Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Max Broad'u bilir misiniz siz? Sitemizde aradım da, yoktu garibim. Yok olmuş adamcağız. Kafka'nın sıkı dostudur aslında. Max Broad'un yüzeysel duygusallıklarla dolu romanları ciddi satış rakamlarına ulaşır ikisinin de sağ olduğu zamanlarda oysa. Acaba Kafka, sıkı dostu, zamane adamı Max Broad'u kıskanmış mıdır? Bunu bilemeyiz elbette. Çünkü,
416 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Romain Rolland
Romain Rolland
, şöyle dedi Gorki’nin arkasından: “Çağın dünya kültürünü ve devrimi böylesine görkemli bir biçimde kaynaştırmak Gorki dışında hiç kimseye hiçbir zaman kısmet olmadı…”
André Gide
André Gide
“Hiçbir Rus yazar Maksim Gorki kadar Rus değildir. Ve hiçbir Rus yazarı da onun kadar evrensel çapta sözünü dinletememiştir.”
Josef Stalin
Josef Stalin
“Bir çoğumuzun yetişmesine
Ana
AnaMaksim Gorki · Evrensel Basım Yayın · 201628,5bin okunma
Reklam
“Galatı meşhur, lügati fasihten evlâdır.” derler. Yani; meşhur olmuş, yaygınlaşmış yanlış kelime ve kullanımlar, artık unutulmuş ve bilinmeyen doğru kullanımlara tercih ediliyor -------------------------- Tarihimizde doğru sandığımız ama yanlış bildiği- miz konular var ... Örneğin ... "Gel ne olursan ol yine gel..." Bu söz kime
125 syf.
7/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Selahaddin Eyyubi - Hannes MOHRING /Gülümseyerek ölüme giden adam!
Selahaddin Eyyubi Kudüs fatihi! Haçlıların korkulu rüyası. Düşmanlarının bile saygısını kazanan lider! Batının tabiriyle: Soylu kafir. Şövalye. Sultan ve Dönemi (1138 - 1193) Hem bir tarih, dönem hem de bir biyografi kitabı. Selahaddin Eyyubi merkezinde Haçlı Seferleri, sebepleri, sonuçları, o dönemde İslam dünyası, Bizans ve Batı'nın
Selahaddin Eyyubi Sultan ve Dönemi
Selahaddin Eyyubi Sultan ve DönemiHannes Möhring · 125 · 046 okunma
394 syf.
9/10 puan verdi
"Temelli yitirdiğimizi yeniden bulmaktan umudu kesmeliyiz."
Sevgili Dostoyevski'nin 1861'de sürgün sonrası yayımlanan ilk romanı, Ezilenler. Yazarımız, Victor Hugo'nun Sefiller romanından etkilenerek kaleme almış olduğu bu eserde roman geneli sevgiye olan inancı anlatsa da çoğu zaman acı umutsuzluğu ve çaresizliği, asil duyguları ve çılgınlık derecesindeki romantik duygulanımları da sarsıcı biçimde ele almaktadır. Evet, Dostoyevski bu romanda esas olarak sevgiye olan inancını anlatmaktadır. Kaçıncı sayfaydaydı hatırlamıyorum "yüreği onu aldatmamış" diyordu. Kalp insana her şeyi hem de bütün açıklığıyla bir ayna gibi gösteriyor ancak biz inanmak istemiyoruz çoğu zaman. Sanıyoruz ki çok sevince her şey