Malzeme oldukça zayıf, ikinci sınıf nitelikteydi: Savaş tutsaklığından dönmüş isteksiz askerler, eski top ve tüfekler, nakliye imkânları olarak da kağnı arabaları ve köylü kadınlar vardı. Bütün bunlardan birinci sınıf bir savaş gücü yaratmak zorundaydılar. Bu olağanüstü güçlükler karşısında Mustafa Kemal’in gevşemesi, bir an için bile olsa mümkün değildi.
Kimse yalnız, sade ve süssüz bir hayatla tatmin olmuyor, her an bir başka şeye arzu duyuyor. “şeyler” için yaşamak istiyoruz.
Reklam
İnsan özünde anlam arayan bir yaratıktır. Hayatı anlam­landırma arzumuz, beslenme ve barınma ihtiyaçlarımız kadar güçlüdür. Temelde, hayatın büyük oranda açıklanamaz oldu­ğunu kabul edemeyiz. Ve bu yüzden de mitleri, sanatı ve dini, gerçeği açıklamak ve onunla baş edebilmek için kullanırız. Onlar aracılığıyla, evrenin başımıza her an kötü şeylerin gele­ bileceği şiddet dolu ve anlamsız bir yer olduğuna dair korkunç fikirlerden kurtulmak için hikayeler anlatırız. Bize durumun gerçekte bu olmadığını ve bir açıklaması olduğunu söyleyen­ leri can kulağıyla dinleriz. Ve bu da genellikle bir suçlamayla sonlanır. Suçlama ise, bize engel olmaya çalışan bir kötünün ve kahramanların olduğu en rahatlatıcı hikayeyi anlatır. Biz de bu kötüyü yenersek her şeyin düzeleceğine inanırız.
Sayfa 38 - İttaki yayınları haziran 2018Kitabı okuyor
Felsefenin bölümleri bölüm 4
4– İLAHİYAT Felsefecilerin en çok yanıldıkları meseleler, bu sahada'dır. Mantık ilminde burhan, yani kesin delil için kabul ettikleri şartlara uymadılar. Bu sebeple, felsefeciler arasında bu sahada, pek çok ayrılıklar çıktı. İbni Sina ve Farabi'nin nakletiklerine göre, ilahiyyat mevzularında Aristo kendi ekolünü İslam mezheplerine
Bizim için her şey çabuk trajikleşiyor. İğreti şeylere tutunuyoruz. Üstelik tutunduğumuz her şey bir an sonra elimizin altından kaymaya başlıyor. Daha ısınmamıştık bile, daha alışmamıştık bile ona. Böyleyken kayıp gidiyor. Tutundu­ğumuz şeyin iğretiliğinden çok, kendimize ait bir özel­likten geliyor bu.
Öyleyse neden intihar etmiyorum? Çünkü ölümden de yaşamdan tiksindiğim kadar tiksi­niyorum. Bu dünyada neden var olduğumu kesinlikle bil­miyorum. Şu an bağırmak, evrene korku salacak bir çığlık atmak geliyor içimden. İçin için eşi görülmemiş bir gümbür­tünün yükseldiğini duyuyor, neden patlayıp bu dünyayı yık­madığımı, hiçliğime gömmediğini düşünüyorum.
Reklam
1,000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.