Sûrenin herhangi bir yerinden başlarken besmele okumak ise teşvik edilmiş ve güzel bulunmuş bir davranıştır. Namazda sadece Fâtiha Sûresi'nden önce gizlice besmele okumak sünnettir. Namazda bunun dışında besmele okunmaz.
“Kişi evine girerken ve yemek yerken besmele çekerse, şeytan askerlerine; <Burada ne geceleyebilir ne de yemek yiyebilirsiniz.> der. Eğer o kimse eve girerken besmele çekmezse, şeytan onlara; <Geceyi geçirecek bir yer buldunuz.> der. O şahıs yemek yerken besmele çekmezse şeytan yine askerlerine; <Hem barınacak yer hem de yiyecek yemek buldunuz.> der.”
Sayfa 129 - Kampanya KitaplarıKitabı okudu
Reklam
Besmele bilincin kapısıdır. Besmele insanın ameline vurduğu kulluk mührü, amelde tecelli eden kulluğun tapusudur.
Sufilerin meşhur duası, ellerini açıp besmele çekmeleri ve Allahım sen bilirsin. Aminnn… deyip bitirmelidir. Teslimiyet orasıdır.
İnsanı rahmete en hızlı rapteden sır Besmele'de saklıdır. Bismillahirrahmanirrahim insanın zayıflık ve yetersizliğinin ilanıdır; ben zayıfım, yetmiyorum, Yarabbi sense kudretlisin, güçlüsün ve her şeye gücün yeter; Rahman ve Rahim isimlerinle senden beni güçlendirmeni bekliyorum, demektir.
Sayfa 85 - Hayykitap
Cennetin anahtarı
Sekiz cennetin sekiz kapısı vardır. Sekiz de miftahı (anahtarı) vardır: (1) Beş vakit namaz kılan müminlerin imanıdır. (2) Besmele-i şerifedir. (Geriye kalan) altısı, Fatiha-i Şerife'nin içinde dahildir (vardır).
Sayfa 79 - Yasin Yayinevi - 2011
Reklam
Namazda Yapılan Şeylerin Karşılığı
Bir âdem (kişi) namazda "Eûzü-Besmele " okuduğunda, Allahü azimüşşan o kula bedeninde olan kıllar sayısınca sevap verir. Ve Fâtiha-i Şerife okuduğunda Allahü Teala Hazretleri o kula kabul olmuş hac sevabı verir. Ve rükua vardığında, Allahü azimüşşan o kula nice bin altın sadaka etmiş sevabı ve rüku'da sünnet üzere üç kere tesbih
Sayfa 79 - Yasin Yayinevi - 2011
Abdestin başında: بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ demesi müstehaptır. Eğer sadece "Bismillah" derse, o da yeter. Çünkü Resulullah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem): "Besmele ile başlanmayan herhangi önemli iş, yarım kalmaya mahkûmdur" buyurdu.
Eşref'in kıt'aları da ağızdan ağıza dolaşarak Sultan Hamid idaresinin fenalığını halka daha iyi anlatmağa çok hizmet etmiştir. Meselâ Abdülhamid ile birlikte mâbeyin­ci Arap İzzet paşayı şu kıt'a ile hicvetmişti ki hakikaten Abdülhamid devrinin ve şahsının en büyük kusurunu gös­terir: Besmele gûş eyleyen şeytan gibi Korkuyorsun höt dese bir ecnebi Padişahım öyle alçaksın ki sen İzzet-i nefsin arab İzzet gibi. . . Sultan Hamid zamanında Mısır'ın büsbütün elden gittiğini de şu tuhaf kıt'a ile ifade etmişti: Vakit fırsat gözetir şah-ı cihan Tutar elbette elinden kaçanı Gene sahip olur inşallah Mısırın kaldı elinde koçanı...
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.