"... Fakat şehrin edebiyat camiasında bir ara, çalıntı yapmakla itham edilir gibi olmuştu! Ne terbiyesizlik! Ona bakılırsa Cezmi Coz'un 'Ulizez' adlı o meşhur romanı Homer'den çalıntıydı! Hamlet ise Sakso Gramatikus'un Hamlet'i değil miydi? Ya Göte'nin ve Marlof'un Faust'ları ? Öyle ya, bestekar List çingenelerden , Bela Vartok ise avâmdan nağme apartıp eserler bestelemişlerdi. Neûzübillâh, Hazreti İsa'nın resimlerini yapan Rönesans ressamları da herhalde birbirlerini kopya etmişlerdi. Belki güzel bir eser ancak, bir emsaline benzetilip bu suretle tasarruf edilerek sığ bir zihne sığdırılabiliyordu. Galiba söylendiği gibi, güzel şeylerin birbirine benzediği, ama çirkinliğin muhtelif olduğu doğruydu. Bu yüzden kendisini çalıntıyla itham eden müellifi mahkemeye verdi ve davayı kazandı. Diğer romanları da ardı ardına yayınlanmaya başladığında ikinci kitabı bir ecnebî lisana tercüme edilmişti bile. Üçüncü kitabı ise film olacaktı. İş bununla da kalmayacak, teyyâreyle çıktığı Evropa seyahatinde, bir fırsatını bulup Nobel Mükâfatı'nı da kasadan çalacaktı. "
Sayfa 160 - İletişim yayınları