Ah Koca Çınar! 92 yıllık ömrüne çok sayıda roman, öykü, şiir ve ödül sığdıran güzel insan... Yaşadığı toprakların insanlarını, bu toprakların güzelliklerini tüm gerçekliği ve zengin dili ile anlatan büyük romancı... İnsani değerlerin, varolan tüm güzelliklerin, barışın ve umudun üstadı... 50 yıl boyunca birlikte olduğu büyük aşkı Thilda’sına, hastanede ölüm döşeğindeyken kulağına fısıldadıklarını unutmak mümkün mü? “Thildacığım, sevgilim. Sana teşekkür ederim. Yaşadığımız bu güzel hayat için sana teşekkür ederim sevgilim. Korkma, sakın korkma! Biz namuslu bir hayat sürdük.” 1000kitap ailesi, bedenini içimiz yanarak uğurluyor. Ama ruhun... Ruhun, edebiyat varoldukça hep yanımızda olacak. Nur içinde yat büyük usta!
İnsan hayatının çemberlerden oluşması kabul edilemezdi. İnsanın, ardından bir dizi sıfır gibi dökülüp duran daireler sıralaması olması da kabul edilemezdi. İnsan hayatı düz bir çizgi gibi olmalıydı. Bir amaçtan, daha uzaktaki diğer bir amaca giden bir hareket olmalı, bu amaçların her biri, bir sonrakine artarak katkıda bulunmalı.
Sayfa 480Kitabı okudu
Reklam
184 syf.
8/10 puan verdi
Nurullah Ataç'ın okduğum ilk eseri. Yazar dilimiz,romanlar,şairler,şiirler,yazarlar,toplum ve değişik konularda düşündüklerini yazmış.Özellikle dilimiz Türkçe'ye büyük önem veren birisi. Şu günlerde dükkanlarına yabancı isim veren veya Türkçesi varken kelimenin İngilizcesini kullanmaya çalışan insanların olması acı bir durum.Bana göre insan en iyi kendi dilinde düşünür,yazar.Bu yüzden dilimize olduğunca önem vermeye çalışmalıyız. Nurullah Ataç edebiyatımızın büyük isimlerinden birisi.Bildiğim kadarıyla da Hasan Ali Yücel'in kurduğu klasikleri çeviren kurulun başındaki kişiymiş.Onun bu denemesini okumanızı tavsiye ederim.Farklı konularda bakış açınızı değiştirecek bilgiler mevcut.
Diyelim - Söz Arasında
Diyelim - Söz ArasındaNurullah Ataç · Yapı Kredi Yayınları · 2014153 okunma
Halide Edip Hanım, her gece olduğu gibi bu gece de istihbarat raporunu özetleyecekti. Yüzündeki kaygı M.Kemal Paşa'nın içine dokundu. Ümit ve güven verecek bir açıklama yaptı. Her gün karargahta en tehlikeli olasılık hesapları içinde ezilen Halide Hanım'ın kaygısı geçmedi. Ama yüzünden silinip çekildi. Raporu okudu: ''Veliaht Abdülmecit Efendi,
Sayfa 411 - Şu Çılgın TürklerKitabı okudu
Bir insan kaç insandır aslında? Onu tanıyanların sayısı kadardır bence. Hangisi gerçek "o"dur? İnsanın kendisi bile bilemez bunu. Tek insan bile çoğuldur belki, hem kendi hem başkası.
Sayfa 266Kitabı okudu
Geçen gün Ceza Reisi bir kitap verdi. Şöyle karıştırdım. Derin birşey. İsmi Âmak-ı Hayal. Senin anlayacağın hayalin dibi. Orda yazıyor: Bir gün Allah peygamberlerini çağırıp sormuş, saadet nedir? demiş. Her biri kendilerine göre cevap vermişler. Musa: Arzı Mev’uda gitmektir; İsa: Bir yanağını vurana ötekini uzatmaktır; Buda: Hayatta hiçbir arzusu olmamaktır, yollu şeyler söylemiş. Sıra bizim Muhammed’e gelince: “Saadet, hayatı olduğu gibi kabul etmektir…” demiş. Ne doğru söz! Hayatı olduğu gibi kabul etmeli ve ona ne bir şey ilave etmeli, ne de ondan birşey eksiltmeli… Bazı şeyler vardır, canımızı sıkar; “Bu neden böyle? Böyle şeyleri dünyadan kaldırmalı!” deriz. Bazı şeyler de mevcut değildir. İçimizden, bunların olmasını ister, hatta bu uğurda çalışırız. İkisi de saçma ve faydasızdır. İnsan dediğin mahluk hiçbir şeyi değiştiremez. Bunun için, gönlünün rahat olmasını istersen, gördüğün fenalıkların bile bir hikmeti olduğunu düşün ve yeryüzünde olmayan iyilikleri oraya getirmek sevdasına kapılma.. Sonra en muhimi: Kendini halinden şikâyet etmeye alıştırma! Ömrünün sonuna kadar dövünsen bu hayatın cefası tükenmez; kendine etmiş olursun. İçkiye de şimdilik pek heves etme. Bazen insan avunmak için başka çare bulamıyor ama, sen nefsine hâkim ol. Biraz daha yaşlandıktan sonra nasıl olsa başlarsın. Hatta o zaman lazımdır da. Akşamdan akşama iki kadehin zararı yoktur. İnsana dünyayı unutturur. Eh, bu dünya da unutulacak dünya zaten…
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.