Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
logoterapi ekolünün kurucusu ünlü psikiyatr Victor Frankl, İnsanın Anlam Arayışı kitabında şaşkınlıkla soruyordu: “Anlamıyorum, neden iyi bir psikiyatr olmak için dinsiz olmak gerekiyor?”
bir ruh doktoru istemiyordum, bana bir avukat gerekiyordu. (Geçirdiğim deneyler, şimdilerde avukatların çoğunun kendilerini psikiyatr sandıklarını gösterdi, bence bu saplantıdan kurtulmaları gerek.)
Sayfa 61 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"...'logoterapi ekolü'nün kurucusu ünlü psikiyatr Victor Frankl 'İnsanın Anlam Arayışı' kitabında şaşkınlıkla soruyordu: "Anlamıyorum, neden iyi bir psikiyatri olmak için dinsiz olmak gerekiyor?" Gerçekten de dine karşı bu tarafgirlik, Amerikan psikiyatri birliğinin teşhis el kitabında bile görülüyor."
368 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Deli ettin beni Yusuf Şimdi ben nereden başlayayım, nasıl anlatayım seni Yusuf. En iyisi herkes okusun bu kitabı da senin ahmaklığını herkes öğrensin Hikaye günümüzde psikiyatr olan ve rüyalarını kontrol etmeye çalışan, onları tasarlama üzerinde çalışmalar yapan kahramanımıza bir hastasının getirdiği mektupla başlıyor. Bu mektuplar büyük dedesi ve büyük amcasına aittir. Amcaya ait mektupta rüyalarına giren Butimar'ın fotoğrafını görünce şok geçirir ve hikaye burada yüzyıl kadar öncesine geçiş yapar. Büyük amca Yusuf ve onun Butimar'ının hikayesine. Düş ile gerçek arasında bazen hayaller dünyasına götüren bazen de çekilen acılarla okuyucuyu gerçek dünyaya döndüren masalsı bir aşk hikayesiydi Butimar. Kesinlikle önerimdir. Tarzı sevenler, merak edenler mutlaka okusun.
Butimar
ButimarKaan Murat Yanık · Ketebe Yayınları · 20223,934 okunma
İspanyol Egas Moniz (1874-1955), 1935 yılında ilk kez lobotomi uyguladı ve bu nedenle daha sonra Nobel Ödülü’ne layık bulundu. 1936 yılında Amerikalı Psikiyatr Walter Freeman, bir hastayı bayılttıktan sonra, buz kıracağı ile göz çukurundan beynine girdi. Bu nedenle müdahalesi “Icepick Lobotomy” olarak anılacaktı. Buz kıracağını ileri geri hareket ettirerek beyne zarar verdi. Bu müdahaleyi “ruhu merhametle öldürmek” olarak niteliyor ve reklamını yapıyordu.
DEB’li bir yetişkinin asla durmak bilmeyen zihni, dengesi meczup bir kuş gibi oradan oraya uçup konar fakat hiç bir yerde orayı evi olarak benimseyecek kadar uzun süre kalmaz. İngiliz psikiyatr R.D. Laing bir yerde insanların korktuğu üç şey vardır diye yazmıştı; ölüm, diğer insanlar ve kendi zihinleri.
Reklam
Siz hiç yataktan kalkamayacak ve elini kaldırabilse yapacağı ilk şey kendini öldürmek olacak kadar hayattan vazgeç miş bir insan gördünüz mü? Böyle bir hastanın günden güne aldığı ilaçlar sayesinde toparlandığını ve kendini öldürmediği için sevinçle Allah'a dua ettiğini... Ağır depresyondaki insanların, depresyonda olmanın kanser olmaktan bile daha fazla acı verdiğini söylediklerine tanık oldunuz mu hiç? Ben oldum. O nedenle antidepresan ilaçların faydalı olmadığını, ak- sine hastaları bağımlı kıldığını söyleyenler, bütün bunların ilaç endüstrisinin bir tuzağı olduğunu iddia eden komplo teorisyenleri, psikiyatr ve psikolog ayrımını bizler üzerine ahkâm keserken bile henüz bilmeyen Metin Münirler (bkz. Milliyet'teki köşe yazıları), lütfen çekin ellerinizi hastalarımı-zın üzerinden! Biliyor musunuz ki intihar oranı en yüksek hastalık depresyondur. Hastaların belki de tek olanağının antidepresan kullanmak olduğu bizimki gibi ülke koşullarında gerçekleşe cek tek bir intihar vakasından bile siz sorumlu olursunuz, ama sorumluluk sahibi hekimler olarak bunun acısını biz çeker, vicdani sorumluluğunu yine biz taşırız. Neden hastalarımıza doğruyu anlatamadık, neden onları bu yanlı bilgilerden koruyamadık diye. Sizler değil. Çünkü sizler, kendinizi tatmin edecek başka bir mecra arar, oraya doğru yola çıkmış olursunuz çoktan. Arkada hangi enkazı bıraktığınızı bile düşünmeden...
