— Roman yazmak sende hâlâ büyük heyecanlar uyandırıyor mu? — Benim yaşamım romandır. Ben her zaman, gece ve de gün­düz hep roman düşünürüm. Bir çeşit hayal kurma. Roman düşündükçe mutluyumdur. Elimden gelse hiç yazmaz hep düşünürdüm. Ama yazmanın da büyük tadı var. Ondan da vazgeçilmiyor.
Hmm.
"LİPUTİN: Evet. İnsanlığı, eşit olmayan iki bölüğe ayırmayı öne sürüyor. İnsanların onda biri mutlak özgürlüğü, mutlak erki elde edecek; geriye kalan onda dokuzu ise, kimliklerinden vazgeçip belli bir ölçüde bir sürü haline gelecek. Bu koyunlar, mutlak söz dinlemeye zorlanacak. Bunu yapmak için de bu sevgili hayvanların suçsuz olması isteniyor. Bir de şu var, bu cennetin temelinde, herkesin çalışması gereği yatıyor."
Reklam
536 syf.
·
Puan vermedi
·
39 günde okudu
Okuyuuuuunnn!!!
Musmutlu bir günden herkese selaaammm. Hayırdır ne oldu , nedir bu mutluluk diye sorarsanız Cevabı çok basit ; nefes aldığın müddetçe umut var umut demek de yaşama nedeni, mutluluk kaynağı demek • Bugün; umutsuz gibi görünen ama inançlarının verdiği güçle gerçekleştirilen Tebrizli Setterhan ile Trabzonlu Zehra' nın aşk hikayesi ile geldim Tabii bizler bu hikayeye tanık olurken tarihin farklı dönemlerine ve olaylarına da dalıyoruz Daha açıklayıcı anlatın derseniz kitabın büyüsü bozulur, ondan dolayı sadece aşk romanı olarak değil tarihimize ışık tutabilecek nitelikteki bu eseri vakit kaybetmeden okuyun derim •
Nar Ağacı
Nar AğacıNazan Bekiroğlu · Timaş Yayınları · 202126,9bin okunma
292 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
“Klasikleri Niçin Okumalı?” Kulağa aşırı davetkar ve bir o kadar da vadedici gelmiyor mu? Bu başlığın sadece ilk bölümün adı olduğunu, -ki onda da “İleri sürülebilecek tek gerekçe, klasikleri okumanın, klasikleri okumamaktan daha iyi olduğudur.” gibi bir cümleyle savıldığımı; sonrasında Calvino’nun zamanında kendisini etkileyen kitaplarla ilgili
Klasikleri Niçin Okumalı?
Klasikleri Niçin Okumalı?Italo Calvino · Yapı Kredi Yayınları · 2020241 okunma
144 syf.
10/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Nim, Yarı. Yarım.. Bir sandık dolusu tamamlanması beklenen hikaye.. Muhteşem bir kitap ile geldim. "Yapamıyorum. Hep eksik kalıyor!" Alzheimer hastalığı yüzünden emekli olan Nedim öğretmenin hikayesi. Gençliğinde şiir kitabı çıkaran ancak istediği başarıya ulaşamamış Nedim amcamız şimdilerde bir roman yazıp kitaba dönüştürmek ister. En büyük hayalidir. Peki beş dakika sonra yazdıklarını unutacak biri nasıl roman yazabilir, nasıl bitirebilir.. Sandık bir kültürdür bizde. En değerli eşyalarımızı saklarız. Nedim öğretmen de bunu yapar. Bir haberden, bir kitaptan, bir müzikten etkilendikelerini yazar ancak yazdıklarını unutacağını bildiği için her yazdığını günün sonunda bir sandıkta saklar. Hazine dolusu bir sandık.. Sandık dolmuştur, hep yarım kalan hikayelerle.. Kitabın en can alıcı kısmı ise (bana göre) yine bir akşam yazma işiyle uğraştığı vakit eşi Nezahat Hanımın fenalaşır. Talihsizlik bu ya Nedim Beyin hastalığı gösterir kendini ve Nedim Bey acil servis numarasını bir türlü hatırlayamaz. Bu sahnede gözyaşıma hakim olamadım. Nedim Beyin yaşadığı bu çaresizlik gözlerinizin önünden uzunca bir süre gidemeyecek.. Nim hep yarım mı kaldı, son defa masaya oturup NİM diye başlık atan öğretmenimiz başardı mı? Kitapla ilgili söylenecek o kadar çok şey var ki.. Empati yapa yapa okuyup hastalığı araştırıp yoğun duygularla kitabı bitirip boşluğa düşüyorsunuz. Yazar ile bizzat tanıştığım ve kendisinden imzalı Nim kitabı aldığım için de çok şanslıyım.
