...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını
yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var
göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn-
cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir
keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce
bıçak
1. Schopenhauer - Say yayınları dizisi
2. Schopenhauer - İsteme ve Tasarım olarak dünya
3. Schopenhauer - Aşkın metafiziği
4. Rudiger Safranski - Felsefenin yaban yılları( Schopenhauer biyografisi)
5. Nietzsche - Böyle buyurdu zerdüşt
6, Nietzsche - Putların Alacakaranlığında
7. Nietzsche - İyinin ve kötünün ötesinde
8. Nietzsche - Ecce
Kitabı henüz bitirdim ve bıraktığı etkiyle kaleme, kağıda sarıldım. Bazı kitaplar vardır tam yüreğinize dokunur ve etkisinden kurtulup, gözünüzden kopup bağımsızlığını ilan eden gözyaşlarınıza engel olamazsınız. Bunun gibi kurgu olduğunu unutturup, böyle hisler yaşatan kitapları seviyorum.
George ve Lennie hayatlarını idame ettirmek için,
Bu kitap benim ikinci kitabım ve gerçekten üzerinde çok büyük emekler olan bir kitap. Kendisinin özelliği benim tamamen bitmiş ilk romanım olması. Ortaya gerçekten kaliteli bir iş koyduğumu düşünüyorum.
Üzerinde yaklaşık altı ay kadar çalıştım ve istisnasız hergün üç saat yazdım.
Şimdi kitabın içeriği hakkında konuşalım:
Kitap 236 sayfa bir roman. Kitabı yine Kdy aracılığı ile çıkarttım. Kitapta iki yetim kardeşin hayatın önlerine çıkarttığı zorluklara karşı vermiş oldukları çaba anlatılıyor. Kitabı yazarken ağladım yer yer gözüm doldu. Kitap tamamen hayal ürünü ama yazarken bu kitapta anlattığım olaylardan daha kötüleri hergün binlerce çocuğun başına geldiğini bilmek beni daha titiz bir yazı yazmaya itti.
Kitabın sonunda olacak olan son olay umuyorum ki siz sevgili okurları derinden etkileyecek ve bazı şeyleri düşünmeye itecek.
Şahsen ben kitabımı bitirdiğimde mutlu olmak yerine hüngür hüngür ağlamıştım.
İnşallah siz sevgili okurlar bu eserimi beğenirsiniz.
Uyutulanlar, Unutulanlar, Umutsuzlar...
Aşağıdaki linkten kitabıma ulaşabilirsiniz.
m.kitapyurdu.com/index.php?route...
Saatçi ÇırağıOğuzhan Güneş · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 066 okunma
Merhaba arkadaşlar! 🎨 Bugün sizlere kendimden biraz bahsetmek istiyorum. Ben 13 yıl boyunca resim çizmiş birisiyim ve çizmek benim için sadece bir hobiden ibaret değil, aynı zamanda kendimi ifade etme şeklim. 🖌️
Ancak son 3 yıldır yoğun bir tempo içindeydim ve ne yazık ki çizim yapmak için yeterli zamanım olmamıştı. Ama şimdi yeniden başladım ve bunun ne kadar özlemle beklediğimi fark ettim. ❤️ Sanatın benim için sadece bir hobi olmaktan öte bir anlam taşıdığını bilmek, beni her zaman resim yapmaya motive ediyor. Sadece portre çizimleri yaparak kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Hedefim, her geçen gün daha iyi bir portre sanatçısı olmak. 🎨 Resimlerimi paylaşarak, başkalarına da bir şeyler hissettirmek ve ilham vermek istiyorum. Umarım çizimlerim sizlere de aynı duyguları hissettirir ve beğenirsiniz. 🤞🏻 Sizlerin de benimle paylaşmak istediğiniz herhangi bir sanatsal eseriniz varsa, çok memnun olurum. 🤗
Sevgiler ❤️
youtube.com/@Miray397
Birileri bu kitabı okumadan önce söyleyeceğim birkaç cümle var! Kitabı okuduğum için sorumluluk duygusuyla yazıyorum tüm bunları.
Bir lisede rehber öğretmen olarak görev yapıyorum ve öğrencilerimin çoğunun elinde bu ve bu tarz wattpad kitaplar var. Her ne kadar onları iyi edebiyatla tanıştırmaya çalışsam da okuma oranı çok düşük olduğu için bu
Can verirken çekilen tarifsiz acı insanda bir sarhoşluk hali meydana getirir. Buna Arapça'da ''Sekerat'ül mevt'' denir. (Ölüm sarhoşluğu)
İnsan bu merhalede sağlıklı düşünemez, doğru muhakeme yapamaz. Bildiklerini unutur. Acıya giriftar olan bedenin her bir hücresi aklı zaafa uğratır. İşte bunu fırsat bilen şeytan-ı
Ben bilmek istiyorum, hayat gerçekten bir avuç yerde durmadan dönüp durmak, sonra da yaşlanıp ölüp gitmek mi yoksa bu dünyada başka türlü yaşamak da mümkün mü?