Tam hatırlamıyorum rüyamı ama güzel, cennet gibi bir adada bir dere kenarında kollarımda desteklerimle yürüyordum... yol boyunca ağaçlar, ormanlar, tepeler, kırlar, vadiler... hepsini geçtim... derken dere büyüdü, hızlandı, coştu ve bir nehire dönüştü... heyecan içinde nehrin yolunu izledim... o döndükçe ben de döndüm... O döndükçe ben de
NAAT
Dinleyin ey vakti duymak doruğuna varanlar Falları grafiklerde bakılanlar siz de işitin.. Külden martı doğuran odalıklar Ve kahyalar Kara pıhtılarıyla damgalanmış veznelerde dili Şehvetsiz çilingirler, yaltak çerçiler Celepler ki sıvışık, natırlar ki nadan Ey hayat rengini sazendelik sanan Yırtlaz kalabalık!  Dinleyin bendeki kırgın
Reklam
Bir Nehir ki Ömrüm/Cemal Ruşan
sonra farkettimki; Su akıyor, rüzgar esiyor, yağmur yağıyor... Her şey yine ve aynı şekilde oluyor... Öyle bir yere geldim ki; Sıcak ve soğuk, aşk ve nefret, savaş ve barış... Üşümek ve sonra ısınmak gibi... Gitsem ayrılık olur, kalsam çöl.. Gidersem bende hasret olur ve belki beni sevenler de özler; Ama anladım ki; özlemden hiç
Kendi hayatını sürdüren bir derviştir o, kimseye kendisi gibi yaşamasını öğütlemez ama kimseyi de kendi hayatına karıştırmaz. Karısı ölmüştü, şimdi torunları var, haftada birkaç kez yoklamaya gelirler onu, gereksinimlerini karşıla­maya çalışırlar, o da torunlarıyla konuşur, torunlarının çocuklarını ellerinden tutarak küçük çiçek bahçesinde gezindirir, belki onların henüz anlamaktan uzak bulu­nabilecekleri şeyleri anlatır: Ben yaşlandım artık, ölümü bekliyorum, ölüm nedir biliyor musun? Önünde sonunda çalacağımız tek haki­kat kapısı, bizi bir yaradan var, yaradanın emriyle ge­ne kendisine dönüşümüzdür ölüm, bir daha ölmemek üzere dönüşümüzdür ona. Nasıl döneceğiz ona, diye sorar çocuk. Şu çiçekleri görüyor musun? Kurumuşlar. Bunların renk renk açıldığı mevsimi hatırlıyor musun? Şimdi yok işte onlar, ama sahiden yok mu? Öyle mi oluyor, diye bakar çocuk. Gününü değerlendirmeye bakacaksın, günün nasıl değerlenir, bak anlatayım: şimdi ömrünü bitmiş say, ömrün bitmiş de sen yalvarmış, yakarmışsın, sana gözyaşların için cabadan bir gün daha vermişler, işte şu anda da o bir tek son günün içinde bulunuyorsun, işte o son günde ne yapacaksan, her gün onu yapacaksın. O zaman bu bahçede gezinmem ki, der çocuk. Ne yaparsın ya? Ağlarım...
Sayfa 18
240 syf.
·
Not rated
·
Read in 27 hours
"Ağaç olmak istiyorum!"
Bir ırmağın kenarında güzeller güzeli Daphne(Defne)'yi gören Zeus'un oğlu, Işık Tanrısı Apollon, Defne'yi görür görmez aşık olur ve onunla konuşmak için Defne'ye yaklaşmak ister fakat Defne, Işık Tanrısı'ndan korkar ve kaçmaya başlar. Defne kaçtıkça Apollon aşk cümleleri söyleyerek Defne'ye ulaşmaya çalışır. Bir süre
Bitkilerin Özel Hayatı
Bitkilerin Özel HayatıLee Seung-u · Doğan Kitap · 202343 okunma
“... anladım ki özlemden hiç kimse ölmüyor, ama ben ölüyorum.. nefes alıyorum, önemsiyorum ve gitmek istiyorum.. anladım ki hasret yeni bir aşka kadar sürüyor.. sevdiklerim ve beni sevenler, bağışlayın su akıyor ve ben gidiyorum... Bir nehir ki ömrüm...” - Tuncay Akdoğan
Reklam
1,000 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.