNCELEYEN ALMAN FİLOZOFLARI OKUMANIN HEYECANIYLA GEÇER.
Reklam
17. yüzyılda, karısı âmâ* olan filozof William Molyneux, dostu John Locke'dan şu sorunun yanıtını bulmasını istemişti: "Doğuştan kör bir adamın, şimdi yetişkin olduğunu ve eliyle dokunmak suretiyle küreyi küpten ayırt edebildiğini varsayalım. Bu şahıs görme yeteneğini kazandıktan sonra, elleriyle dokunmadan hangisinin küp hangisinin küre olduğunu söyleyebilir mi?" Locke 1690'da yazdığı Concerning Human Understanding (İnsanın Anlama Yeteneği Üzerine) adlı denemesinde bu konuyu işler ve cevabın hayır olduğunu söyler. 1709'da, A New Theory of Vision'da (Yeni Bir Görme Kuramı) bu sorunu daha ayrıntılı inceleyen George Berkeley, dokunma dünyasıyla görme dünyası arasında organik bir bağlantı olmadığını, böyle bir bağlantının ancak deneyimle kurulabileceğini ileri sürdü.
Sayfa 117 - YKY, 4. Baskı, Şubat 2021. *kör
Hylas İle Philonous Arasında Üç Konuşma
Hylas İle Philonous Arasında Üç Konuşma
Berkeley varlık algılanmaktır deyip birçok filozofun üzerine teoremler kurduğu insan tarafından algılanmayan, soyut töz/özdek varlığını reddeder. Bu kuşkuculukla (skeptik) suçlanmasına sebep olur buna şöyle karşı çıkar: Algılarımız, duyularımız bizi kandırır diyerek aslında özdek arayan filozoflar kuşkucuların argümanını onaylar bunun üzerine özdek adında yalancı bir gerçeklik kurmaya çalışırlar fakat sonuç olarak Berkeley onların kendisinden daha kuşkucu olduğunu iddia eder.
*Berkeley'ye giden Telegraph Caddesi tramvayına bindi. Şarkılar söyleyen, birbirlerine üniversite öğrencilerine özgü şakalar yapan gençlerle doluydu tramvay. Onları dikkatle inceledi. Üniversiteli oğlanlardı. Ruth’un gittiği üniversiteye gidiyorlardı, toplumsal olarak onun sınıfına mensuplardı, isterlerse onunla tanışabilir ve her gün
Sayfa 34 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
...Johnson yol kenarından bir taş alıp bu taşla Berkeley’in ayağına vurdu. Kan akmaya başladı ve acı içinde kıvranan Berke-ley aynı zamanda çok da öfkelendi. “Nasıl bir davranış bu böyle?” diye sordu. “Sana karşı nasıl bir kusur işledim? Niye bana vurdun o taşla? Bunun için bir neden göremiyorum”. Johnson gülüp şöyle dedi, “Bu senin sözde idealizmini çürütmek içindi. Şimdi eğer taş gerçek değilse neden ağlayıp, sızlanıyorsun o zaman? Neden gözünde yaşlar var? Gerçek olmayan bir taşla nasıl vurabilirim?” Berkeley gülmeye başladı. “Ama benim acım da gerçek değil, gözyaşlarım da gerçek değil. Gerçek olan tek şey benim. Gözyaşlarının ve kanın aktığını, ayağın deli gibi acıdığını bilen kim? Yalnızca bilen bu ben, bu tanık gerçek. Bunun dışında hiçbir şey Doktor Johnson - ne sen, ne senin taşın, ne de dünya- gerçek değildir.”
Ernest kısa bir süre sustuktan sonra konuşmaya başladı: - Berkeley felsefesinin etkisiz olduğunu gösteren birinci kanıtım şöyle: Berkeley evine duvardan değil kapıdan giriyordu. Sağlığını korumak için ekmek, yağ ve et yiyordu. Tıraş olmak için ustura kullanıyordu, tabii kılları olduğu sürece!
1.496 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.