Kitapta İsveç’in boyunduruğundan Rusya’ya geçen ve kendi kendini yönetebilme hakkı verilen Fin halkının kalkınmasını konu ediniyor. Bataklık, orman ve granitin bolca bulunduğu sınırlı doğal kaynaklara sahip ülkede sefalet içinde yaşayan halkın nasıl kalkındığı anlatıyor. Snelman önderliğinde devlet memuru, öğretmen, din adamı, çiftçi, köylü, doktorlar ve bazı aydınlardan oluşan bilinçli grupla Finlandiyada uyanış hareketi başlamıştır. Kokuşmuş düzeni yıkmak için ilk olarak köyler ve kasabalarda insanlar eğitilmiştir. Üretimin nasıl yapılacağı, barınacakları evlerin nasıl olacağı, giyim kuşamın temizliğin önemi, aile ve çocuk yetiştirmedeki detaylar, sağlığımız için yapılması gerekenler, spor, gazete dergi kitap okuma alışkanlığı gibi bir çok şey gönüllü halk kahramanlarınca anlatılmış ve zamanla tüm ülkeye yayılmıştır. Böylelikle daha bilinçli eğitime önem veren halk oluşmuştur.
Yazarın Rus asıllı olması ama Finlandiyalılar üzerine bir roman yazması düşündürücü. Ama aslında anafikri Finlandiya başardıysa Rusya’da başarır düşüncesiyle ülkesine katkı sağlamak ve kalkınma da bir parçada olsa destek olmak istemesi düşünülebilir.
Atatürk’ün müfredata koydurduğu bu kitap aslında Petrov’un da yapmak istediği gibi halkın uyanışını yine halktan insanlar tarafından başlatılması farkındalığının yaratılmasıdır.
Üzerinden kaç yıl geçmiş olmasına rağmen konu yine güncelliğini korumaktadır.