Bir adam bir kadına rastlar, beğenirler birbirlerini, sevişirler ve ayrılırlar. Hayat bu. Bir adam bir kadına rastlar, beğenirler birbirlerini ve o andan itibaren, güüümm infilak. Maymun suratlı herif kendini Humphrey Bogart sanır, muşmula suratlı kadın da Lauren Bacall ayaklarına yatar. Ceplerinde bir kuruş para yoktur, tropik adalara giden ilk uçağa atlarlar. Hindistan cevizi ağaçları altında sevişirler. Mutludurlar, evlenirler ve bir sürü çocukları olur. İşte reklamcılık budur, hayati bir düştür.
“…ve her işi, iyi bir insan olmanın manasına dair oluşturduğun kaanatine aykırı düşmeyecek şekilde yap. Yaptığın her işte bunu düstur edin.”
Reklam
"Bazen hiç gelmeyecek biri de beklenir; o bir düştür yazgına, soluğuna eklenir…"
Yılmaz Odabaşı
Yılmaz Odabaşı
Tanrı bir düştür. Fakat isterim ki düşünüz yaratıcı iradenizi geçmesin.
Reklam
Atatürk kimdir?
Atatürk, duygusunu ve hırsını aklının önüne geçirmeyen, tarihin gördüğü en büyük komutan ve devlet kurucularından biridir. Aynı zamanda, varlığını milletine adamış ve bundan kişisel olarak haz alan bir dâhidir. Kişisel olarak haz alması çok önemli bir farktır. Onun en önemli özelliklerinden biri de başarı bağımlısı olmasıdır. Ona verilen görevi ve gösterilen hedefi en iyi şekilde başarma arzusu küçük yaşlarından itibaren vardır. Tabii, başarılı olma arzusu duyan ve bunu düstur edinen birçok insan olduğunu söylemek mümkündür. Atatürk'ün farkı, bu istek ve arzusunu milletinin faydasına evirebilmiş olmasından ileri gelir.
O ölümlü değil; çünkü kimse ölümlü de­ğil. O bir düş, çünkü insan bir düştür.
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Read in 12 days
"...dünyanın kendisi kötü bir düştür."
Olay 1950'lerde edebiyat öğrencisi Esther Greenwood'un başından geçiyor. Kitabın yarısına kadar her şey bir gençlik romanı, eğlenceden ibaret gibi görünse de kitabın diğer yarısında karakterin yaşadığı depresyon ve bunun sonuçları yüzünüze çarpıyor. Plath'in yaşadığı bunalımın bir kısmını bu kitapta görebilmemize rağmen bu depresyon hali ve psikolojik tahlil çok yüzeysel anlatılmış. Sonu tam bağlanmamış. Lakin yine de kaleminin güçlü olduğu su götürmez bir gerçek. Özellikle "sırça fanusun içinde ölü bir bebek gibi tıkanıp kalan insan için dünyanın kendisi kötü bir düştür." sözü ve "incir ağacı" benzetmeleri Plath hakkında pek çok bilgiyi bize veriyor ve etkileyici bir dille bize aktarılıyor. Okurken kendinizden bir şeyler bulabilirsiniz veya yüzeysel bulup beğenmeyebilirsiniz. Eğer Esther gibi bunalımla yüzleşen, savaşan biriyseniz (özellikle sırça fanus ve incir ağacı benzetmelerinde) kim bilir belki benim gibi bu kitapta kendinizi görürsünüz.
Sırça Fanus
Sırça FanusSylvia Plath · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201911.6k okunma
Goethe için geçerli düstur şudur: feragata evet, fakat bu dünyada dolu dolu bir hayat yaşamak için; bu dünyada düşmanca bir tavırla şehvetin öldürülmesine hayır. Bu onun tabiat dindarlığıyla alakalıdır. Bununla birlikte o asla İslam tasavvufunun çevresinden kopmaz. Goethe, dünyayı reddetmeyen Allah aşkı için bizzat Müslümanların amme şahidi, sufi ve şair Hafız'a istinat etmektedir. Kur'an'da müteaddit defalar öte dünyadan, kâfirler için cehennem cezalarından ve inananlar için cennet mükafatlarından bahsediliyorsa, o zaman insanlar bu Mukaddes Kitap'ta daha bu dünyada, daha doğrusu tabiatta, Allah'ın müessiriyetini fark etme, buna sevinme ve buradan kendi menfaatini temin etme yönünde teşvik edileceklerdir.
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.