Bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
Destâr
Tek ben öleyim, ben öleyim bin kere, bu çocuklar böyle ölmesin diye... Bilmezlikten geliyoruz saklandıkları yeri Arkam önüm sağım solum deme çocuğum, eyvah, ölüm duyacak! Yollarda çürüyecek bak, canerikleri...
Sayfa 404 - Beyan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
Yanıtı bilmiyoruz çünkü soru sormayı bile unuttuk. Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
Bugün biz zaman yolunda, teknolojik ilerlemenin içinde gelişigüzel, vücut ve ruhumuzun en ilkel ihtiyaçlarını bile dikkate almadan ilerlemekteyiz. Maddenin içine iyice gömülmüş olmamıza rağmen ona bağımlı olmadığımızı sanıyoruz. Yaşamak için, bekamızı sağlamak için, keyfimize göre değil, eşyanın ve bizzat kendimizin bünyesinin gerektirdiği şekilde hareket etmemiz gerektiğini bilmezlikten geliyoruz.
Sayfa 55 - Yağmur Yayınevi 1981 BaskısıKitabı okudu
En az onlar kadar biz de çaresiziz. Yanıtı bilmiyoruz çünkü soru sormayı bile unuttuk. Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz. Bazı insanlar için yanıt dine dönüştür, bir inanç eylemi olarak değil ama dayanılmaz bir kuşkudan kaçış olarak; bu kararı almalarının nedeni adanmışlıkları değil güvenlik arayışı içinde olmalarıdır. Kiliseyle değil de insan ruhuyla ilgilenen çağdaş zamanların gözleyicisi bu adımı sinirlerin zayıflamasının bir başka belirtisi olarak görecektir. Geleneksel dine dönüşü bir çözüm olarak bulanlar, dindarlar tarafından sıkça öne sürülen bir görüşten etkilenirler; dinle yalnızca içgüdüsel gereksinmelerimizin ve maddi refahımızın karşılanması üzerine kurulu bir yaşam biçimi arasında bir seçim yapmak zorundayız; eğer Tanrıya inanmıyorsak ruha ve ruhun istemlerine de inanmak için bir nedenimiz –bir hakkımız– yok
Sayfa 13 - pdfKitabı okudu
Reklam
Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
En az onlar kadar biz de çaresiziz. Yanıtı bilmiyoruz çünkü soru sormayı bile unuttuk. Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
çok doğru!
Yanıtı bilmiyoruz çünkü soru sormayı bile unuttuk. Hayatlarımız sağlam bir temele dayanıyormuş gibi yapıyoruz ve bizi asla terk etmeyen huzursuzluğun, kaygının, karmaşanın üzerimizdeki gölgesini bilmezlikten geliyoruz.
30 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.