Ne yaşadıysanız yüzünüze yansır.İnsanın yüzü bir kitap gibi okunabilir.İfadeniz bomboşsa da hiç bir şey yaşamadığınız fark edilir.Bundan kurtulmak mümkündür;yaşayın monotonluktan uzaklaşın,gezin,görün, keşfedin başkalarıyla ilgilenin, okuyun ,sevin.Bunları dolu dolu yapın ki izleri yüzünüze yansısın.Yüzünüz ifadesiz kalmasın.
Okuyacağız diye rastgele yerlere gidip ne kendi hayatlarını ne de ailelerinin cebini mahvetsinler. ...
Çocuk iyi bir üniversiteye geldiyse de çalışacak, çalışacak, çalışacak... Hakkını vere vere çalışacak; bu kadar basittir. Talebe kantinde oturmaz; Avrupa'da, Amerika'da öyle kantinde oturan öğrenci göremezsin. Bir öğrenci kantine girer; yiyeceğini alır, kahvesini içer gider. Bu da en fazla 15-20 dakika sürer, katiyen yarım saat değildir. Çok açık ki kantinde oturanlar tembeldir.
Hayatımı değiştiren kitap!
Hayatımı değiştiren film!
Hayatımı değiştiren olay!
Ne çok duyuyoruz değil mi böyle cümleleri hayatta? Peki hiç canlı örneği ile karşılaştınız mı?
Yıllar yıllar önceydi. - Tamam o kadar yaşlı değilim kabul ediyorum.- Üniversite sıralarındaydım. Çocuk Edebiyatı dersimize giren hocamız "Güneşin Çocukları" diye
İlber Ortaylı insanın hayat yolunda önüne çıkan engelleri nasıl aşacağını, zamanı nasıl verilmli geçirip ve hayatı nasıl daha keyifli hale getiririz onun ipuçlarını vermiş bize.
Kitap soru cevap şeklinde ilerliyor. Eğitimden turizme, sağlıktan insan ilişkilerine birçok konu işlenmiş olup benim en ilgimi çeken kısım girişteki insan yaşamını dört bölüme ayırması oldu.
Keyifli okumalar diler, böyle güzel bir mecrayı bizlere sunduğu için 1K ekibine teşekkür ederim.
Çocuğunuzu,sadece kendisi olduğu,çocuğunuz olduğu için sevin.Bizdeki büyük yanılgılardan biri,insanlarımızın kendi başaramadıkları şeyleri çocuklarından beklemesidir.Bunu yapmayın,çocuklarınıza kendi yükünüzü yüklemeyin.
"Şimdiki çocukların mesela Türkçeleri yok; Fransızcaları, İngilizceleri de yok. Peki neleri var? Boş bir şımarıklıkları var, kendilerini disipline etme gereği duymamaları var."