Öncelikle itiraf etmeliyim ki, kitabı okurken ilk 40 sayfasına kadar yarım mı bıraksam acaba diye düşünmedim değil.. Ama sonrasında kızım Gonca daha önce hiç bir kitabı yarım bırakmadın bunu da bırakma dedim ve okumaya devam ettim.. Sayfalar arasında ilerledikçe toplumumuzun kanayan yarası olan şiddete değinmesi beni kendine çekti.. Yazarla ilk tanışma kitabım olmasına rağmen aşırı çok beğendim.. Akıcı, naif bir kalemi var yazarın.. Sindire sindire, sakin sakin anlatmış.. Yaşanmışlıklar ve yaşananlar arasında ilerleyen kitap, güzel bir üslupla kurgulanmış.. Kitabı bitirdiğimde bir çok duyguyu bir anda yaşadım.. Kalbimde, ruhumda deprem yaşamış gibi hissettim.. Yaşadığım birçok acılara farklı bir bakış açısıyla bakmamı sağladı bu kitap.. Herkese gözüm kapalı tavsiye edebileceğim bir kitap..
Peki ya hayallerin? Gerçekten yaşadığın hayatı istiyor musun? Bu kısacık ömrünü başkalarının istediği gibi mi sürdüreceksin? Benliğini bulmak için hiç mi uğraşmayacaksın? Gidebilirsen eğer, gittiğin yerde seni neler bekler? Gidemezsen kimdir aslında bunun sorumlusu?
Dün ve bugün arasında geliş gidişlerle ilerleyen hayat insanı sonunda nereye çıkarır?
Bir yanıyla babasının izdüşümü bir yanıyla onunla hesaplaşması bitmeyen bir karakter olan Cemil Bey'in yaşadığı esrarengiz bir geceyle bütün hayatı adeta yeniden kurulur..
Belki aradığımız şey, bakmaya hiç cesaret edemediğimiz yerdedir..
Aklımda binlerce soru işaretiyle kapattım kitabın kapağını.. Aklımdaki sorulara umarım cevap bulabilirim.. .
Keyifli Okumalar Efenim.. 🕊
