...yoksulluk bir açıdan mutlak bir yoksulluk değildir, Marx emek gücünün yeniden üretimi için gerekli malların fiyatlarının düşmesinin işçi sınıfının yaşama düzeyinin yükselmesine yol açacağını öngörür. Ancak saray-kulübe benzetmesinin gösterdiği gibi, işçi sınıfının yaşama düzeyinin yükselmesi zenginliğin toplam büyümesinin gerisinde kalır: "Bir ev istediği kadar büyüyebilir, ama eğer yanı başındaki saray aynı hızla, belki daha da hızlı büyüyorsa, küçük evde oturan kimse kendisini gitgide daha rahatsız, mutsuz, huzursuz hissedecektir. Ücretteki bir yükselmenin arkasında üretken sermayenin hızlı artışı yatar. (...) yani işçinin zevkleri çoğalırken, alabileceği sosyal doyum, asla ulaşamayacağı kapitalistin zevklerine oranla azalır" (Durand, 2002: 75).
Vazgeçmelisin bazen çünkü çok seversen kırılırsın bırak acın yüreğinde kalsın bırak mutluluktan bahsetsin başkaları sen kendinle kal hep tatlı bir gülümsemede ara yüzünü çıplak bir rüzgarın sesinde bil çalan son şarkının da, bizim için çaldığını küçük bir kulübe yap kendine kırık bir yüreğin kırık bir saatin atışından bil zamanın geçtiğini bırak saçlarına düşen aklarda arama gençliğini gökyüzüne daha fazla bak biraz mavi biraz özgür ve biraz da umutla karşıla geçip giden ömrünün sonbaharını mutluluktan bahset geceleri gidenleri sevgi ile yad et bir balkon kenarından bak dünyaya yeşiliyle sev karakterli bir hayat yaşa bırak acılarında seninle gelsin hüzünlü olduğun için suçlama kimseyi yalnızlığınla barışık ol..
Reklam
Mumyalara aşık olur kimi, kimi de hortlaklara; ikisi de aynı ölçüde düşmandır ete ve kana -ah nasıl ikisi de ters gelir beğenime! Çünkü kanı severim ben. Ve herkesin tükürüp kustuğu yerde oturmak ve kalmak da istemem; işte budur benim beğenim, – hırsızların ve yalan yere yemin edenlerin arasında yaşarım daha iyi. Hiç kimse ağzında altın
Saray ona zavallı bir kulübe, Abidin Dede'nin saraydaki kitap dolu küçük odası ise koca bir saray gibi görünüyordu.
Sayfa 46 - Sia Kitap
Gül Kokusu Dr. Münir Derman - Sabri Tandoğan 2014 yılında umre için bulunduğum Medine'de sevgili peygamberimizin razvası civarında dolanırken tuhaf hallere kapılmıştım nedense. Hani olur ya bazen, kontrol sizde değildir. İçinizden gelen ses yönetir sizi. İşte öyle bir halde; Bir süre önce sitesine yazarak sadece umre dönüşünde de saçlarımı
90 syf.
6/10 puan verdi
"Kitaplar insanların kaderlerini değiştirir." Kitaplar mı insanların kaderini değiştirir yoksa insanlar mı kitapların kaderini değiştirir? Bana göre her ikisi de doğru. Bu kitapta da sonucun bu noktaya vardığını görüyoruz. Kâğıt Ev orjinal adıyla La Casa De Papel, (Bu bilgi hayli dikkatimi çekti. Kitabın aynı isimdeki şu meşhur diziyle
Kâğıt Ev
Kâğıt EvCarlos María Domínguez · Jaguar Kitap · 202012,1bin okunma
Reklam
Kazandığım parayla bir yerlerde kendime küçük bir kulübe yapar, ömrümün sonuna kadar orada yaşardım. Ormanın hemen yakınında yapardım kulübeyi, fazla içerlere yapmazdım, çünkü daima güneşli bir yerde olmak istiyordum. Kendi yemeğimi kendim pişirirdim, eğer evlenmek filan istersem de, gider kendim gibi sağır-dilsiz bir kız bulur, onunla evlenirdim. Kulübede benimle yaşardı, bana bir şey demek istediği zaman, herkes gibi o da lanet bir kâğıda yazardı. Eğer çocuklarımız olursa, onları bir yerlere saklardık. Onlara bir sürü kitap alırdık, okuma-yazmayı biz öğretirdik.
Şu hayatın bir evresinde bahçeli evim ve bahçesinde bir sürü çiçeğim olmalı, lütfen. Küçük bir alan salatalık , domates biber ekebilecegim bir yer .. köpeğim için kulübe .. minik tavşan ve ördekler .. böyle bişi istiyorum. ve çamaşırlarımı derede yıkamak istiyorum :)
112 syf.