Sayfa 117
155 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
İnsanın Anlam Arayışı
pyknkaya.blogspot.com/2024/04/insann-... İnsanın anlam arayışı, kitabın ismi bile okumak için dikkat çekiyor. Bazen bir kitap okumak için bir cümle yeterli olur hani. İşte bu da o tarz bir kitap benim için. Severek okuduğum ve okuduktan sonra da iyi ki okudum dediğim kitaplar arasında. Kitabı bir psikiyatr olan yazarın yaşadıkları anlatılıyor. İncelemenin devamı için linkten bakabilirsiniz.
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,1bin okunma
Crawford avucundaki iki C vitamini tabletiyle bir Alka-Seitzer 'i önündeki bardağa attı." Çok komik aslında. Lecter de psikiyatr ve psikiyatri bültenlerine yazı yazıyor. Olağan dışı şeyler.... Ama kendi minik anomalilerinden hiç bahsetmiyor"
Clarice Starling korkuyla karışık bir sevinç hissetti. "Hükümlü kim?" Crawford,"Şu psikiyatr....Dr.Hannibal Lecter."
Reklam
İbni Sina... Dünyanın gelmiş geçmiş en şöhretli hekimi... Aynı zamanda bir matematikçi, fizikçi, biyolog, müzikolog, psikiyatr ve astronom... Hem İslam dünyası hem de tüm dünya için çok önemli bir felsefeci... Sadece kendisi ve gündelik ihtiyaçlar için değil, tüm insanlık için “düşünen”, varoluşa ve yok oluşa kafa yoran insanlardan...
320 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 saatte okudu
Sebastian Fitzek'in "Terapi" adlı romanı, gerilim ve gizem severlerin kaçırmaması gereken bir eser. Psikiyatr Viktor Larenz'in gizemli bir hastayla yaşadıklarını anlatan kitap, okurları sayfalara adeta yapıştırıyor. Viktor, kızı kaybolduktan sonra travma yaşayan Anna Spiegel'i terapiye kabul eder. Anna'nın kitaplarında yarattığı karakterlerin gerçek hayatta karşısına çıkması Viktor'u da şaşırtır. Anna'nın son romanında anlattığı hasta bir kız da ortadan kaybolmuştur. Viktor, Anna'ya yardım etmeye çalışırken karanlık sırlar ve tehlikeli oyunlarla yüzleşir. Fitzek, usta kaleminden sürükleyici bir hikaye sunarken, psikolojinin derinliklerine de iniyor. Gerilim ve gizem dozunun her geçen sayfa arttığı kitapta, okurlar da karakterlerle birlikte ipuçlarını takip ediyor ve şok edici finali merakla bekliyor. "Terapi", sürükleyici bir okuma deneyimi arayanlar için ideal bir kitap. Psikoloji gerilim türünü sevenler Sebastian Fitzek'in bu eserini kesinlikle okumalı.
Terapi
TerapiSebastian Fitzek · Pegasus Yayınları · 20151,624 okunma
Bir insanı değerlendirmek için ille de psikiyatr ya da psikolog olmak gerekmiyor. Biraz dikkatli gözlem, yeter de artar bile.
Sayfa 40 - Doğan Kitap, 37.Baskı, NE MUTLU TÜRK ÜM DİYENE!Kitabı okudu
280 syf.
·
Puan vermedi
·
8 günde okudu
Aslında, yakınımızda olan ve anneleri tarafından sevilmeyen yetişkinler (aslında büyü-ye-meyen çocuklar ) bütün hayatlarını, dünyalarını bu sevgisizlik üzerine kurarlar. Peki ya insanlar hem kendileri mutsuz bir hayat sürerken çevresi nasıl etkilenir, neler düşünür, nasıl bir anlama algılama yapısı oluşur? İşte Esra Ezmeci bize bunu kurgu ya da uyarlanan bir romanla önümüze seriyor. Her sayfanın sonunda merakla bekliyorsunuz bir sonraki sayfayı.. Romana can veren Ezgi ve Tülin Hoca mesleği psikiyatr olan iki meslektaş. Aynı zamanda Ezgi, Tülin Hoca’nın önceden öğrencisi ve yaşadığı bütün travmaları, geçmişini bilmekte. Fakat Tülin Hoca “terzi kendi söküğünü dikemez” misali kızıyla olan sorununu gideremeyen bir psikiyatr. Romanın sonunda her şeyin rayına oturması bir tek Tülin Hoca’nın kızı ile sıkıntısının düzelmemesi beni üzdü. Belki de psikiyatrların bilinçaltında kendi yakınlarını iyileştirmek diğer insanları iyileştirmekten sonraki sıradadır. Bir de romanın son bölümü tam güzel bitiyor derken Ezgi’nin yine suçlanarak bittiği bir bölümdü. O kısımda çözüme kavuşmalıydı diye düşünüyorum. Herkesin okuyabileceği, anlayabileceği bir roman. Tavsiyemdir..
Beni Neden Sevmedin Anne?
Beni Neden Sevmedin Anne?Esra Ezmeci · Destek Yayınları · 2023259 okunma
Bir psikiyatr yetenekleri konusunda başarısız olmuş bir delidir...
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.