Devir, ciğeri beş para etmez adamların devri. Ahmet Ümit
KURŞUNÎ SABAH
Her akşam olduğu gibi bu akşam da sabahı gözlüyorum. Çünkü karanlıkta duvarları üstüme süren, kemiklerimi titreten, yüzümü ekşiten ürpertici bir yalnızlık var. Sabahı gözleyişim rasathane memuru titiz ve düzeni içerisinde oldu daima. Bu akşamın da farkı yok. Daha sonra anlayacağım ki öyle değil… Penceremden göğe bakıyorum. Eğilirken masanın sivri
Reklam
Eylül Ayı Etkinliği/Jehra/ Öykü
Elleri üşümeye başlamıştı yine...Bir yalnızlık türküsü duyuyordu çok yakınlarda,derinlerde bir yerlerde...Günler geçmiş gitmiş..Yine son demindeydi gecenin... Düşünmek...Düşlemek...Düşmek yine maziye...kanatıyordu kapanmaz yaraları... Siti idi. Yalnız idi. Acı idi.Biten idi. Yaşının ilerisinde idi bedeni yirmi ikisinde ama sekseninde
Cuma sabahı saat 10’da liseler arası kitap okuma yarışmasında olacak olmamın verdiği ufak çaplı heyecan kıpırtılarımı 1000kitap ailesiyle paylaşmak istiyorum… :) Ve bu kitap okuma yarışmasının bana kattığı birçok önemli güzelliğin farkında olmanın da gururunu yaşıyorum. Öncelikle Buket Uzuner, Zülfü Livaneli, Ahmet Ümit, İhsan Oktay Anar ve Yaşar Kemal’in eserlerini okumak, yazarlarımızı tanımaya çalışmak ve bilinçli bir şekilde kitap okumak gibi birçok deneyimim oldu. Henüz belki yolun başında olabilirim bilinçli olarak kitap okuma konusunda ama bu süreçte öğrendiğim şeyleri asla küçümseyemem. Yarışma bir basamak sadece kazanmak ya da kaybetmenin bir önemi yok. Sonuçta birbirinden değerli beş güzel kitap okumuş oldum. Her tür ihtimale hazırlıklıyım, sonuç ne olursa olsun kaybettiğim hiçbir şey yok konu kitap olduğu için. Aksine birçok şey kazandım. ''Kitaplar kendinize ve başkalarına saygı duymayı öğretecek, yüreği ve aklı, dünya ve insanlık sevgisiyle dolduracaktır.'' -Maksim Gorki
(Allahım sana bunları getirdim) diyecek kaza namazımız var mı?
Gardiyanların ayak sesleri koğuşun kapısında son buldu, getirdikleri genç bir mahkumu bıraktılar ve gittiler. Yeni gelen genç içeridekilere selam verdi ve kendisine gösterilen boş yere oturdu. Koğuştakiler ona hoş geldin, geçmiş olsun dediler. İçlerinden en yaşlı ve olgun olanı gencin yanına yaklaştı ve ona ilgi gösterdi, bir anlamda
Allahaısmarladık
Elimi beş yerinden dağladı beş parmağın, Bağrımda da yanmadık bir yer bırakmadan git... Bir yarın göçtüğünü,çöktüğünü bir dağın Görmemek istiyorsan ardına bakmadan git! Yavrusunun yoluna dalan bir dul bakışı Andırıyor ışıksız evinde pencereler. Biraz yeşermek için beklesin artık kışı Çağlayansız yamaçlar,suyu dinmiş dereler. Bir sarı yaprak gibi
Reklam
1,000 öğeden 971 ile 980 arasındakiler gösteriliyor.