Karısıyla New England civarında yaşamakta olan Spencer'in hayatı, yanlarında kalmakta olan Bella adındaki misafirlerinin öldürülmesiyle tepetaklak değişir. Tüm gözler ve şüpheler olayın tek tanığı olan Spencer'i göstermektedir. Sıradan bir cinayet hikayesiyle başlayan ama cinayeti kimin işlediğinden çok suçlu konumdaki Spencer'ın psikolojisine odaklanan bir Simenon kitabı Bella'nın Evi. Çevirmen koltuğundaki Bilge Karasu'nun yetkin dili, olayların akıcılığı ve ilginç sonu ile okunmaya değer bir kitap
Üzerinde ”EN GÜZELE” yazılı, altından bir elmayı, şölenin yapıldığı salonun ortasına bırakıverdi. Doğal olarak bütün tanrıçalar, bu elmaya sahip olmak istediklerinden uzun tartışmalar oldu. Sonunda üç büyük tanrıça dışında diğerleri çekildiler. Ama kudret tanrıçası Hera, zekâ tanrıçası Palas Athena ve Aşk tanrıçası Afrodit elmaya sahip olmakta
Ben üçlemeler arasında genelde, en çok ikinci eseri beğenirim. Hikayenin serim, düğüm, çözüm dedikleri kısımın düğüm kısmıdır ikinci eserler. İki Kule de bu anlamda farklı bir eser değil.
Yolculuk kaldığı yerden devam ediyor. İlk bölümde toplanan Yüzük Kardeşliği'nin her bir üyesi farklı bir tarafa dağılıyor. Kardeşlikle yollarını ayıran Frodo ile
İlk defa, "Om Begrebet Ironi" adıyla 1841'de Danca'da doktora tezi olarak yayımlanıyor. Türkçe'de 2003'te Türkiye İ.B.K. Yayınları Sıla Okur çevirisiyle basılıyor. Elimdeki (aynı zamanda sitede olan) ise aynı çevirmenin İmge Kitabevi baskısı, bu da 2009 yılında basılıyor.
İroni kavramının ele alındığı bu eserde Kierkegaard ironi'nin ne
kitap lucilius'un stoa felsefesinin genel öğütlerini benimseyerek aklına yatmayan
ve " iyi de benim güzel abim hepsi hoş güzel de niye iyi insanların başlarına kötü
şeyler geliyor?" sualinin üzerine seneca tarafından cevap verilmesi neticesinde
oluşmuş yani bize kitap olarak miras olmuş. esasta lucilius abimize yazılan bu
mektup önce
I.Göktürk ve II.Göktürk İmparatorlukları hakkında bilgiler verildikten sonra,abideler hakkında kısa bir bilgi bölümü var. Daha sonra eserin ismi olan Bilge Kağan'ın Vasiyeti bölümüne geçiyor.Abidelerde denilen sözler Bilge Kağan'ın Türk Milletine sözleri olarak bize aktarılıyor.Daha sonra Bilge Kağan'nın tahta oturması ve başarıları arkasından Kül Tegin'in başarılarından bahsederek Bilge'nin ölümü eser son buluyor.Bu kadar geniş bir konun bu eser sadece önsözü olabilir.Yazar bu konularda en dikkat edilmesi ve mutlaka okunması gereken bir kişidir diğer eserleri ile daha detaylı bilgiler vermektedir.
Uzun bir okuma sürecinden daha çıktım. Okurken inceleme yazacağımı düşünmüyordum, ama kitabın sonuna geldiğimde vazgeçtim. Dolayısıyla not almadan okudum, hikayeler hakkında çok ayrıntılı yorumlar yapamayacağım.
Öncelikle kitap normal şartlar altında bulunabilecek bir kitap değil, ancak sahaflardan temin edilebilir. Uzun süredir kütüphanemde
J.R.R. Tolkien ile ilk tanışmam Silmarillion ile olmuştu. Bilmiyorum, şuan da kim kime neyi nasıl okuması gerektiği konusunda ne diyordur; ancak zamanında bu konu hakkında çok çok uzun araştırmalar yaptım. Bir çok insan evreni iyi tanımam için sırasıyla: Silmarillion, Hurin'in Çocukları, Hobbit ve Yüzük üçlemesini okumamı tavsiye etti. Ben