İlk Türk Devleti olan Hunlar zamanından beri Orhun ve Selenga nehri kıyıları ile Aral gölü civarında oturan ve Kaoch'e, Yuan-ho, Wu-hu, Wei-ho, Wei-hu, Hui-ho, Hui-hu, Heui-hu gibi adlarla anılan Uygur adı, etnik bir ad olarak, Bilge Kağan yazıtında ilk defa 716 yılındakı olaylar sırasında Uygur İl-teberi'nin ismi vasıtasıyla zikredilmıştır Bir Türk kavmi olan Uygurlar, Kök Türk devleti içinde ilk kuruluş devrelerini başlatmışlar ve tarihte çok önemli rol oynayacak olan bir birlik meydana getirmişlerdir.
Sayfa 93Kitabı okudu
50 yıl süren Kök Türklerin esaret dönemi sonunda 680 tarihinde Kutluk Kağan istiklal mücadelesine girişmiştir. Bu istiklal hareketi kitabelerde ilahi bir vasfa büründürülmüştür. Bunca işi-gücü çekip-çevirdiğini düşünmeyip, Türk milletini yok etmeyi düşünmüş olduğu için Çin imparatorunun bu düşüncesi; Gök Tanrı tarafından Türk milleti yok olmasın, millet olsun diye İlteriş Kağan ve İl Bilge Hatun düzeltilmiş. Yani Türk milletinin yok olmamasını Tanrı istemiş olduğu için Türk milleti yok olmaktan kurtulmuştur.
Sayfa 85Kitabı okudu
Türklüğün ve Türk kültürünün en büyük temsilcisi olan Bilge Kağan, hem Türk devletinin hem de Türk töresinin ölmezliğine inanmaktaydı. O, bu inancını ve düşüncesini, "Üstte gök basmasa, altta yer delinmese (yani kıyamet kopmasa) , Türk milleti, devletini ve töreni kim bozabilir." şeklinde bir ifade ile ortaya koymuştur.
Sayfa 25 - Kamer Yayınları
