Özeleştiri Şiirlemesi
Ne politik çıkar ilişkisi bu Ne ideolojik ihanet girişimi değil mi? Ne kadar da masum anlattım Sen şimdi kıyamaz hak verirsin Sunduğum tüm özeleştirilerde gereklilik arar, Yine beni haklı çıkarırsın.
Sayfa 15 - Dara~ 5. BaskıKitabı okudu
Bir Özeleştiri Girişimi
Dansçı Zerdüşt, kendi fikirlerini çağıran ışıklı varlık uçuşa hazır, bütün kuşlara el ediyor, hazır ve nazır, zihni tüy gibi hafif: Falcı Zerdüşt, kahin Zerdüşt, sabırsız olmayan, mutlak olmayan, sıçramayı seven: Kendim giydim ben bu tacı! 《Bu kahkaha tacını, bu gül pembesi tacı -Çıkarıp size atıyorum bu tacı biraderlerim! Kahkahayı kutsuyorum: Evet, üstün insanlar, öğrenin, size yalvarıyorum gülmek için!》 SILS-MARIA, OBERENGADIN Ağustos, 1886
Sayfa 32 - Oda Yayınları
Reklam
Bir Özeleştiri Girişimi
Veya Zerdüşt adındaki o Dionysoscu devin diliyle söylersek: 《Yukarı kaldırın kalplerinizi biraderlerim, yukarıya daha yukarıya! Ve bacaklarınızı da unutmayın! Onları da yukarı kaldırın, siz iyi dansçılar - hatta başlarınızın üstünde durmanız daha da iyi olur! Bu kahkaha tacı, bu gül pembesi taç -Ben kendim giydim bu tacı; kahkahamı kendim kutsadım- Ve bugün, bunu yapabilecek kadar güçlü kimseyi tanımıyorum.
Sayfa 32 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Hayır! Her şeyden önce dünyevi rahatlık sanatını öğrenmeniz gerekiyor sizin, benim genç dostlarım, gülmeyi öğrenmeniz gerekiyor, eğer bir şekilde kötümser kalmaya kararlıysanız: eğer öyleyseniz, belki de gülmeyi bilenler olarak, sonunda bütün o metafiziksel sanatçılığı şeytana yükleyecekseniz.
Sayfa 32 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
《Gerekmeyecek mi?》...Hayır, üç kere hayır! Ey genç romantikler: Gerekmeyecek! Fakat çok muhtemeldir ki, böyle sonuçlanabilir, evet böyle sonuçlanabilir, yani 《avunun》, yazıldığı gibi, ciddiyet ve korkuya karşı sahip olduğunuz bütün öz disipline rağmen; metafiziksel yönden savunun, kısacası Romantiklerin sonu da böyle olacak, Hristiyanlık gibi...
Sayfa 32 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Fakat kulak verin hele: Gelin, yükselen bir nesil hayâl edelim. İmgelemlerinin bu gözü pekliğiyle, büyüklüğe karşı duydukları bu kahramanca itkiyle, gelin bu ejderha katillerinin cesurca bir adım attıklarını, bütünlük ve kusursuzluk içinde 《 kararlılıkla yaşamak》 için iyimserliğin bütün kadınsı doktrinlerine sırtlarını dönmeye cüret ettikleri için de gerekli olmayacak mıydı, yeni bir sanatı, metafiziksel rahatlık sanatını arzulamak? Tıpkı ona âit olan Helen'in Faust'la tragedyayı açıklayacağı gibi: 《Ve ben, en özlem dolu güç, Çekmeyeyim mi yaşama, biricik figürü?》
Sayfa 32 - Oda Yayınları
Reklam
Bir Özeleştiri Girişimi
Ne diyorsunuz? Bizzat sizin kötümser kitabınız değil miydi Antihelenizm ve Romantizmden bir parça alıp, 《sarhoş ettiği kadar puslandıran》 bir şey diyen, ama durum nasıl olursa olsun bütün olaylaradır müzik parçası gibi bakan Alman müziği?
Sayfa 31 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Fakat benim pek sevgili efendim, eğer sizin kitabınız bir romantizm taraftarı değilse nedir Tanrı aşkına? Şimdiye, 《gerçekliğe》, 《 modern fikirlere》 karşı duyulan derin nefret, sizin sanatçı-metafiziğinizde yapıldığından daha ileriye atılabilir mi? 《Şimdi》den ziyade, hiçbir şeye mi yoksa şeytana mı inanmayı tercih edecek. Sizin bütün bu, müzik aşkınız ve işitsel cazibeniz, yok etme zevkiniz ve bütün gazabınız değil mi, 《şimdi》 olan her şeye karşı çıkmaktaki çılgın kararlılığınız pratik hiççilikten ve 《 Hiçbir şeyin doğru olmamasındansa sizin haklı olmanızdansa, sizin gerçeğinizin açığa çıkmak zorunda olmasındansa, bırakın hiçbir şey doğru olmasın!》 demekten çok da uzak olmayan isteminizin altında gürüldeyen? Ne diyorsunuz? 1850'lerin kötümserlik maskesi altında 1830'ların en hakiki romantik itirafı değil mi bu? Ama bildiğimiz o romantik son gelsin bir an önce - kopuş, çöküş, o eski inanca, eski Tanrıya geri dönüş ve secde...
