Bir Çin atasözü der ki, bir adam tembelce yaşarsa bir diğeri açlıktan ölürmüş. Montesquieu de şöyle demiş: "Çok sayıda insanın bir tek kişiye elbise dikmek için çalışması yüzünden, bunca insan elbisesiz kalıyor." Bir taraftaki durumu, diğer tarafa bakarak açıklayabiliriz. Doğu Yakası'nın aç ve çelimsiz işçisini, Batı Yakası'ndaki gürbüz Kraliyet Muhafızları'na bakmadan ve bunlardan birinin diğerini besleyip giydirmek zorunda olduğunu bilmeden anlayamayız.
Bir Çin atasözü der ki, bir adam tembelce yaşarsa bir diğeri açlıktan ölürmüş. Montesquieu de şöyle demiş: "Çok sayıda insanın bir tek kişiye elbise dikmek için çalışması yüzünden, bunca insan elbisesiz kalıyor." Bir taraftaki durumu, diğer tarafa bakarak açıklayabiliriz. Doğu Yakası'nın aç ve çelimsiz işçisini, Batı Yakası'ndaki gürbüz Kraliyet Muhafızları'na bakmadan ve bunlardan birinin diğerini besleyip giydirmek zorunda olduğunu bilmeden anlayamayız.
Bir Çin atasözü şöyle der: "Kılıçlar pas tutup beller parladığı zaman hapishaneler boşalıp tavanaraları dolduğu zaman, mahkeme avlularını otlar bürüyüp dindarlar tapınak basamaklarını aşındırdığı zaman, hekimler yayan giderken, fırıncılar at bindikleri zaman, İmparatorluk iyi yönetiliyor demektir."
"Bir Çin atasözü vardır, gerçektir ve şöyle der: "Eğer bir insan tembel yaşarsa, başka bir insan açlıktan ölür." Montesquieu da şunu söylemişti bir zaman: "Birçok insanın yarı çıplak gezmesinin nedeni, başka bir çok insanın, yalnızca bir kişiyi giydirmek için uğraşmasından ileri gelir."
Bu iki deyim birbirini tamamlar gibi geliyor bana. Doğu yakasının aç ve yoksul işçileri olan bizler bunu anlamıştık, onlar anlayamıyordu. (Ailesi ile birlikte tek bir odada yaşayıp, döşemedeki boşlukları da başka yoksul işçilere kiralayan kişiler) Ta ki, Batı yakasının süslü püslü, cicili biçili muhafızlarını görene kadar. Ancak o zaman anladık ki, birinin böylesine sırtının pek, karnının tok olması için, başka birinin yoksulluk içinde yüzmesi gerekmektedir."
"Bilmeyen ve bilmediğini bilen çocuktur , ona öğretin !
Bilen ve bildiğini bilmeyen uykudadır , onu uyandırın !
Bilmeyen ve bilmediğini bilmeyen aptaldır , ondan sakının !
Bilen ve bildiğini bilen liderdir ; onu izleyin !