hahah bu yazılan şimdi oldu gel gör rıfat bey, Marmaray
Demek bizim de Server Bedi'lerimiz vardı, hırsız-polis romanları yazabilen. Küçük bir roman yazmıştım, o sıralarda. Hırsızı Beşiktaş'tan tramvaya bindirmiş, Üsküdar'da indirmiştim. İstanbul'u bilen Nizami, okumuştu da katıla katıla gülmüştü. Romanımı beğenmişti, ama İstanbul Boğazı'ndan tramvayı geçirdiğim için küçümsemişti beni. Oysa ben Boğaz'ın haritasını iki üç yıl önce çizmiş duvara asmıştım. Boğaz'ın haritasını çizmek iş değildi, İstanbul'u öğrenmeden roman yazmamalıydım. Roman olayları, büyük kentlerde geçmeli, roman kişileri bu büyük kentlerde yaşamalıydı. Anadolu romana geçerse yazılan kitap roman olmazdı!
Sayfa 119Kitabı okudu
Küçük bir roman yazmıştım, o sıralarda. Hırsızı Beşiktaş'tan tramvaya bindirmiş, Üsküdar'da indirmiştim, İstanbul’u bilen Nizami, okumuştu da katıla katıla gülmüştü. Romanımı beğenmişti ama, İstanbul Boğazı'ndan tramvayı geçirdiğim için küçümsemişti beni.
Reklam
Şiir
Beşiktaş Tramvayı Bahçemdeki dut ağacı vurdu ince dallarıyla penceremin camına, bir Beşiktaş tramvayı geldi aldı beni, bir Beşiktaş tramvayı götürdü sana. Çemberlitaş, Şehzadebaşı, Saraçhane. Almışım parmaklarını ellerime, Beşiktaş tramvayında giderim yane yane. Terzi Adem, berber Ali, dikimaneden Emine teyze ve Makbule. Üç sarışın birader, Kapalıçarşı terlikçileri. Bir küçücük simitçi çocuk, levent bir hizmet eri. Hep iyi insanlar bunlar. Dert yüzü görmesinler. Eksik olmasınlar. Vatman ağabeyimiz de eksik olmasın. Her akşam böyle götürsünler seni evine, bir elinde gönlüm benim, bir elimde sefertasın.
Beşiktaş Tramvayı'nı hatırlayanlar :)
Bir beşiktaş tramvayı aldı beni Bir beşiktaş tramvayı sana getirdi Söyle bu aşkın sonu nereye vardı Bunca yıllık ömürde ne kâr kaldı
Hacı Ağa, bir enfiye daha çekerek, mendiliyle burnunu sesli sesli sildi. Güle güle sözüne devam ederek: - Mütâreke(1) zamanında da, bir Rum beni tramvayda bıcırgattı!... - Ne yaptı? - Bıcırgattı!... - Bu da nasıl şey? - Başına gelirse anlarsın... Bu, bırtlamadan daha hafiftir. Anlatayım da bak. - ... - Heriflerin an azgın zamanlarından
Sayfa 487 - Türkoloji, HACI AĞA'NIN İKİ KELİMESİKitabı okudu
Reklam
BİR BEŞİKTAŞ TRAMVAYI - A.Kadir Bahçemdeki dut ağacı vurdu ince dallarıyla penceremin camına, bir Beşiktaş tramvayı geldi aldı beni, bir Beşiktaş tramvayı götürdü sana. Çemberlitaş, Şehzadebaşı, Saraçhane. Almışım parmaklarını ellerime, Beşiktaş tramvayında giderim yane yane. Terzi Adem, berber Ali, dikimaneden Emine teyze ve Makbule. Üç sarışın birader, Kapalıçarşı terlikçileri. Bir küçücük simitçi çocuk, levent bir hizmet eri. Hep iyi insanlar bunlar. Dert yüzü görmesinler. Eksik olmasınlar. Vatman ağabeyimiz de eksik olmasın. Her akşam böyle götürsünler seni evine, bir elinde gönlüm benim, bir elimde sefertasın.
ANADOLU'NUN İLK TRAMVAYI: ÜSKÜDAR-KISIKLI HATTI
Tramvaylar, 19. yüzyılın ortalarında Amerika ve Avrupa şehirlerinde kullanılmaya başlanmış, İstanbul'da faaliyete geçmesi ise 1871 yılını bulmuştu. 31 Temmuz 1871 tarihinde Karaköy-Beşiktaş atlı tramvay hattı açıldı. Tramvayın Avrupa yakasından boğazı aşarak Anadolu'ya ulaşması içinse tam 57 yıl beklenecekti. Anadolu Yakası'nın ilk tramvay hattı olan Üsküdar- Kısıklı tramvayı, ancak 1928 yılında hizmete girebilmişti.
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.