Walter Benjamin bir yazısında şöyle diyordu; "Kim bugün doğru dürüst hikayeler anlatabilen birine rastlıyor? Bugün ölmekte olanların ağzından, kuşaktan kuşağa bir yüzük gibi dolaşan sapasağlam sözlerin çıktığı var mı? Bir atasözü bugün kimin yardımına koşuyor?"
"Olmuşla bitmişin ardına düşme." Kürt atasözü. Ama bu söz ona doğru gelmiyor. Nasıl ardına düşmez? Ya olan biten hayatını altüst etmişse, yüreğine kocaman yaralar açmışsa?
“Xwin bî xwîne naye şuştin (kan kanla yıkanmaz .)
Kan ancak adalet duygusu , insani ve vicdani yaklaşımla yıkanabilir ,temizleyebilir .
Adalet anlayışının, insani ve vicdani duyguların kaynağıda edebiyattır. Edebiyat insanların birbirlerini daha iyi anlamalarının yolu , kültürlerin birlikteliğinin vazgeçilmez köprüsüdür.”