Beynimizin “meydan okumalarla” gelişim gösterdiğini artık biliyoruz. Meselâ yeni bir lisan öğrenmek, yeni el becerileri kazanmaya yahut yeni bir müzik enstrümanı çalmayı öğrenmeye çalışmak gibi girişimler, beynimiz için birer meydan okumadır ve buna cevap olarak beynimiz yeni hücreler üreterek kapasitesini ve işlevsel bağlantılarını artırır. Oruç
_Biz kimiz? Nereden gelip, nereye gidiyoruz? _Biz insanlar, bir kapının önüne bırakılmış yeni doğan bebekleriz. Sepetlerimize bebeklerin kim olduğuna, nereden geldiğine dair ya da atalarının kimler olduğuna dair bir not da iliştirilmemiş. Bu yetim bebeklerin sicilini öğrenmeyi özlemle bekliyoruz. Pek çok kültür sürekli olarak ebeveynlerimizle
Reklam
İçerik gün geçtikçe kalitelileşmesine rağmen, eğer bir araştırma kaynağı olarak kullanacaksa Vikipedi'deki bilgiler çok dikkatli kullanılmalıdır. Çünkü maddeler doğal olarak çok çeşitli standart ya da olgunlukta olabilmektedirler.
Sayfa 345
Batı Hayranlığı!
Batı insanının kafa yapısı keyif için (Batı usulü bilimsel platforma oturtarak konuşursak "araştırma" demeliyiz) bitkiler ve hayvanlar üzerinde yaptığı denemelerle gayri tabii mahluklar üretmeye başladı. Kokteyl yaratıklar diye adlandırılan bu hayvancıklar, iki ayrı hayvanın aynı bedende birleştirilmesiyle üretiliyor. Böylece yarısı tavşan öteki yarısı kedi olan hilkat garibesi türler elde ediliyor. Aynı şekilde, bazı çiftliklerde kimyasal maddeler katılarak gerçekleştirilen sun'i döllenmelerle benzeri olmayan hayvanlar elde ediliyor. Bu tür denemelerle kulaksız, burunsuz, anadan doğma tüysüz, görünüşleri hemcinslerinden çok farklı, bazılarının ön ayakları, bazılarının arka ayakları kısa ve her hâlükârda böyle yaratılmış olmaktan ıstırap çeken köpekler üretilmiş. Ne için? Sırf, bu köpeklere sahip olmak suretiyle başkalarından farklı görünmek isteyen, böylece meta haline getirilmiş olduğunu unutarak tatmin arayan insan için. İlgi çekmenin, başkalarından farklı görünmenin yolu böyle aranıyor. İmdi bir Müslümanın böylesi bir uygulamayı tecviz edebileceği akla gelir mi?
_Yaşam, ufacık şeylerden, küçük mutluluklardan oluşuyor. Hiçbir şey büyük ve kutsal değil. O yüzden sözde büyük olan şeylere ilgi duyarsan yaşamı ıskalarsın. Yaşam bir bardak çayı yudumlamak, bir dostla sohbet etmek, sabah yürüyüşe çıkmaktır, ama illa belli bir yere doğru değil, amaçsız, son belirlemeden hareket etmektir. Böylece herhangi bir
Büyük Tartışma
20. yüzyılın başında astronomların büyük çoğunluğu sarmal bulutsuların oluşmakta olan bir yıldızın etrafında fırıl fırıl dönen maddeler olduğu konusunda hemfikirdi; onlara göre bu bulutsular tıpkı bir zamanlar Güneş Sistemi'ni ortaya çıkaran toz bulutu gibiydi. Fakat sonraki 20 yıl içinde "ada evrenler" fikrini destekleyenlerin artmasıyla ABD Bilimler Akademisi bu konuda bir tartışma düzenlemeye karar verdi. O sırada California'daki Wilson Dağı Gözlemevi'nde çalışmakta olan Harlow Shapley ada evren fikrine karşı olan çoğunluk görüşünü temsil edecek, yine California'daki Lick Gözlemevi'nden Heber Curtis ise ada evren fikrini savunacaktı. 26 Nisan 1920'de yapılan bu oturuma astronomlar "Büyük Tartışma" der. Bu tartışma, konunun sonuca bağlanmasını sağlamasa da galaksiler üstüne modern bilimsel araştırmalar buradan başladı.
Sayfa 4 - İş bankası 2. Basım
Reklam
175 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.