takipçi sayımın neden bu kadar arttığını ben de bilmiyorum, kendi halimde takılıyorum, özel bir şey yaptığım yok.. bu kadar özendirici bir şey ise siz de aynını yapabilirsiniz.
İnsan... İn-san. İki hece. Sadece beş harf. İyeliksiz, zarfsız.. zamansız.. Ama.. Aması vardı işte. Yalnız gibi görünen, aslında o kadar kalabalık bir varlık ki insan.
Umutları var, mutlulukları, hüzünleri, sevinçleri... Kederleri var, sonra başından aşkın dertleri.. Güldükleri, ağladıkları, sustukları, bağırıp çağırdıkları. Sevdikleri
Cümleye nasıl başlasam bilmiyorum fakat şunu rahatlıkla söyleyebilirim, hayatım boyunca hiç bir hayat hikayesinden bu kadar etkilenmedim. Her sayfasını merakla bekledim. Çok şaşırıp bir kaç saniye kendime gelemediğim bölümler oldu. Çok üzüldüğüm bölümler de oldu. Hatta bazen o kadar yoğun duygular yaşadım ki kitaba ara vermek zorunda kaldım. Kendim ile çok fazla içselleştirdim sanırım. Bir okur değilde sanki Doğan Cüceloğlu'nun hayatında yer alıyormuşum gibi hissettim. Kitabın sonunda, Çocukluğundan başlayıp gittiği her yere onunla birlikte seyahat etmiş; yaşadığı zorlukları sıkıntıları sevinçleri heyecanları onunla birlikte yaşamışım gibi bir garip yorgunluk var üstümde. Sanırım duygusal anlamda bir yorgunluk benimkisi. Okurken kendime aldığım notlar bir yana hayatımın rotasını artık hangi yönde çizeceğim daha da belirginleşti. Çok değer verdiğim, örnek aldığım bir hoca olduğu için hâlâ ölmüş olduğu gerçeğini kendimi inandıramıyorum. İnsanın önemsediklerinin ölmüş olma gerçeği felaket bir duygu. Belki de kitabı okurken böyle yoğun bir hüzün dalgasına kapılmam bu yüzden. Hoca ile ilgili en büyük kaybım kendisi ile hiç konuşma fırsatımın hiç bir zaman olamayacak olması . Fakat şükrediyorum kitapları hâlâ bizimle olacak. Kitaplığımın en güzel bölümünü onun eserlerine ayırdım bile. Umarım toplumumuzun her bir ferdi böyle bir hazineyi keşfeder. Böyle genç yaşlarda onun eserleriyle tanıştığım için bir yönden kendimi şanslı buluyorum. Sonsuz teşekkürler Doğan Cüceloğlu, yattığın yerde huzurla uyu ölsen dahi dediğin gibi hizmetlerin hâlâ devam ediyor.
Öncelikle kitapta yazarın hayatı belirli dönemlere ayrılarak anlatılmadığından hayatına aşina olmayanlar için karışık ilerliyor,bu yüzden de kitabı okumadan önce yazarın hayatına göz atmakta fayda var.
Tezer Özlü anlatmaya çocukken bile çocuk gibi hissetmediğini, hayatı boyunca hatta çocukken ailesinin yanındayken bile nasıl yalnız hissettiğini,
•••
Parça parça eksiliyorum, yavaş yavaş eskiyorum. Başladığım işi bitiremiyorum, kaldığım yerden de devam edemiyorum. İstediğim sorudan başlıyorum, nasılsa hiçbirinin cevabını bilmiyorum.
Zaman akıp gidiyor ve ben sadece bekliyorum…
•••