Yirmi ya da otuz yıl öncesine kadar yoksulluk adaletsizliğin meyvesiydi. Sol bunu teşhir ederdi, merkez kabul eder, sağ ise çok nadir itiraz ederdi. Zaman çok değişti; hem de bu kadar kısa zamanda: Şimdi yoksulluk beceriksizliğin hak ettiği adil bir ceza.
Sayfa 39Kitabı okudu
İDAMA KOŞAN ADAM!
Adalet timsali olarak bilinen Ömer, etrafını çepeçevre saran bir grupla sohbet hâlindeyken, iki yağız delikanlının bir kişiyi kollarından tutup kendilerine getirdiğini gördü.
"Nedir bu hâl, bu adamı neden böyle yaka paça getirdiniz?" diye sordu.
"Ya Ömer! Bu adam bizim babamızı öldürdü. Biz de adaletin tecellisi için tutup size
1832 Basımına Önsöz
"Güneyde, geçen eylül ayının sonlarına doğru, yerini, gününü, mahkûmun adını tam olarak anımsayamıyoruz, ama olaya itiraz olursa bunları bulabiliriz, Pamiers’de olmuştu galiba; evet, eylül ayının sonlarına doğru, hücresinde, rahat rahat iskambil kâğıtlarıyla oynayan bir adam bulmuşlar; ona iki saat içinde öleceğini haber vermişler; tabii ki
“Müebbet hapis cezası yetecekti. Öldürmek neye yarar? Hapishaneden kaçılabileceğini söyleyerek itiraz edeceksiniz, öyle değil mi? Demir parmaklıkların sağlamlığına güvenmiyorsanız, hayvanat bahçelerini açmaya nasıl cesaret ediyorsunuz?”
Güzel bir söz, bir tebessüm, salih bir amel, bir iyiliği tavsiye, bir kötülüğe itiraz, küçük bir sadaka… Az da olsa iyilikten hiç bir şeyi küçük görmeyin! Çünkü Rabbimiz buyuruyor ki: “Ben, erkek veya kadın sizden hiçbir çalışanın gayretini boşa çıkarmayacağım.” (Al-i İmran, 195)
AK
Celladına aşık olmuşsa bir millet,
İster ezan ister çan dinlet.
İtiraz etmiyorsa sürü gibi illet,
Müstehaktır ona her türlü zillet.
Ömer Hayyam