“Eylemliliğe, doğrudan yaşamaya, gerçekliğe susamış, ama zayıf, kadınsı, kibar karakterlerde,” diye yazar Dostoyevski, Petersburg Günlüğü’nde (Peterburgskaya Letopis), “az çok hayalperestlik denen bir hal doğar ve insan sanki insan değil de, tuhaf bir orta cins, hayalperest olur.”