Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Güneşli bir Ankara sabahı
"Neşe ve mutluluk insanı nasıl da güzelleştiriyor." - Dostoyevski-
Pencereyi açtım kedileri gördüm. Hiç birinin yüzüne bakmadan tekrar içeri girdim. Ayrılmıştım sevgilimden , Kediler üzgündüler ben üzgün Hep kulağıma bir sesler geliyordu Kedilerin de öyle İkimiz de bakıyorduk etrafımıza pür dikkat. Ben şimdi gelecek diye bekliyordum Kediler benden de uyanık çıktılar Vazgeçtiler beklemekten. . Upuzuz geceler geçirdim Sabahı varması çok olan Beni şehrine götüren bir otobüse bilet almış olsaydım Şimdiye Ankara da mola yerine varmıştım. Sabaha çok var ve ben hala uyuyamadım. Dönüp duruyor yatağımda ısınan yastığımı çeviriyorum battaniyeyi üstümden bacaklarımla atıyorum. Ayaklarımla çevirip bacaklarımın arasında top gibi bırakıyorum. Böyle bir gece hiç bitmeyecek gibiydi Bu sefer de Ankarada mola yerindeki otobüsü geri çağırdım Tüm yolcular benim yüzünden mağdur oldular Ama olsun sonuçta Bu hayal de benim.
Reklam
BİR SABAH ANKARA
Bir Ankara sabahı sıhhiye köprüsü telaşlı Vakit geceden ayrıldı gündüze yoldaş Yer gök arasında gönül alem alem gezer Bak güneş uyandı gonca güle döndü kime benzer. Yollar aşağı yukarı sağa sola ayrılıyor kader için Üşüyen yüzlerin çizgilerinde saklı onca sır Ellerini nefesiyle ısıtmaya çalışan çocuk Elleri cebinde hayatı yakan bir adam İçinin ahlarını göz yaşına saklayan kadın Hepsi gözlerimin önünden geçiyor sessizce Bir yabancıyim Bekliyorum bir çınarın gölgesinde Gözlerine dokunduğum gözler neden hüzünlüsünüz. Dün geçti yarın bilinmez kaldı elimizde bugünümüz.. Eylül Şairi Duran KURT
İbrahim'e Mektuplar 4
11 Şubat 2024 /Pazar günü Yarın okul var. Saat 17:36. Hatırşinas'tayım. En sevdiğim hava: güneş çoktan bulutların arkasında kaybolmuş. Kartal tarafı gri bulutlarla dolu. Yağmur yağacak belli ki. Hatırşinas'ın bahçesinde önümde üç dört kitap-yeni bir tevbe saati- çay-üşüme hissi-hepimiz bir aradayız. Bulak günlerdir yok. la Marine
Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğrafları bize ne söyler?
iki üç gündür biraz hastayım. bu süreçte kitap okuyamadım. uzun süre kitabın başında duramadığım için kitap okuyamadığım bu sürede aklıma geçenlerde
Fotoğraflarla Atatürk
Fotoğraflarla Atatürk
kitabını okuduğum/fotoğraflarına baktığım geldi. ben genelde Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğraflarına bakarken o zaman gerçekleşen
Tam 31 yıl oldu büyük usta göçeli
Uğur Mumcu nasıl öldürüldü? Uğur Mumcu ve ailesi, o zamanki ismiyle Köroğlu Caddesi’nin paralelinde, Çankaya’nın tam ortasında, sakin ve sessizliğiyle bilinen Karlı Sokak’ta oturuyordu. Mumcu, tüm ülkenin tanıdığı, kitapları, yazıları, haberleri ve görüşleriyle en çok dikkati çeken gazetecilerin başında geliyordu. Mumcu, uzun zamandır tehditler alıyordu ve yakın dostlarına kendisine yönelik bir eylem olabileceği kuşkusunu dile getiriyordu. Aslında ülke öyle bir psikoloji altına girmişti ki Uğur Mumcu ya da tanınmış bir başka gazeteciye yönelik saldırı ihtimali kimseyi şaşırtmıyordu. Herkes, kimin tehdit altında olduğunun farkındaydı. Devlet de farkındaydı, ama nedense Mumcu’ya koruma verilmiyordu. Mumcu, her sabah arabasını aynı tedirginlikte çalıştırıyor, telefonları bu şekilde açıyor, bir yere gittiğinde etrafı kolaçan etmek zorunda kalıyordu. Ama vazgeçmiyordu. Silah kaçakçılığından örgütlerin uyuşturucu bağlantılarına, laiklik karşıtı odakların dış bağlantılarından ABD’nin bu kesimlerle ilişkilerine kadar hemen her konuda yazmayı, araştırmayı sürdürüyordu. 24 Ocak 1993 Pazar günü sabahı, Çankaya’nın hemen her yerinden duyulan patlama sesiyle irkildi Ankara. Uğur Mumcu artık yaşamıyordu. Arabasına konulan bombanın patlamasıyla Uğur Mumcu yaşamını kaybetti.
Reklam
📌 Yine bir ayaz sabahı Ankara'da. Güneş bile doğmakta zorlanıyor. Buzu zor çözülüyor hayatın ama yine de ısrarlı bezgin kalabalıklar, yavaş yavaş kıpırdanmaya başlıyor. Hani diyor ya üstad, "hava ayaz mı ayaz, ellerim ceplerimde", ben de yürüyorum ayazda yine bu sabah ama ellerim değil ceplerimde; kalbimle birlikte sende kalmış. Onun yerine ceplerime hayal kırıklıklarımı doldurmuşum, biraz da umut kırıntıları arasında... Senin ayazına alışmış bir bedene işlemiyor Ankara ayazı ama şu an bu ayazda yalnız yürümek yerine, yanında üşümek vardı, alacağın olsun... -Dr. Merdümgiriz (23.01.2024, 07:14, Ankara)
Üniversiteye hazırlanan gençlerimiz ve onların velilerine...
Benim liseden mezun olacağım sene "temel liseler" açılmıştı. Babam sağolsun kardeşimle hak geçmesin diye istemediğim halde beni temel liseye yazdırdı. Öyle böyle lise bitti YGS ve LYS sınavlarına girdim. Sonucum beni tatmin etmedi. Tekrar sınava hazırlanmak istediğimi söyledim babama. "Benden bir kuruş çıkmaz." deyiverdi. O an
Atamızın tek aşkı Fikriye hanıma yazdığı şiir ve yaşanılan süreç
Atatürk kendisi için yaşamayı seçmedi hiçbir zaman. Türk kadınına örnek bir figür olan Latife Hanım’la evlendi; iyi eğitimli, iyi derecede yabancı lisan bilen biriydi çünkü. Bu da annesinin vasiyetiydi. Bu yüzdendir Latife tercihi... Hiçbir şey kalbinden koparıp atamamıştır Fikriye'yi. Atatürk’ten Fikriye Hanım'a; “İçsem de bir kadeh
Reklam
Şehirlerin Şarkıları
Hayatımdaki şehirlerin kendilerine ait şarkıları vardır, kendisini şarkılarıyla anımsatan, hatırlatan... Bazı şarkıların şehirleri vardır ya da bazı şehirlerin şarkıları vardır, tezlerini doğrular, benim şehirlerimin şarkıları da... Sonra, her bir şarkı, flu bir hayalin içinden sıyrılarak akla çakıldığı anı belli belirsiz kıpırtılarla
148 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.