Bana, beni görmeden bakan! Bir lahza eğil;
Göğsümde çiçeklenen kızıllıklar gül değil,
İnsafsız ellerinin açtığı yaralardır.
Eğil ve gözlerini örten perdeyi indir:
Bak gönlüm bir kitap ki her yaprağı senindir,
Her mısraında senden bin bir hâtırâ vardır.
Çevir yapraklarını, oku, bak nasıl hazîn,
Kulakların sağır mı? Gözlerin kör mü senin?
Yüreğin kayadan mı? ... Bari bir parça üzül!
Hoyrat parmaklarından dökülen her yaprağı
Bak yerden kaldırıyor bir başka kalbin ağı,
Başka ele geçiyor parçaladığın gönül!
Eğer bir gün uykundan ayılmak mukadderse,
Cevap vermek istersen seni çağıran sese
Karşında inlediğim günleri düşün de yan!
Sen de bir lahza inle: "Günahkâr benim!" diye;
Ve bil ki aşkımızdan budur bana hediye:
Göğsümün boşluğunda bir parça taş bulursan!