Teknoloji ile bu teknolojiyi üreten toplumların değer ve kültür sistemi arasındaki ilişki hep göz ardı edilmektedir. Yalnızca makine ve donanımdan ibaret olmayan teknoloji, daha çok üretim metotları geliştirmek, insan ihtiyaçlarını tatmin etmek ve çevreyle başa çıkabilmek için gereken araçların iyileştirilmesi maksadıyla kullanılan kreatiif
Sayfa 118Kitabı okudu
1. Kültürümüzün en hastalıklı özelliklerinden biri bir şeyler yapmak isteyen insanların motivasyonunu kırmak, hevesini baltalamak. Twitter'da buna çok rastlıyorum. Harekete geçen insanlar kurulu düzeni, konfor alanını bozar. Diğerlerinin üzerinde değişim baskısı yaratır.
2. Çevrenizde gelişmek, daha iyisini yapmak için çabalayan insanlar
Modern dünya dehşetli bir hastalıktan muzdariptir ki ben bunu insanın özümüze ait buutları kaybetmesi anlamında “dışsallaştırma” olarak adlandırıyorum.
Toplumun modernleşmesi ve metafizik boyutun ortadan kalkması ile özümüzü kaybettik.
Hayatın gizemi, insanı insan yapan duyarlılıklar, yalnız insanoğluna özgü olan aşkın boyut kayboldu.
Bu, tam da kastettiğim işte :
• Ne hayatın dinle ne de dinin hayatla ilişkisi kaldı. Biz hayatın kudsiyetini yitirdik.
İnsan tamamen nicel ve işlevsel bir varlık derekesine indi.
Öyle ki ya yaşayan bir makine yahut da sadece yatay boyutlu bir yaratık yani hayvan olmak noktasına çok fazla kalmadı.
Y.A.: ...Taştan yapılmış makine ile çelikten yapılan arasındaki büyük farkın sebebi nedir? Eğitim mi demeli, yetiştirme mi? Taştan yapılmış makineye yabani ve çelikten olana medeni insan mı demeliyiz? İlk başta işlenen kaya, çelikten yapılmış olan makinenin inşa edildiği hammaddeyi içerir -fakat bunun yanında, kadim jeolojik çağlar boyu birikmiş