Sayfa 31 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Ayrıca bir de birinci sınıf bir sinir bozucu, içki içmeye ve belirsizliği erdem olarak kutsamaya alışkın insanlar için iki kat daha tehlikeli yani insanı hem sarhoş eden hem de bunaltan bir uyuşturucu olarak çift katlı kapasiteye sahip olduğunu... Elbette, bütün zamansız umutların ve bilhassa da modern konulara hatalı yaklaşımların, benim de onu kullanmak suretiyle ilk kitabımı bozmuş olduğum, kitabın içinde de ele alındığı üzere, büyü Dionysos'un sorgu kaydı tekrar tekrar karşımıza çıkıyor; öyle ki müziğe bile el atıyor: Artık, tıpkı Almanya gibi romantik bir kökene değil Dionysoscu bir kökene sahip olan müziği nasıl düşünmeliyiz.
Sayfa 31 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Aslında, işin en doğrusunu isterseniz, ben bu 《Tötonculuk ruhuna》 insanın ondan yana ümidini kesmesi ve art niyetsiz muamele etmesi gereken bir şey gözüyle bakmayı ve ayrıca da, bizim şimdiki Alman müziğimizin de baştan aşağıya romantizmden ibaret ve mümkün olan bütün sanat biçimlerinde en Antiyunan olduğunu öğrendim:
Sayfa 30 - Oda Yayınları
Reklam
Bir Özeleştiri Girişimi
Hiçbir şeyin ümit edilemeyeceği yerde, her şey onun yaklaşmakta olduğunu olanca açıklığı ve netliğiyle ortaya koyarken ümide kapıldım. Modern Alman müziğimizi temel alarak sanki o kendi kendini keşfetme ve kendine dönme aşamasındaymış gibi Tötonculuk ruhu üzerine masallar anlatmaya başladım. Üstelik bunu, tam da, bütün Avrupa'nın efendisi olma istemine kapılmasının, ona yol gösterme ve hükmetme gücüne sahip olmasının üzerinden çok az bir zaman geçmiş bulunan Alman ruhunun bir vasiyetnameye uyar gibi ve kesin olarak boyun eğmesi ve şaşalı imparatorluklar kurma bahanesi altında, onun dönüşümünün yönünü demokrasiye ve toplumsal olaylara karşı duyarsızlaşmaya, 《 modern fikirlere》 doğru etkileme fikrini terk etmesinin üzerinden henüz çok da uzun zaman geçmemişken yapıyorum.
Sayfa 30 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Yani bu demektir ki, önümde apaçık durduğu şekliyle, genel olarak, Hellenic problemi, onun içine en modern şeyleri karıştırmak suretiyle bozdum.
Sayfa 30 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Oysaki, Dionysos'un bana söyledikleri ne kadar da farklıydı. O zamanlar, bütün bu tevekkülcülük benden ne kadar da uzaktı! - Fakat bundan da kötü olan bir şey var bu kitapta. Dionysos'un beklentilerini Schopenhauer'in formülleriyle belirsizleştirdiğim ve bozduğum için, şimdi daha da büyük bir pişmanlık duyuyorum:
Sayfa 30 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Schopenhauer'ın tragedi üzerine görüşleri gerçekte nasıldı? 《Welt als Willeund Vorstellung'un ikinci cildinin 495. sayfasında dediği gibi, tragediyi bütünüyle, tek bir sıçrayışla yükseğe çıkaran şey, bizim, dünyanın, hayatın bizi tatmin etmeye yeterli olmadığını ve dolayısıyla bizim sevgimizi hak etmediği duygusunu uyandırmasıdır. Trajik ruh buradadır: Dolayısıyla, bu da bizi tevekkülle götürür.
Sayfa 30 - Oda Yayınları
Bir Özeleştiri Girişimi
Peki nasıl adlandırmalıyım onu? Bir dilbilimci ve kelime adamı olarak, hür ve özgür irademle -kim, onun için doğru adın Deccal olduğundan emin olabilir?- bir Yunan tanrısının adıyla vaftiz ediyorum. Ona Dionysoscu adını veriyorum.
Sayfa 29 - Oda Yayınları
53 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.