hallolur. Ama değil. Sayfa 208'de şöyle diyor psikologların psikoloğu; "Her aşk geçicidir ama, uyumsuzluk bakidir." Uyumsuzluk varsa, gereğinden fazla birini sevmek kişiye ıstırap veriyor. Gereğinden fazla birini sevmenin ıstırabı, aşkını kalbine gömen birinin hayatı, sevgi taşkınlıkları, umutsuzluk, ezilmiş ve tahkir edilmiş insanların onurlu duruşu, yoksulluğun bini bir para yaşamlar, iyi yürekli ve duygulu insanların talihsizliği, katı yürekli, kibirli, alçak, ikiyüzlü ve ruhça zayıfların iyi kalpli insanları aşağılayıcı ve onur kırıcı tutum ve davranışları sayfalarca tahlil edilmiş. Asil/yüksek duygularla dolu bir kitap. Ayrıca hayat ve insana dair muazzam tespitler var. Sağlam bir psikolojide okuyun, çünkü kitap üzüyor. Okudukça, hep bir hüzün. Ama kesinlikle okunması gereken bir klasik. Bu kitabın en sevdiğim alıntısıyla incelememi bitiriyorum. Sevgiyle ve kitapla kalın... En önemlisi akıl değil, onu yöneten huy, kalp, asil duygular, kültür... *sayfa 204
Ezilenler
EzilenlerFyodor Dostoyevski · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202218,4bin okunma
Coğrafyamızı Adımlarken Hatırda Kalanlar – Taha Kılınç
Seyahat Kumbarası Edinmek..! Seyahat tavsiyesinde bulunduğum muhatapların, çoğu kez öğrenci kardeşlerim oluyor. Yukarıdaki cümleleri benden duyduklarında, "Sen bize seyahat etmeyi öneriyorsun, ama biz öğrenci adamlarız. Burslarımızı bile denkleştiremiyoruz ki kalkıp seyahate çıkalım!" şeklinde itirazlar yükseltiliyorlar. Haklı olarak.
Reklam
Neden alim yetiştiremiyoruz? Prof.Dr. Mehmet Akif Koç’un konuşmasından geniş bir özet sunuyoruz: Hicri ilk üç asırda ne zaman ne gerekmişse ulema onu görmüş ihtiyacı karşılama teşebbüsüne girişmişler. Mesela Hicri dördüncü asırda İbn-i Nedim’in fihristiyle karşılaşıyoruz, daha önce yok. Dört asır boyunca bütün alanlarda ilim kaleme alınmış,
320 syf.
·
Puan vermedi
Küresel Salgına Bir Direnç: Işık Hızı Projesi
Küresel Salgına Bir Direnç: Işık Hızı Projesi           ༄ ༄ ༄ Almanya'nın Lastrup şehrinde doğan Özlem Türeci, Saarland Üniversitesi’nde mezun oldu. Alman immünolog, girişimci, akademisyen ve bilim insanı olan Özlem Türeci; modifiye edilmiş genetik kodlar, bağışıklık sistemini kanserle mücadeleye yönlendirmeyi amaçlayan
Aşı
AşıUğur Şahin · Kronik Kitap · 017 okunma
BİNİ BİR BİÇİMDE..
aşka tasvir verdik, bârî-ezelden yanımda olsan da yeter mi birden belli, armağandır bana takdirden, gurbeti, içimde yaşamak varmış.. gülsem...kanlı gece, davâya gelir.. ağlasam...sabahlar, devâya gelir... bilmem, hangi biri revâya gelir... bini bir biçimde yaşamak varmış....
