Çünkü insanlık tarihi davetsiz misafirleri sevmezdi; kahramanlarını kendi seçer, ne kadar usandırıcı bir çabaya girerse girsinler hakkı olmayanları acımasızca geri çevirirdi.
“Çünkü tarihin akışı, zorlanmaktan hoşlanmaz, kahramanlarını kendisi seçer, ne kadar zorlasalar da davetsiz gelenleri hiç acımadan geri çevirir; kaderin arabasından düşen olursa onu artık yukarı çekmemek gerekir. ”
Kalabalıklar içinde onlarca yıl yüzmüş ve bu kalabalıkların onu taşıyıp beslediğini asla anlamamıştı ama şimdi bir balık gibi yalnızlık sahiline vurmuştu, çaresizlik ve şahlanmış acılar içinde çırpınıyordu.
Sayfa 14 - İş Bankası Kültür Yayınları, Geçmiş, Özlem, Acı, İktidar, ParisKitabı okuyor
İçinde ne korkusu ne bilinci ne acısı ne de duyguları kalmıştı. İçinde anlatılmaz bir çaresizlik hissediyordu ne intikam hırsı vardı ne de öfkesi, hissettiği tek şey çaresizlik, ifade edilemez çaresizlik; sanki gözyaşlarıyla birlikte vücudundaki bütün kanı da akıp gitmiş ve kendi ağırlığından yıkılmış vücudu cansız bir şekilde yatıyordu orda ....
Karşısında bir ayna varmış gibi doğruldu, ölümü bekledi ve gülümsedi, gülümsedi, gülümsedi.
Ne var ki ölüm, kandırılmaya izin vermeyip tebessümü parçalamıştı