Eskiden halk en azından hayatın son anında havadaki dini esintinin en kötü yürekleri bile yumuşatacağına, bir mahkumun tövbekar olacağına, toplum bir dünyayı kapatırken dinin yeni bir dünyanın kapısını açacağına, her ruhta Tanrı inancı olduğuna, darağacının sadece kökle Dünya arasında bir sınır teşkil ettiğine inanırdı. Ama artık geniş kitlelerinin inançlarını yitirmesine, bütün dinlerin tıpkı bir zamanlar yeni dünyaları keşfetseler de şimdi limanlarımızı da çürüyen o eski gemiler gibi ağaç kurtlarının saldırısına uğramasına, küçük çocukların Tanrı ile alay etmesine rağmen darağacından nasıl bir umut bekliyorsunuz?
Reklam
Eskiden halk en azından hayatın son anında havadaki dini esintinin en katı yürekleri bile yumuşatacağına, bir mahkumun tövbekar olacağına ,toplum bir dünyayı kapatırken dinin yeni bir dünyanın kapısını açacağına, her ruhta Tanrı inancı olduğuna ,darağacının sadece gökle dünya arasındaki bir sınır teşkil ettiğine inanırdı. Ama artık geniş kitlelerin inançlarını yitirmesine, bütün dinlerin tıpkı bir zamanlar yeni dünyaları keşfetseler de şimdi limanlarımızda çürüyen o eski gemiler gibi ağaç kurtlarının saldırısına uğramasına rağmen nasıl bir umut bekliyorsunuz ?
"SAAT DÖRT..." Mahkumun ölüm vakti. -Bir İdam Mâhkumunun Son Günü-
Bir idam mahkumun son günü
"Ne yazık! Dünyada sadece tek bir varlığı sevmek, onu bütün kalbiyle sevmek ve karşınızda durup size bakar, cevap verir, konuşurken, sizi tanımadığını fark etmek! Sadece onun tesellisine ihtiyaç duymak ve bunu yapması gerektiğinden habersiz olan tek kişi olduğunu anlamak!”
Reklam
Bir idam mahkumun son günü|
Gerekçelerine bir bakalım Yargılayanlar ve mahkum edenler ölüm cezasının toplumdan kendisine zarar veren ve daha sonra da zarar verebilecek olan birini uzaklaştırmanın önemi nedeniyle gerekli olduğunu söylüyorlar. Sadece bu söz konusu olsaydı , müebbet hapis cezası yetecekti Öldürmek neye yarar? Hapishaneden kaçılabileceğini söyleyerek itiraz edeceksin öyle değil mi? Nöbetçileriniz görevlerini iyi yapsınlar. Demir parmaklıkların sağlamlığına güvenmiyorsanız hayvanat bahçelerini açmaya nasıl cesaret ediyorsunuz...
Bir idam mahkumun son günü|
İnsan içinde bulunduğu umutsuz koşullarda bazen bir zinciri bir saç teliyle koparabileceğini sanır..
Giyotin Tarihi #1 - Başını Vermeyen Şehit
Cellat rahipten teslim aldığı mahkumu sehpaya yatırıp, argo deyişle fırına sürüp bıçağı aşağı bırakmış. Güçlükle harekete geçen ağır demir üçgen yivlerden sarsılarak aşağı düşüp adamı öldürmeden boynunu yardığında dehşet anları başlamış. Adam korkunç bir çığlık atmış. Canı sıkılan cellat bıçağı yukarı çekip yeniden bırakmış. Mahkumun boynunu
Sayfa 1 - xvKitabı okudu
Reklam
Kendi kendime: -Madem yazma imkânım var, neden yazmayayım? diye sorduktan sonra kendimle sohbeti sürdürdüm: Ama ne yazacağım? Çıplak ve soğuk dört taş duvar arasında, ayaklarım özgür olmadıktan, gözlerim ufku görmedikten sonra, bütün günümü kapımın gözetleme deliğinden karşısındaki kasvetli duvara düşen beyaz lekenin yavaşça ilerleyişini
Sayfa 10
"Hiçbirinin yüz ifadesi, bir gece önce bir mahkumun idam cezasını kararlaştırmış birinin yüz ifadesi gibi değildi."
Tüylerim diken diken oldu...Bu nasıl biŕ şeydir
Güney' de, geçen eylül ayının sonlarına doğru, zamanı, yeri, mahkumun ismini tam olarak hatırlayamasak da, karşı çıkan olursa ispatlayabileceğimiz bir infaz yaşandı, sanırım yerin adı Pamiers'ydi. Evet, eylül ayının sonunda, cezaevinde sakin sakin kağıt oynayan bir adama iki saat sonra ölmesi gerektiği bildirildi. Altı aydan beri ölümü
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Çeviri: Volkan YalçıntokluKitabı okudu
Belki de o zavallılar bir ölüm kararının hızla infaz edilmesi sürecinin peş peşe ve yavaş yavaş yaşanan işkencelerini hiç akıllarından geçirmemiş olabilirler mi? Yok ettikleri insanın bir zekası, hayata güvenen bir aklı, ölüme hazır olmayan bir ruhu olduğunu hiç düşünmemişler miydi? Hayır. Bütün bunlarda üçgen bir bıçağın yukarıdan aşağıya inmesinden başka bir şey görmüyor, bir mahkumun bu kararın öncesinde ve sonrasında bir hayat sürdüğünü kuşkusuz düşünmüyorlar.
Yok ettikleri insanın bir zekâsı, hayata güvenen bir aklı, ölüme hazır olmayan bir ruhu olduğunu hiç düşünmemişler midir? Hayır. Bütün bunlarla üçgen bir bıçağın yukarıdan aşağıya inmesinden başka bir şey görmüyor, bir mâhkumun bu kararın öncesinde ve sonrasında bir hayat sürdüğünü kuşkusuz düşünmüyorlar.
153 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.