Sayfa 11 - GECE KİTAPLIĞI YAYINLARI-OCAK 2017Kitabı okudu
335 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı
Tarihi
İlber Ortaylı
İlber Ortaylı
hocadan okumak ayrı bir haz 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu'nda modernleşme sürecini, siyasi, toplumsal ve kültürel değişiklikleri ele alan başyapıtı. Tarihe ilgi duyan okurların okuması gerekli bir kitap, elbette 600 yıllık imparatorlukta sanayileşme ve eğitim öğretim yok denecek kadar az. Birde kimi Atatürk düşmanlarına
İmparatorluğun En Uzun Yüzyılı
İmparatorluğun En Uzun Yüzyılıİlber Ortaylı · KronikKitap · 20182,392 okunma
Reklam
200 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Kitap Finlandiya'nın hem coğrafi, hem de toplumsal bir bataklıktan bugünkü gelişmiş haline nasıl geldiğini (çevirmene ve editör(!)e rağmen) akıcı bir dille anlatıyor. Kitabın anlattıkları #cumhuriyet kurulduktan sonra Türkiye'de yapılmak istenen ( köy enstitüleri gibi), Menderes ve sonraki sağ iktidarlarca yok edilen çabaları anımsattı. Eğer bizde kitaptakinin aksine gerici, yobaz, çıkarcılar (köy ağaları, patronlar) kazanmamıs olsaydı şimdi nerelerde olabileceğimizi düşündürtmesi açısından da faydalı oldu. Ayrıca kitapta sözü edilen Meternich gibi satılık yazarların ve daha acısı satılık sözde "bilim adamları" nın bini bir para Türkiye'de. Kaldı ki Meternich utanıp intihar edebilecek kadar şerefi içinde barındirıyornuş. Bizdekilerse her devrin adamı. Bu arada, kitabın iyi bir redaksiyona ihtiyacı var. Bir çok yerde layık yerine lâik , canı gönülden yerine cani gönülden yazılması gibi cümlede, paragrafta anlam değişikliği yaratacak yanlıslar gibi. Ayrıca çevirmen ne yazdıysa aynısını yazmak da olmamış gibi. Örneğin Grigory Petrov, Meternich gibiler için "yavşaklar" (S. 115) dememiştir kanaatimce . Redakte edildiyse, bunun daha zamana, yazara, konuya uygun bir sözcükle değiştirilmesi gerekirdi. Hele bir de olur olmaz şekilde ve yanlış bir biçimde "müstehcen" sözcüğünün kullanılması var ki Allah muhafaza! Editör ve redaksiyon bunun için var. Ama kitap mutlaka okunması gereken bir kitap; kaldı ki Atatürk tavsiye etmiş.
Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Beyaz Zambaklar ÜlkesindeGrigory Petrov · IQ Kültür Sanat Yayıncılık · 201798,8bin okunma
175 syf.
·
Puan vermedi
Filler Sultanı
Büyük Usta Yaşar Kemal'den yine muhteşem ve yerinde bir direniş hikayesi okudum. Her okuduğum eserinden sonra bir kez daha tekrarlıyorum ki; sevgili Yaşar Kemal , eserlerinde motif motif umudu işleyen ve aşılayan ,muazzam bir yazar... Kitabı okuyup hemen kızıma devrettim.Zira hem biz yetişkinlerin , hem de çocukların çok büyük ders çıkararak
Filler Sultanı
Filler SultanıYaşar Kemal · Adam Yayıncılık · 200110,2bin okunma
Yunanistan ile Türkiye arasında zorunlu nüfus mübadelesi...30 Ocak 1923'te imzalanan anlaş­ma, etnik temelin tanımında dini kullanıyordu. Sonuçta Ortodoks kilisesine bağlı olan 1.100 bin eski Osmanlı vatandaşı Yunanistan'a göç ederken, genelde Makedonya ve Girit'te yaşayan 380 bin Müslüman Türkiye'ye geldi. Rumların birçoğu daha anlaşma irnzalanmadan kaçmıştı ama Orta Anadolu'da Karamanlı olarak bilinen Türkçe dil­li Rumlarla, Karadeniz kıyısında ve başka bölgelerde yaşayanlar da kendilerine yeni bir vatan aramak zorunda kaldılar. Batı Trakya' daki Müslümanlarla, Büyük Savaş'ın bitiminden önce İstanbul sınırları için­ de yaşayan (yerleşik) Rumlar bu göçten muaf tutuldular. Ama yaklaşık 150 bin Rum'un ya kendi isteğiyle ya da zorunlu olarak eski Osmanlı başkenti ve çevresini terk etmesiyle bölgenin karakteri geri dönülmez bir biçimde değişti... Zorunlu takas süreci Türklerden çok Rumları etkilerken, Bulgaristan, Yugoslavya ve Romanya gibi diğer Balkan ülkelerinden göç edenlerle de Türkiye'nin nüfusu arttı(1935 sayımı 960 bin Türk'ün yabancı ülkelerde doğduğunu gösteriyor. Bunlardan 370 bini Yunanistan, 227 bini Bulgaristan, 158 bini Yugoslavya, 70 bini Sovyetler Birliği sınırları içinde kalan topraklar ve 62 bini Romanya' dan gelmişti).
Sayfa 454 - Remzi Kitabevi.
60 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.