Orwell’in meşhur 1984’ü için alternatif bir son yazmış yazar. Daha iyimser bir kurgu olmuş, aynı tadı ararsanız yargılamış olur ve ironiyi göremezsiniz.
Genel olarak insanlığı bekleyen tehlike, sağ yada soldan gelen, alışılagelmiş, «klişe» bir tehdit değil, kurumlardan, aygıtlardan, insanların kat-
limını dıştalayarak bunların gittikçe daha güçlü biçimde kendi kendilerini yeniden üretmelerinden, ve insanların aygitlar tarafından gittikçe daha standart hale getirilmesinden ve her türlü bağımsızlıklarını yitirerek sıkı bir denetim altına alınmasından gelen evrensel tehdittir. İnsanların istendiğince şekillendiği ve denetlendiği bir ortamda, «özgiürlük» de talep olunmayan, müşterisi olmayan bir kavram haline gelebilecektir.
Daha umutlu bir dünyaymış!
BinDokuzYüzSeksenDört'e bir taşlama imiş!
Orwell'in karamsar dünyasına ılımlı bir yaklaşımmış!
Büyük Birader öldükten sonra ortaya çıkan karmaşa içerisinden yararlanarak,Orwell karakterlerini de kullanıp sancılı devrim sürecini mutedil bir dünya yaratma çabası ile, umutlu bir dünya çabası ile geçirmiş yazar vaktini. Orwell'e de pesimistliğinden ötürü alaylı bakmış.
İki kitabı günümüzle karşılaştırdığımızda kimin daha iyi görülere sahip olduğunu okuyucu belirleyecektir. Kitabın içerisinde duvar yazıları başlığı adı altında bir bölüm var ve o bölümde şöyle bir duvar yazısı var.
"Büyük Birader Ölmedi"
Zaten Orwell'in kitabının da birebir yaşanacağı havasına girmediğimiz ama böyle bir havaya benzer bir hava soluduğumuzu da biliyoruz. O distopyanın içinde olduğumuzu bilerek Orwell'i tanıyoruz. Ama Dalos, sen pek bir alaylı kalarak dışarıda oynamaya devam etmelisin.
1984 artı 1 eşittir eleştiri anlamını taşıyan kitap.Bu sürdürülürse yaşadığımız yıllar da yetmez ki.Miladi takvim neden bu kadar takıntı haline gelmiş dersiniz insanda? Zamana hükmedememek kaygısı. İşte György Dalos, bu takıntıyla,84'ün yazarından intikam almak istecesine bu kitaba imza atmış.Ondaki ironinin boyutu derinliğini hayattan değil, 84'ün yazarından almaktadır.Ama 0rwell umutsuz olmayı değil, hayatı sıkıntısı açısından istemedğinden, bundan daha umutsuz. Umutla bakmaksa hangisinde olursa olsun yazarlık esprisini öldürür.Ölümüsüz olmak da eserin edebiliğine kalır.
Çok süper bir kitap değil. George Orwell'ın 1985 romanındaki kahramanlara sözde güzel bir son yazmaya çalışmış ama olmamış. Kitaptaki ironi bile bana çok incelikli gelmedi ama benim gibi kitaplığımda bulunsun diyorsanız alabilirsiniz tabi. Bir daha okumak isteyebileceğinizi garanti edemem.
Genel olarak insanlığı bekleyen tehlike, sağ yada soldan gelen, alışılagelmiş, «klişe» bir tehdit değil, kurumlardan, aygıtlardan, insanların kat-limanı dıştalayarak bunların gittikçe daha güçlü biçimde kendi kendilerini yeniden üretmelerinden, ve insanların aygıtlar tarafından gittikçe daha standart hale getirilmesinden ve her türlü bağımsızlıklarını yitirerek sıkı bir denetim altına alınmasından gelen evrensel tehdittir. İnsanların istendiğince şekillendiği ve denetlendiği bir ortamda, «özgürlük» de talep olunmayan, müşterisi olmayan bir kavram haline gelebilecektir.