8/10 puan verdi
·
23 günde okudu
Uzakdogu edebiyatından bir kaç eser okumuştum. Bu kitabin ilk dikkatimi çeken kapak resmi oldu. Yabancısı olduğum bir edebiyat türü , özellikle "haiku" şiir türünü ilk defa duydum. Kitabin ortalarına gelince tekrar başa döndüm. Yazar hakkında,  dönemin şiir türü hakkinda , yaşanılan dönem hayati hakkında biraz daha araştırma yapıp tekrar
Kuzeye Giden İnce Yol
Kuzeye Giden İnce YolBaşo (Matsuo Bashō) · İthaki Yayınları · 20221,565 okunma
424 syf.
·
Puan vermedi
Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’nun günün ilk hastası, kırmızı peleriniyle dikkat çeken genç bir kız olan Ayşa Kaleli doktorla daha ilk selamlaşmalarından itibaren davranışları, en az genç kızın üzerindeki kıyafetler kadar ilginçtir. Ayşa doktorun odasına girdikten sonra önce midesi bulanmış ardından da odanın ortasında kırmızı peleriniyle kendi
Kırmızı Pelerin
Kırmızı PelerinGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 20221,815 okunma
Reklam
Hava, ekim ayında Peterburg'da sıkça rastlandığı gibi kuru ve soğuktu. Biraz ileride izbe bir kulübe vardı; kulübenin yanında iki tınaz duruyordu, iki tekerlekli arabanın yanında duran, koşumları takılmamış, başımı eğmiş, dudağı sarkmış, sırtı dik küçük at bir şeyler düşünüyor gibiydi. Bekçi köpeği kırık bir tekerleğin yarında hırlayarak bir kemik parçasını kemiriyordu ve üzerinde yalnızca gömlek olan üç yaşında sarı saçlı bir çocuk kafasını kaşıyarak bu yalnız şehirliye şaşkınlıkla bakıyordu. Kulübenin arkasında tarlalar ve bostanlar uzanıyordu. Maviliği kararmış gökyüzünde ufka doğru bir ormanın karaltısı görünüyordu, diğer yönden koyu kar bulutları, sessiz kuş sürulerini önlerine katmış kovalıyor gibi geliyordu. Her yer sessizdi ve hüzünlü, durgun, önceden kestirilemez bir şeyler olacak gibiydi...
127 syf.
8/10 puan verdi
#kübranınkitabı size bugün @psikologrojinnazik kaleminden dengeyi yakalamak adlı kitap ile geldim.Kurgu konuşun da çok başarılı ,akıcı bir dille yazılmış sürükleyici bir kitap.Leyla bir medya şirketinde çalışmak da ,işini özenerek ve severek yapmakta.Bi gün iş yerinin bi proje çekimi için yer arıyorken ,Eris buluşma organze etmek istiyor fakat Leyla pek emin değil.ama işini bitirince gidiyor ,Barış ve Bayram ile orda tanışıyor.Bayram polis ve bi olay üstünden konuşuyorlar.Konuşulan olay ise Leyla’nın çekim yapmak istediği kulübe de yaşanan olay.Yıllar önce bir aile o kulübede katlediliyor.Ama küçük bir ayrıntı herşeyi değiştiriyor acaba bu ayrıntı ne daha derine girmeyeceğim mutlaka okuyun ,her sayfası ayrı heyecan ,entrika ,kaos ve aşk dolu bir kitap. @psikologrojinnazik
Ezgi Özcan
Ezgi Özcan
@kitapita_yayinevi #dengeyiyakalamak #kitapcumhuriyetimileokuyoruz
Dengeyi Yakalamak
Dengeyi YakalamakRojin Nazik · Kitapita Yayınları · 20235 okunma
"Ülkemizde çok yaygın olan "hemşehrilik" anlayışı, aynı kulübe ait olma, aynı mesleğe ait olma, aynı cemaate ait olma küçük "Biz"lerin ifadeleridir. Küçük "Biz"ler, bir ulus olma, gerçekten insanlığın bir parçası olma gibi daha büyük 'Biz'e ulaşmamıza engel olur."
Sayfa 49 - Remzi KitabeviKitabı okuyor
"Hımm?" Gözlerimi kapatıp bir kez daha Sara'nın tadına baktım. "Burası mükemmel." İçine gireceğim yeri öpüyor- dum. "Tam burası." Lütfen. Hadi." Avuçlarımdaki kalçalar tir tir titriyordu. "Ağzıma gelmek istemiyor musun?" Çoktan doğrulmuş kemerimi çözüyordum. "Çok vaktimiz olmadığını
Sayfa 38
Resim