Emrah Atiş
Emrah Atiş
Kaleminize sağlık hocam, kaleminiz hep böyle kuvvetli olsun.
Nim
NimEmrah Atiş · Okur kitaplığı · 2021136 okunma
Olup biteni bir türlü anlayamıyor, sahte, yanlış, hastalıklı bir düşünceymiş gibi ölüm düşüncesini zihninden uzaklaştırmak, yerine doğru, sağlıklı düşünceler geçirmek istiyordu. Ne var ki bu düşünce, artık düşünce gibi de değil, bir gerçeklik gibi gelip yeniden karşısına dikiliyordu.
Reklam
Yetenek kendine özgüdür, genelde çeşit çeşittir ve bazen düpedüz çekilmez olur. İlkin, talent ollige - "yetenek kişiyi zorlar". Neye mi? Kimileyin en berbat konulara. Yanıtı zor bir soru çıkıyor ortaya: Yetenek mi kişiye egemen oluyor, yoksa kişi mi yeteneğe? Hayatta olan, olmayan yetenekleri ne kadar izlesem de, incelesem de
Sayfa 245 - 246, 247, 248 Yapı Kredi Yayınları
İnsana öyle bir akıl verdi ki, Allah'ın verdiği bu akılla insan evrenin temelindeki ilke ve süreçleri anlama ve keşfetme yeteneğine kavuştu. İnsan Allah'ın verdiği bu potansiyele sahip çıkmalı, saygıyla ve inatla içinde yaşadığı evreni anlamaya çalışmalıdır. Evreni keşfettiği oranda Allah'ı keşfeder. Allah'ın insandan beklediği de budur.
Anneciğim
Ak saçlı başını alıp elini , Kara hülyalara dal anneciğim! o titrek kalbini bahtın yeline , bir ince tüy gibi sal anneciğim! sanma bir gün geçer bu karanlıklar , gecenin ardında Yine gece var; çocuklar hıçkırır ,anneler ağlar , yaşlı gözlerine kal anneciğim ! gözlerinde aksi bir derin hiçin, kanadın yayılmış çırpınmak için; bu kış yolculuklar var ,diyorsa için, beni de beraber al anneciğim ! ( NECİP FAZIL)
Benim burada ne işim var..? Diye düşündüğünüz oldu mu hiç..? Bir labirentin içimdeymişsiniz ve kaybolduğunuzdan eminmişsiniz de, Her bir dönemeci kendiniz yarattığınız için bu tamamıyla sizin suçunuzmuş gibi hissettiğiniz.? Üstelik dışarı çıkmanızı sağlayacak birçok yol olduğunu da biliyorsunuz.. Çünkü çıkmayı başarmış, Dışarıda gülüşen oynayan insanların seslerini duyuyorsunuz... Çalı çitlerin arasından arada bir görüyorsunuz onları... Yaprakların arasından gelip geçen şekiller halinde... Öyle mutlu görünüyorlar ki onlara değil, Bu işi onlar gibi yapamadığınız için kendinize kızgınsınız.. Oldu mu hiç..? Yoksa bu labirentte kalan bir tek ben miyim..? ~ Gece Yarısı Kütüphanesi ~
Reklam
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kısa Öyküyle Küçürek Öykü Arasında
Agota Kristof'un hikayelerinin neredeyse hepsinde bir tuhaflık var. Tuhaflık edebi bir metin için fena bir nitelik değil. Belki de söz konusu metinlerin daha çok okura ulaşmasında temel bir etken... Agota Kristof göçmen bir yazar. Stalin yüzünden yurdundan, yuvasından 1956 yılında ayrılmak zorunda kalmış. Dilsiz kalmış, kendini dilsiz hissetmiş; yersiz yurtsuz hissettiği gibi. Okumaz Yazmaz otobiyografik metinler. Ancak aynı şey Önemi yok için söylenemez. Eser 87 sayfa. Ancak ilk hikaye 11. sayfada başlıyor. Dolayısıyla hikayelerin 76 sayfada yer aldığını söylemek uygun olur. 76 sayfada 25 hikaye... Bu hikayelerin bir kısmı kısa öykü, bir kısmı küçürek öykü. Elbette bir edebi türü temsil eden örnekler yanında, söz konusu tür açısından uç sayılabilecek örnekler de vardır. Türden sapmak mümkündür. Kristof'un bazı hikayeleri türün uç örnekleri. Galiba dili de türü de zorladıkça farklı metinler kurulabiliyor. Benim Önemi Yok'ta en ilgi çekici bulduğum ve türden kopmayan örnek Posta Kutusu öyküsü. Çocuk da ilgi çekici. Onu da ikinci defa okudum. Çehov ve Borges karışımı öyküler gibi geliyor bana. Daha çok Çehov'a yakın ve küçürek...
