Mademki üzerinde seyrettiğim geminin lüksüne rağmen aklım kıyılardan el sallayan çocukların yoksulluğundadır. Ah nehir! Ben bir şey anlatmadım, gördüğüm aklımda, aklım Hama'nın dertli dolabındadır.
Gidecek hiçbir yeri olmayanlara özgü hasret duygusuyla bakıyorum denize. Hiçbir yere sığamayan bu ruh, hiçbir yerde huzur bulamayan ben diye bildikleri bu kırk dokuz kiloluk beden. Bir nokta kıvrımında bir mimoza ağacının altına sığınıyorum.