Karanlığın Çağırışı
Ben böyle olsun istememiştim Ya sana çok yakın Ya senden çok uzak olmalıydım Aramızda aşılmaz engeller olsun istiyordum Büyük dağları, derin denizler olsun istiyordum Sana gelmeye gücüm yetmemeliydi Çaresizliğimin bütün hıncını mesafelere yüklemeliydim Dağda yanan bir çoban ateşi gibi Gökte bir yıldız gibi Seni görmeli Seni yaşamalı Ve
Dördüncü Söz~Sözler
Namaz, ne kadar kıymettar ve mühim hem ne kadar ucuz ve az bir masraf ile kazanılır hem namazsız adam ne kadar divane ve zararlı olduğunu, iki kere iki dört eder derecesinde kat'î anlamak istersen şu temsili hikâyeciğe bak, gör: Bir zaman bir büyük hâkim, iki hizmetkârını, her birisine yirmi dört altın verip iki ay uzaklıkta has ve güzel bir
Namaz öyle ki olmazsa olmazımız olmalı, insanın ruhunu ferahlatan daralan kalbini genişleten bir nefestir. Böyle bir bilet varken değerini bilip güzel işlerde harcayalım. :)Kitabı okudu
Reklam
Mobbing Bank Diyor ki;
Türk Fırtınası Nereden bilebilirdim yaşamımın bir fırtına estirmeye ait bir görev olduğunu! Dokuz yaşında aldım ilk yaramı on iki Eylül sabahında! O yara büyüttü beni!
Para, derhal satın alabilecekleri dışında bir önem taşımıyordu onun için. Haritası ve dümencisi olmayan, varacağı limanı bilmeyen bir gemi gibiydi ve kendini yaşamın akışına bırakmıştı; zaten acı veren de yaşamaktı.
Gemi bir gün hazırdı. Bu gemi Trifon için bir dünya demekti. Trifon bu gemi için içinde bir şeylerin çarptığını hissediyor, bu gemiye bakarken Trifon, küçük kızların önünden geçtiği zaman duyduğu yumuşaklığı, bir nevi sarsıntıyı, baş dönmesini duyuyordu. Bu gemi Trifon için mavi gözlü bir kızdı. En tuhafı bu mavi gözlü kızı Trifon kendisi yaratmıştı. Bu mavi gözlü kız da Trifon'u seviyordu. Hiç mavi gözlü sahici kızlar Trifon'u severler miydi?
Benim yağmurumda gezinemezsin üşürsün Uykularımı uyusan nasıl korkarsın Hiçbir dakikamı yaşayamazsın. Işığımı denesen hemen düşürürsün Yanlış şehirlere götürür trenlerim. Sonbahar uğultusu duymamışsın ki İçinden bir gemi kalkıp gitmemiş, Uzak yalnızlık limanlarına. Aysel git başımdan ben sana göre değilim Hem kötüyüm, karanlığım biraz, çirkinim...
Attila İlhan
Attila İlhan
Reklam
"Bu dünya bir acayip gemi, akıl yelkeni, fikir dümeni... Kullan gemini, göreyim seni! Gemi demişler ama inanma; bir bilmece bu dünya!... "
253 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kaynak Eser
16. yy-19. yy arası Osmanlı Donanması hakkında arşiv belgelerine dayalı, ayrıntılı, gemi tiplerinin resimlerini havi kaynak eser. Konuya ilgisi olan herkesin elinin altında bulunması gereken bir kitap.
Osmanlılar ve Deniz
Osmanlılar ve Denizİdris Bostan · Küre Yayınları · 20077 okunma
Bu gemi seni yükünle beraber alır Teslim ol depoda sanada yer kalır Rızık telaşıyla insan nereye varır SABIRdan TEVEKKÜLe geçilmezse Bugün var ise HAK kerimdir yarına Bizde o gemideyiz söyle bunu yârına Kul olamazsın gafil bakarsan vârına ŞÜKÜRden derin FİKİR türetilmezse Söz ağızdan çıkmasın diye dişler engel Düşünsene mide niye vücuda pergel Halkada yer var ölmezsen bir daha gel ZİKİR kalb ile derinden birleşmezse
Akşamlar Bir roman gibi biterdi jezabel kan içinde yatardı Limandan Bir gemi giderdi Sen kalkıp ona giderdin Benzin mum gibi giderdin sabaha kadar kalırdın Hayırsızın biriydi fikrimce Güldü mü cenazeye benzerdi Hele seni kollarına aldı mı Felâketim olurdu, ağlardım. •••
Reklam
Üçüncü Şahsın Şiiri
akşamlar bir roman gibi biterdi jezabel kan içinde yatardı limandan bir gemi giderdi sen kalkıp ona giderdin benzin mum gibi giderdin sabaha kadar kalırdın hayırsızın biriydi fikrimce güldü mü cenazeye benzerdi hele seni kollarına aldı mı felaketim olurdu ağlardım
544 syf.
5/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Nazım Hikmetin bu eseri biraz zor geldi bana. İçinde toplu şiirleri var. İnsanlarımızın manzaralarını güzel şekilde okuyoruz. Siyasetten aşka, aşktan nice şeylere. -İnsansız batan bir gemi gibi korkunç yalnızlığını taşıyarak her gün biraz daha indi dibe. -Ve bir damla yaş aktı sol yanağından... -"İbret al, deli gönlüm, demir sandıkta saklansan bulur seni, ak taş ardında kara yılanı bulan ölüm..."
Memleketimden İnsan Manzaraları
Memleketimden İnsan ManzaralarıNazım Hikmet Ran · Yapı Kredi Yayınları · 20116,4bin okunma
Marco Polo, Büyük Ermenistan hakkında şunları yazmaktadır: "Büyük Ermenistan'ın güneydoğu sınırında Musul Krallığı, kuzeyinde de Gürcistan var. Gürcistan sınırı yakınında çok büyük bir kuyudan, bir taşımada yüz gemi dolduracak kadar koyu bir sıvı fışkırır. Bu sıvı yemede kullanılmaz, yanar ve bol ısı verir. Bir de develerde görülen deri hastalığında kullanılıyor. Başka yerlerde bulunmadığı için, uzak yerlerden gelip develerle bu sıvıyı taşıyorlar.."
Sayfa 131 - Kronik KitapKitabı okudu
280 syf.
8/10 puan verdi
·
3 günde okudu
1860’lı yıllarda balina yağı endüstrisinin sonuna gelinmiştir. Bu işten ekmek yiyenleri farklı bir gelecek beklemektedir. Volunteer adlı gemi belki son bir yolculuk daha yapacaktır. Bu gemide geçmişleri, kişisel amaçları ve hırsları farklı pek çok kişi çeşitli görevlerde yerini çoktan almıştır. Bunlardan biri de Patrick Sumner adlı bir doktordur.
Kuzey Suları
Kuzey SularıIan McGuire · Doğan Kitap · 201751 okunma
Bir yabancıyı ne kadar yedirip içirsen, ne kadar baksan, yine yabancı kalırdı.. bir yabancı!
Resim