Önemi Yok
Önemi YokAgota Kristof · Can Yayınları · 2023404 okunma
239 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Kitap bağlanma türlerini çok iyi bir şekilde açıklıyor. Çünkü kitapta çok fazla günlük hayat örneği var. Bazen bu örnekleri bir test gibi kullanıyor. Bir olayı anlattıktan sonra oradaki kişinin bağlanma stilinin ne olduğunu okura soruyor ve bu olaydaki doğru ve yanlış kısımları sorgulamamızı sağlıyor. Ancak kitabın çözüm önerileri kısmına geldiğimizde kaygılı bağlanan kişileri bir melek gibi kaçıngan bağlananları şeytan gibi gösterdiği düşüncesine sahip oldum. Kaçınganlara yeterince öneride bulunmayıp sürekli kaygılı bağlananların neler yapabileceği anlatılmış. Bu yüzden kaygılı bağlananlar için daha faydalı bir kitap gibi gözüküyor. Ancak kendi bağlanma türünü öğrenmek isteyen herkes için de faydalı. Bu kitabı okuduktan sonra sizin ve çevrenizdekilerin anlamlandıramadığız bazı davranışlarını çok iyi anlayabilecek, büyük bir farkındalık kazanacaksınız.
Bağlanma
BağlanmaAmir Levine · Aganta Kitap · 20182,812 okunma
Avukatın asla vicdanına göre hareket etmeyeceği, istemese bile, vicdanıyla oynamadan edemeyeceği, artık acımasızca davranmaya yazgılı bir insan olduğu, nihayet asıl önemlisi de birilerinin ya da bir şeylerin bu hazin durumu bile adeta yasal, sapma değil, tam tersine, çok doğal bir durum sayması gibi anlamsız bir paradoksun var görünmesidir.
Sayfa 245 - Yapı Kredi Yayınları
9. Cüzde Neler Var?
❗🤔 ✨Dokuzuncu cüz Araf Suresi 88. ayetle başlar. Sure 206. ayetle biter ve Enfal Suresi 40. ayetle devam ederek cüz biter. Şuayb Peygamberin halkına yaptığı nasihatlerle başlayan sure 94-102 ayetler arasında kendilerine peygamber gelmiş halkların çoğunlukla iman etmediklerini anlatır. 📖103- 174 ayetler arasında Hazreti Musa'nın mücadelesi
Vuslatsız Firak

Vuslatsız Firak

@_Hudabin_
·
19 Mart 13:13
8. Cüzde Neler Var?
❗🤔 ✨Sekizinci cüz En'am Sûresi 111 ile başlar ve 165. ayet ile sure biter. Ardından Araf Sûresi başlar 87. ayetle cüz biter. 📖 Enam Suresi inançla ilgili bazı yanlışlıklar üzerinde durur ve her âyet bu anlamda dikkat çekicidir. 📖Enam 120' de günahın gizli ve açık her halinden sakınmamız emredilir. . 📖 160. âyette bir iyiliğin on kat
8. Cüzde Neler Var?
❗🤔 ✨Sekizinci cüz En'am Sûresi 111 ile başlar ve 165. ayet ile sure biter. Ardından Araf Sûresi başlar 87. ayetle cüz biter. 📖 Enam Suresi inançla ilgili bazı yanlışlıklar üzerinde durur ve her âyet bu anlamda dikkat çekicidir. 📖Enam 120' de günahın gizli ve açık her halinden sakınmamız emredilir. . 📖 160. âyette bir iyiliğin on kat
Vuslatsız Firak

Vuslatsız Firak

@_Hudabin_
·
19 Mart 13:12
7. Cüzde Neler Var?
❗🤔 Yedinci cüzde Maide Suresi 83-120 ayetler ile Enam Suresi 1-110 ayetleri vardır. 📖Maide 89. âyette yemin kefareti yer almaktadır. 📖90-91 ayetlerinde ise içki yasağının dördüncü ve son aşaması yer alır. Bu ayetle içki tüm vakitlerde yasaklanmıştır. 📖94-96 ayetler arasında avcılık ile ilgili bazı konulara temas edilmiştir. 📖 105-108 ayetler
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.