Reklam
"Artık beni kimseler anlamıyor, ben de kimseleri anlamıyorum..."
Sayfa 46
Onlar artık beni anlamıyorlar, ben de onları anlamıyorum...
Sayfa 37 - MartıKitabı okudu
Reklam
Şu da var ki, hastalık teşhisin konulduğu andan itibaren başlamadığı gibi insanın kaderi de görünür hale geldiği ve gerçekleştiği andan itibaren başlamaz.
Sayfa 13 - Yordam KitapKitabı okudu
"Yaşamış olduğu her şey, sevmiş olduğu her şey, ufalanarak ve kömürleşerek, kayıtsızlığın o ılık külleri içine düşmeden önce için için tutuşan bu alevin ortasından geçiyor ve kara kara, duman çıkara çıkara yanıyordu."
Sayfa 48
112 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 30 hours
1998 Yılında Almanya’da yaşadığım dönemde, çok değer verdiğim bir arkadaşımın hediyesiydi Küçük Prens. Bana hediye edilen ve hayatımda hediye olarak aldığım ilk kitaptı! Severek ve beğenerek okuduğum bu güzel kitabı en azından birde ben yorumlamak istedim. Küçük Prens çocuklar ve yetişkinler için 1943'teki yayınından bu yana çok sayıda okuyucu
Küçük Prens
Küçük PrensAntoine de Saint-Exupéry · Can Çocuk Yayınları · 2015234.4k okunma
124 syf.
8/10 puan verdi
·
Read in 4 days
Tahammül lazım bize..
Mustafa Kutlu ile ilk tanıştığım kitap.. Kitapta birkaç dava adamının zaman içerisindeki değişimi ve nasıl yozlaştıklarını anlatıyor.. Maneviyatın menfaatlere karşı nasıl da yok olduğunu gösteriyor bize.. Konudan konuya geçiş çok hızlı.. Bazen konuşan kim? Bu kimin iç sesi dediğim anlar oldu. Ama hiçbir şekilde sıkmadı. Okumaya devam ettikçe o manevi ruha o davayı sürdürme isteğinin içinde buldum kendimi.. Yarı yolda iken cemaat imamın sorusuna "Helâl olsun, helâl olsun" diye karşılık verdi. Âsim Bey bıraktı kendini. Neyi helâl edeceklerdi? Alacaklı olan Murat'tı.. Bu cümleler ile etkilendiğim tek karakter, hayattayken unutulan, ölümü ile hatırlanan dava adamı Murat'tı.. Arkasından bende diğer insanlar gibi gözyaşı dökmek istedim.. Ah, teslimiyet... Bir kere taviz verildi mi, asla çiğnenmemesi gereken unsurlar bir kere gözden çıkarıldı mı, kalbin aynası bir yerinden çizildi mi, kefareti büyük oluyor... BU TAVİZLER ASLINDA BİZİ BİZDEN KAÇIRMIYOR MU ? Ne kaçıp gitmek, ne ekip biçmek. Sefer de içimde, tahammül de... Vesselam..
Ya Tahammül Ya Sefer
Ya Tahammül Ya SeferMustafa Kutlu · Dergâh Yayınları · 201313.1k okunma
Reklam
120 syf.
8/10 puan verdi
Keyifli okumalar'
İnsan hakkında konuşmak, yazmak kimi zaman çok kolay kimi zaman ise zordur. Çünkü insan, insana veya kendisine kimi zaman çok yakın iken, kimi zaman ise hayret edilecek derecede varlığından uzak ve yabancı bir varlıktır. İnsan hakkındaki bu çalışma İslami düşüncenin genel bir yansımasıdır. Yazarımız; İnsanı evrende ve kendi özelinde nasıl
Anlam ve Varlık Boyutlarıyla İnsan
Anlam ve Varlık Boyutlarıyla İnsanGürbüz Deniz · Diyanet İşleri Başkanlığı · 2015149 okunma
"Ölü kalbini artık hiçbir şey acıtmıyordu."
Sayfa 51 - MartıKitabı okudu
191 syf.
9/10 puan verdi
“Bir çocuk bir sentle çok şey alabilir.” William Saroyan, Bitlis’ten Amerika’ya göç etmiş Ermeni bir ailenin, orada doğan ilk ferdi olarak 31 Ağustos 1908’de Kaliforniya Eyaleti'nin Fresno kasabasında dünyaya geldi. Özlemini çektiği memleket hasretini, çok sonraları giderebilmiş -tabi giderebilmiş mi, orası biraz meçhul-. Neden diye soracak
Yetmiş Bin Süryani
Yetmiş Bin SüryaniWilliam Saroyan · Aras Yayıncılık · 2016130 okunma
“Bir daha gelmemek üzere çekip gitmişti her şey...”
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.