Orta Dünya'nın ortasından başladık
Tolkien 'ın bu okuduğum ikinci kitabıydı ve sanırım öyle de kalacak .
Daha öncesinde 
Hurin'in Çocukları'nı okumuştum ve belli bir ölçüde hoşlanmıltım fakat 
Hobbit bana o kadar bile tat veremedi . Zaten fantastik seven bi okur değilim ne yazık ki , ama Hobbit beni daha da zorladı . Galiba Yüzüklerin Efendisi serisini bitirme hayalim buraya kadardı. Şu kısıma kadar benim düşüncelerimi okudunuz , büyük bir hadsizlik ile Tolkien sevemediğimi belirttim ama kitap güzel . Hemen çok kısa olay örgüsüne değinelim.
Bilbo Biggins adına ki hobbitimiz, büyücü Gandalf ve 14 cücenin emrivakisi üzerine bir serüven başlar . Amaçları cücelerin liderinin eski krallığını işgal etmiş ejderhayayı öldürüp krallığın yeniden sahibi olma . Yolda bir sürü serüven ile mücadele ettikten sonra bir de ejderha ile uğraşmak zorunda kalan küçük kafile bu serüvende bi savaş bile yaşıyor . Bay Biggins ise tam bir beyefendi Orta Dünya'da İngiltere diye bir ada olsaydı Biggins kesin oralı olurdu .
Şöyle anlatınca neden sevmedim diye kendime soruyorum, cevap bulamıyorum açıkçası . Zorla güzellik olmuyor galiba . Okuyacak okurlara keyifli okumalar dilerim :)
Böyle zamanlarda yaşayan herkes böyle hissediyor. Ama zamanları biz seçmiyoruz. Sadece bizim için seçilmiş zamanlarda nasıl yaşayacağımıza karar verebiliriz. Bu dünyada iş başında olan güçler var Frodo, kötülüğün iradesi dışında. Yüzüğü bulmak için Bilbo seçildi. Siz de bunun için yaratılmışsınız. Ve bu düşünce güç verir.
Ne demek istiyorsun?
"Bana iyi sabahlar mı diliyorsun, yoksa sabahın ben istesem de istemesem de iyi olduğunu mu söylüyorsun, yoksa bu sabah kendini iyi hissettiğini veya bunun iyi olunacak bir sabah olduğunu mu kastediyorsun?"
"Hepsi birden," dedi Bilbo.
Sayfa 22Kitabı okuyor
Glóin Frodo’ya bakarak gülümsedi. “Bilbo'yu çok seviyordun, öyle değil mi?” diye sordu.
“Evet,” diye cevap verdi Frodo. “Onu görmek için, dünyadaki bütün kuleleri ve sarayları görmekten vazgeçebilirdim.”
Sayfa 294Kitabı okudu
Bilbo, “ İyi sabahlar ! “ dedi ve bunda samimiydi. Güneş parlıyordu, çimenler ise yemyeşildi.
Sayfa 22Kitabı okudu
