Mü’min besmele çekeme­yeceği bir hayatın adamı değildir. Onun yaptıklarının tamamı kul­luk akdine uygun olmalıdır. Yaptığı her şeyin yaptırıcısı Allah ol­malıdır. İşte o zaman mü’min her işinin başında besmele çekebi­lecektir.
İster esrarengiz davranın, ister açık davranın! Sözünüzü, akidenizi, yolunuzu, programınızı ister gizleyin, ister gizlemeyin Allah kalptekileri, göğüstekileri tümüyle bilendir. (Mülk13)
Reklam
Akıllarınızı, zekâlarınızı sadece para kazanmaya değil de biraz da Allah’ın âyetlerini tanımaya, ağızlarınızı sadece yemeye içmeye değil de biraz da Allah’ın dinini çoluk çocuğunuza anlatmaya harcayın. Böylece Allah’a güzel bir borç sunun ki yarın Allah’tan onu alasınız.
Mâlik Bin Dinar der ki: “Ey Kur’an okuyucuları! Ey ehli Kur’an olanlar! Okuduğunuz Kur’an sizin kalplerinize ne ekti ona bir bakın. Nasıl ki yağmur arzın baharı ise okuduğunuz Kur’an da mü’minin kalbinin baharıdır.”
Bakara Suresi Tefsirinden
"Kaç hadis var üzerinde kafa yorduğumuz? Yâni, böyle anlamaya ve amel etmeye çalıştığımız, hayatımızı onunla düzenlemeye çalıştığımız kaç peygamber uygulaması varsa o kadar Müslümanlığımız var demektir. Bir de kitaptan kaç ayet bilgimiz var onu düşünün. Bildiğimiz ve onunla hayatımızı düzenlediğiniz kaç ayetimiz var? Eğer sadece namaz, oruç, hac ve zekât âyetlerini bilmek yetiyorsa, eğer sadece bunlar insanı cennete götürecekse, o zaman Kur’an’dan diğer bölümleri alıp atalım ya da Rasulullah’ın sünnetinden diğerlerini çıkarıp atalım, din bozulmayacaktır o zaman. Halbuki o âyetlerden ve o hadislerden her biri, bizim hayatımızın bir birimini düzenlemek için gelmişti. Ve o âyeti, o hadisi bilmeyen bizler hayatımızın o birimini hep yanlış düzenlemişiz demektir."
Bakara Suresi Tefsirinden
"Kur’an’da “şehid” diye bir kavram vardı. Şehid, yaşadığı hayatla Allah’ın varlığına şahitlik eden kişiydi. Şehid, Allah adına hayatını fedâ eden kişiydi. Şehid, başkalarının dirilişi için kendini fedâ eden insandı. Ama müslümanlar bu kavramı mevzisinden kopardılar, farklı yerlerde, farklı kalıplara döktüler ve karşımıza çok farklı şehid anlayışları çıkıverdi. Devrim şehidi, demokrasi şehidi, vatan şehidi vs, vs."
Reklam
"İmandan kaynaklanmayan ameller peşinde koşarsak veya iman ettiğimiz halde o konunun amelini gündeme getirmezsek, işte böyle bozuk düzen bir hayat yaşarız. Sahâbe öyle değildi. İnanıyor yaşıyordu, inanıyor yapıyordu, yaptığı inancıydı, inandığını yapıyordu, işte böyle devam edince de güçlü oluyordu sahabe. Fark etmiyordu ki onun için, hesabı her gün denkleştiriyor, aldığı belli, verdiği belli. O kadar rahat ki; ölecekmiş, neden korksun ki? Hesabı tamam, biliyordu ki zaten ölecek."
"Ey iman edenler, Allah ve peygamberinin önüne geçmeyin. Allah’a karşı muttaki davranın; doğrusu Allah işitir ve bilir." (Hucurât 1,2) İman edenler, iman şerefiyle şereflenenler, kendilerini Allah güvencesinde hissedenler, Allah diniyle, Allah âyetleriyle emniyeti yaşayanlar, Allah’a kullukta güven bulanlar, Allah’la kendilerini emniyette bilenler, Allah ve Resûlünün en doğru, en güzel yolu gösterdiğine güvenenler Allah ve Resûlünün önüne geçmemelidirler. Allah ve Resûlünün önünde yürümemelidirler. Allah ve Resûlünün peşi sıra gitmelidirler. Allah ve Resûlüne sormadan, Allah ve Resûlünden izin almadan hiçbir şey yapmamalı, hiçbir karar vermemelidirler. Rabbimiz biz mü’minlerden bunu istiyor. Ukalâlık etmeyeceğiz. Kendi düşüncelerimizi, önyargılarımızı, başkalarının düşüncelerini kitabın ve sünnetin önüne geçirmeyeceğiz. Gündemlerimizi kendimiz belirlemeye kalkışmayacağız. Hayatımızı Allah’ın kitabı ve Resûlünün sünneti belirleyecek. Eğer gerçekten inanmışsak, gerçekten bu sözümüzde samimiysek o zaman zinhar Allah ve Resûlünün önüne geçmemeliyiz. Allah ve resûlünün koyduğu kuralların, buyrukların, yasaların, kanunların, dinin, bizden istediği hayat programının önüne alternatif bir din, alternatif bir kanun, alternatif bir yol, alternatif bir değer yargısı koyarak onun önüne geçmemeliyiz.
Bakara Suresi Tefsirinden
'...o ineğin bir parçasıyla o ölüye vurun!' "Müfessirlerin Allah kulaklarını çınlatsın, böyle âyet buldular mı tamam, alır yürürler. Efendim acaba bu ineğin neresiyle vurdular ki ölüye? Acaba diliyle mi vurdular ki! Kuyruğuyla da olabilir mi ki? Kulağıyla mı? Allah dememişse, bunun üzerinde uzun uzun münakaşa yapmanın anlamı yoktur. Eğer bu bilinmeyince bizim dinimiz eksik olacak olsaydı ve mutlaka bilmemiz gereken bir konu olsaydı elbette Allah onu bize bildirirdi diyor ve geçiyoruz."
Elbette Allah herkese layık olduğunu verır...
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.